Güneş bize enerji ve canlılık verir. Ama güneşten doğru korunmadığımızda yaz mevsimi ne yazık ki bebekler için tehlikeli olabilir. Aynı şey kış mevsiminde de özellikle etrafın karla kaplı olduğu günlerde geçerlidir. Bebeğinizin açık havada olma ihtiyacı oldukça önemlidir. Günlük D vitamini ihtiyacını da güneş ışınları aracılığıyla sağlaması önerilir. Ancak özellikle de 1 yaşından küçük bebekleri cilt bariyerleri henüz tam gelişmemiştir. Bu sebeple yaz mevsiminde büyük öneme sahip olmakla birlikte ilkbahar, sonbahar ve hatta kış mevsimlerinde de güneşli havalarda bebekleri uzun ve yoğun bir güneş ışığı maruziyetinden korumak gerekir.
Yaz mevsimi söz konusu olduğunda, sıcakların artmasıyla bebeklerde ve çocuklarda meydana gelen su kaybı erişkinlere nazaran daha fazladır. Ayrıca doğrudan güneş ışınlarına maruz kalarak veya güneşin aşırı ısıttığı yüzeylere dokunarak bebeklerde ve çocuklarda yanıklar oluşabilir. Güneş ışınları doğrudan maruz kalındığında etkili olduğu gibi gölgelerde ve kapalı alanlarda da etkili olabilir. Kış mevsiminde ise D vitamini ihtiyacını karşılamak amacıyla uzun süreler boyunca güneş ışınlarına maruz kalmak bebeklerin hassas cildine iyi gelmeyebilir.
Herhangi bir koruma olmadan güneşte fazla kalmanın deriye verdiği zarar, ileride cilt kanserine yol açabildiği için güneşten korunmaya gereken özeni göstermek gerekir. Özellikle bebeklerde ve çocuklarda, cilt kanseri riski 0–7 yaş arasında en üst düzeyde olduğu için güneşten korunma daha fazla önem kazanır. Derinin gelişimini sağlıklı bir şekilde devam ettirebilmesi için güneşin zararlı ışınlarından korunması gerekir. Güneş yanıklarından korunmak için bu yazıdaki yöntemleri uygulayabilirsiniz.
- Bebeğiniz 0–12 aylık aralığındaysa mümkün olduğunca doğrudan güneş ışığında bırakmayın.
- Bebeğinize vücudun büyük kısmını örten renkli kıyafetler giydirin.
- Yaz mevsiminde 11.00 ile 16.00 saatleri arasında güneş altına bulunmamalarına özen gösterin.
- Bol, pamuklu tişörtler giydirin ve mutlaka şapka takmalarını sağlayın.
- Bol bol su içirmeyi unutmayın.
- Güneş ışınlarının % 80’i bulut tabakasını geçtiği için, bulutlu havalarda da koruyucu önlemler almalısınız.
- Yaz mevsiminde su ve kum yansımayla, karlı havalarda ise kar örtüsü ışığın şiddetini artırır. Böyle ortamlarda korunma ihtiyacı daha da artar. Gözenekleri kapamayan, cildin nefes alıp vermesini ve cildin D vitamini sentezini engellemeyen güneş koruyucular kullanın.
- Güneş koruma faktörü SPF 50+ olan, titanyum dioksit ve çinko içeren, suya dayanıklı güneş kremlerini tercih edin. Titanyum dioksit güneşin zararlı ışınlarını yansıtırken, çinko da cildi koruyucu etkiye sahiptir.
- Güneşten korunma ürünlerinin cildi hem UV-A hem de UV-B ışınlarından koruduğundan emin olun.
- Kremin bebeğinizin ya da çocuğunuzun açıkta kalacak yerlerine ve güneşe çıkmadan 20 dakika önce uygulanması gerekir.
- Güneş kreminin her 3 saatte bir yenilemeyi unutmayın.
- Güneş banyoları, iki dakika ile başlamalı ve süresi, vücut alıştırılarak artırılmalıdır. Bu süre, 25-30 dakikayı geçmemelidir.
- Çocukların gözleri, UV korumalı bir gözlükle güneşten korunmalı. Uzun yıllar UV ışınlarına maruz kalmak, katarakt riskini artırır.
- Güneşte en çok yanaklar, burun ve omuzlar yandığı için, özellikle bu bölgelerin korunmasına özen gösterilmeli.
- Eğer güneş yanığı oluştuysa kulaktan dolma tedaviler uygulamaktan kaçınılmalı, yanıklar mutlaka uzman bir hekim tarafından değerlendirilmelidir. Çocuk doktorunuza ulaşamasanız bile bir hastanenin acil servis hekiminden bu konuda yardım alabilirsiniz.