Türkiye’de doğan her bin çocuktan 60 tanesi işitme kaybı yaşıyor

Her bin çocuktan 60’ı işitme engelli.


Bazen öyle bir şey duyuyorum ki uzaklara dalıp konuşup durduğumuz sorunların neden konuşup durduğumuzu anlayamıyorum. Rakamlar gerçek sorunları ortaya koyunca suni gündem patırt diye düşüyor. Siyasetçilerin sorun saydığı şeyle gerçekten sorun olan şeyler arasındaki uçurum arttıkça, yaşam giderek çekilmez hale geliyor. Elimizde nur topu gibi gerçek bir sorun var ve bu gerçek sorunun çözümü de var.


Türkiye’de doğan her bin çocuktan 60 tanesi işitme kaybı yaşıyor. Çocuk nüfusumuzun %38’i 0-6 yaş grubu çocuk ve bu grubun %6’sının işitme kaybı var.


2012 TUİK verilerine göre ülkemizde engel grupları içinde en yüksek oran işitme engelinde. Ve 2008-2010-2012 verilerine bakıldığında şehirde kaydedilen çocuk işitme kaybı kırsala göre artış göstermiş. Bunun nedeni bilinmiyor. Ama şehirlerde tarama daha fazla olduğu için istatistik bu yönde çıkmış olabilir diye düşünülüyor.


Dünya nüfusunun %5’i (360 milyon insan ) işitme kaybıyla mücadele ederek yaşıyor. Bu rakamın 35 milyonu çocuk. Dünya genelinde tedavi edilmeyen işitme kayıplarının ülkelere yıllık maliyeti 750 milyar dolar.


Dünya genelinde çocuklara bakıldığında her 1000 doğumdan 5 tanesi işitme kayıplı. Türkiye’de bu yaş grubuna bakıldığında her 1000 doğumdan 60 tanesi işitme kayıplı.


Rakamlar çarpıcı ama esas mesele işitme engelinin çok yaygın olması değil. İşitme engelinin tedavi edilebilir olması. Erken tarama ve tanı ile çocukluk işitme kayıpları %60 oranında önlenebiliyor. Tabi burada “erken tarama ve tanı” sözcüklerinin altını çizmemiz, hatta camları açıp avazımız çıktığı kadar bağırmamız gerekiyor. Bu tür mücadeleler, politika gerektiriyor. Olmayan politikayı oldurmaya çalışmak mücadele gerektiriyor. Çocuk Eğitim Derneği, işitme engelli çocukların eğitime katılabilmesi, gelişimlerini hakları olduğu üzere her çocuk gibi sürdürebilmesi için çaba harcıyor. Erken teşhisle, basit çözümlerle işitme engelinin büyük ölçüde önüne geçmek mümkün. Ama tüm bunlar imkan ve kaynak gerektiriyor. Yine engelin önüne geçemediyseniz, bu engelin eğitimin önüne geçmesine engel olabilirsiniz. Bu da imkan, kaynak ve politika gerektiriyor.


Kurban Bayramı yaklaşıyor. Çocuk Eğitim Derneği bu yıl kurban bağışlarınıza talip. Derneğin çalışmalarını web sitesinden inceleyebilirsiniz.



www.cocukegitimdernegi.org.tr


Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.