X

Canım Kardeşim,

Çok özledim seni. Umarım unutmadın sen de beni! Belli bir süre çok yalnız yol aldım. Zordu. Ama gerekliydi. Ruhumu büyütebilmek, kendimi kendimden yeniden doğurabilmek için mecburdum bu zorlu yolculuğa. İki bin yirmi dört yılının ağustos ayı hepimize bu fırsatı sundu. Umarım sen de fark etmişsindir. Sınavlar türlü türlü, yükseliş vaat eden cinstendi. Gerçi bilmiyorum tekamül sürecimde yükseldim mi düştüm mü? Onu Yaradan gösterecek yakında. Tek bir niyetim vardı benim. Ne olursa olsun hep SEVGİ’de kalabilmek. Çok şükür kalbime sorduğumda bunu başarabildiğimi görüyorum. Nihayet pek hafif artık kalbim. Oysa tüm ağustos ne çok ağrıdı o küçük et parçası. Yine de her şeye rağmen bolca cesaret doldurdum içine ve yürüdüm zorlukların üzerine.


Senin kalbin nasıldı?

Kalbine ağır gelen duygularla boğuştun mu sen de her gece? “Artık taşıyamıyorum, yapamayacağım “dedin mi? Ya da sevginde azalmalar oldukça o sevgisiz insanlardan oluyorum diye korkulara kapıldın mı? Ah ah kardeşim ben her birini yaşadım. Sonuna kadar tükettim tüm duyguları da ancak yazı masamın başına geçebildim. Bitmeden hiçbir duygu, bunu yapamaz ÖZ’ümle tekrar bağ kuramazdım. O zaman nasıl bakardım suratına? Sana en başından verdiğim sevgi yeminlerini nasıl tutardım? Çok şükür Yaradan’a ki zaman harika bir ilaç. Sükût gerçek bir altın. Sabır ise ermek isteyenlerin tek çaresi. Bolca deneyimledim. Derin nefesler çekip ruhuma, her bir adımda kim olmak istemediğimi, nasıl davranmak istemediğimi öğrendim. Ve şimdi diliyorum ki eğer benim gibi zorlu sınavlardan geçtiysen sen de şayet, hala sevgide mi kalbin sor bakalım. Şefkat var mı oralarda bir yerlerde hala? Zor biliyorum. Ama eğer -daha önce de yazdığım gibi- mesafeleri çalıştırmayı öğrenmiş ve kendini koruyabilmişsen olup bitenden sen de başarmış olmalısın. Yapamadıysan da sorun yok gerçi. Hala seviliyorsun Yaradan tarafından. Ben de çok seviyorum seni çünkü niyetini biliyorum. Seni kendim kadar iyi tanıyıp, sonuna kadar güveniyorum. Kalbini kıranları tek tek affettiğini biliyorum.


Sen bir kahramansın kardeşim

Yol’da hala benimle olan sevgili kardeşim, sen kaderinin lideri eşsiz bir kahramansın biliyorsun değil mi? Bunu sana söylerken gurur duyuyor, senden bana yansıyan aynada kendi ruhumun güzelliğini görüyorum. İyi ki varız. Zor bir Ağustos ayıydı vesselam ama geçtik. İnan ki geçtik sınavları. Öyle ya da böyle geçtik. Şimdi önümüzde daha ışıklı bir potansiyel var. Yola sadık kalıp her adımda sevgiyi seçenlerin mükafatı geliyor. Hissedebiliyorum. Sen de hisset! Hak edişler yolda. Evren böyle işliyor. Kalbinde en ufacık bir karanlık kaldıysa, kısmetinden nasibin az olacak ama şayet için müsterih, yolun ışıklıysa bolluk bereket kapıları sonuna kadar açılacak. Biliyorum. Kulağıma fısıldananlar, kalbimin saf ritmiyle uyumlu. Sen de o kocaman kalbin içindesin sevgili kardeşim. Minnetim sonsuz sana biliyorsun. Elimi tuttun karanlıklarda. Yaptıkların, yapamadıkların, yalnızlığıma alan tutuşun ve her daim o bildik köşe başında bekleyişinle sen işte burada karşımdasın. Kelimelerim kadar yakın, ruhumun izin verdiği kadar uzaksın ama hep benimlesin. Ve sen tıpkı benim gibi eşsiz bir kahramansın.


Kutlama zamanı

Şimdi artık kutlama zamanı canım kardeşim. Geç aynanın karşısına ve nefsini rahatsız eden her sözcük karşısında sessiz kalabildiğin her an için kendini kutla. Saygısız her davranışa karşı sessizce tepki verip uzaklaşabildiğin için kendini çok ama pek çok sev. Değerini başkalarının davranışlarında aramadığın her olay için kendine kocaman bir öpücük ver. Ve ne olursa olsun diğerlerinin iyilik halini isteyebildiğin, onlar için dua ettiğin her durum için ışığını kutsa! Sen Yaradan’ın pek değerli salih kullarından birisin. Biliyorum. Beni sana bunu söylemem için masa başına oturtan o sonsuz gücün önünde teslimiyetle dururken; kalbine ferahlık, yoluna KUT katmak istiyorum. Seni çok ama çok seviyorum.


Kardeşin Nihan,