“Anlaşılamayan” ergenler…

Ergenlik dönemini yaşayan bir erkek annesi olarak: ‘Beni çok şaşırtıyor artık’, ‘Bu doğal bir süreç mi?’, 'Neden böyle davranıyor?’, ‘Nasıl davranmalıyım?’ kaygısıyla aklımdaki deli fişek sorulara yanıt ararken, bildiğim tüm kaynakları okudukça anladım ki; Ergenlik dönemi ile çok fazla eksik ve yanlış bilgi var. Ve o yanlış bilgiler o kadar kemikleşmiş ki, artık herkes tarafından kabul gören ‘sorunlu bir dönem’ olarak tanımlanmış. Üstelik suçlu da bulunmuş. Sorunun kaynağı ‘asi hormonlar’ denilmiş.


Oysa ki araştırma sürecinde gördüm ki; ergenlerin asilikleri, kontrolsüz davranışları, tekrarlanan hataların sorumlusu yalnızca ‘ hormonlar’ ya da ‘şımarıklıkları’ v.s değilmiş. Sorunun kaynağı; ergenlerin beyinlerinin içinde olanlar değil, olmayanlarmış. Fizyolojik bir döndüğü ve nörolojik değişimlermiş.

Ergenlik, sorunlu bir dönem mi?

Peki nedir bu ergenlik dönemi? Sorunlu bir dönem mi? Bir hastalık mı? Bir evre mi? Onlara nasıl davranmalıyız? Bu süreci, Çocuk Araştırmaları Hareketi’nin kurcusu Granvalle Stanley Hall, 1904 yılında “ dürtülerine hakim olamamak, gereksiz riskler almak, ruh halinde ani değişiklikler olması muhakeme gücünün gelişmemesi, v.s” olarak tanımlamış.


Suçlu; asi hormonlar mı, nöronlar mı?

Benim için bu tanım da yeterli bir açıklama değildi. Daha fazlası olmalıydı Ve sorularıma yanıt bulan bir kitapla ilerledim. Kitabın adı; The Teenage Brain. Yazarı Dr. Frances E. Jensen ile Amy Ellis Nutt. ‘Ergen Beyni’ adlı kitabı aklımdaki deli fişek tüm sorulara yanıt verdi, bugünlerde başucu kitabım oldu. Emeğine sağlık. Harika bir iş çıkarmışlar. Kitapta özetle deniliyor ki;

“Birer ergen ebeveyni isen; sakin olun, panik yapmayın. Ergenlerin davranışların nedeni tamamen nörolojik. Sırrı ise beynin içinde.” Kendisi aynı zamanda nörolog olan yazara göre; “İnsan beynin en önemli bölümü ön loplarda-hareketlerin başladığı durumların değerlendirildiği ve kararların verildiği bölüm, alnın hemen arkasında yer alıyor. Beynin bu bölümü en son gelişen yermiş. Bu nedenle beyinlerindeki bağlantılar tamamen oluşmadan ergenlik çağındaki çocuklarınızın ön lopları olarak sizin işlev görmeniz gerekiyormuş”


Kırmızı alarma gerek yokmuş…

Aynı zaman iki erkek çocuğu olan yazar, çocuklarının ergenlik dönemi yaşadığı deneyimlerini de aktarıyor, birçok ebeveyn gibi benzer sorunlar yaşadığını söylüyor. Biraz ironi de yapıyor. Kendi çocuklarının da ergenlik döneminde aslında uzaylı değil de yabancı bir tür, yanlış anlaşılmamış bir tür olduklarını öğrendiğini anlatıyor.


Peki, süreç tamamen “Beynin içindeki beynin içindeki nöronların birer oynu olabilir miydi” Benzer değerlendirmeleri destekleyen kitapları, farklı makaleleri de okuyunca derin bir nefes aldım. Kırmızı alarma gerek yokmuş. Kabul etmek gerek. Ergenlik dönemi bireyin kişiliğinin dönüşüm yaşadığı fizyolojik bir süreç. Ve zor, sancılı bir süreç. Uzmanların da ifade ettiği gibi ebeveynlerin elinde bir reçete yok. Yalnızca olacakları öngörebilecekleri bir süreç var. Ebeveynlerin yapmaları gerekeni ise tek başlık altında toplamak yeterli. “Onların yanında olun, yargılamayın, suçlamayın ve ne kadar zorlanırsanız zorlanın mutlaka çözüm odaklı etkili iletişim kurun”


“Gurur ve imaj onlar için ön plandadır”

Yazar Jensen ve Nutt’un ifade ettiği gibi: Sizi anlayamayabilir, duyamayabilirler. “Emin olun ki; tutarsız davranışları ve beyin olarak adlandırdıkları eksik alet alet takımları, sizin kafınızı karıştırdığı gibi, onlarının kini de karıştırıyor. Bu noktada size anlayamazlar. Çünkü onlar için gurur ve imaj ön plandadır.”


İşin özü; ergenlik dönemi bir çocuğun emeklemesi, katı gıdaya geçmesi, oyun çağına geçmesi gibi bir süreç ve geçecek. Ortada bir sorun ve sorunlu özne yok. Konuya yalnızca, ‘nörolojik’ perspektifle bakmak gerekir. Biz ebeveynlerin bu süreci daha iyi anlamamıza yaracak daha fazla bilimsel araştırmalara ihtiyaç var. Bu konuya daha fazla kaynak ve yatırım yapmak gerekiyor. Bu konuda o kadar çok neden ve nasıllar var ki... Sorulara bir sonraki yazımda devam etmek dileğiyle…

Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.