“EK gıdaya geçiş bir bebeğin tek besin kaynağı olarak anne sütü ya da formül mama aldığı bir düzenden, sıfır anne sütü veya formül mama alarak tamamen katı gıdayla beslenme sürecine geçişine denir. Bu süreç yavaş gelişir. Çoğu ailede bu süreç ebeveynler tarafından yönlendiriliyor ve bebeklerini kaşıkla beslediklerinde aslında ne zaman ve ne kadar besleneceğine, ne zaman mamayı ya da memeyi bırakacağına onlar karar veriyor. Buna ebeveyn liderliğinde beslenme deniyor. Bebek liderliğinde beslenme ise bebeğin kendi içgüdülerini ve yeteneklerini kullanarak yönettiği bir süreç. Beslenmenin ne zaman başlayıp ne zaman biteceğine onun karar verdiği bir süreç” diyor ‘Baby Led Weaning’in yazarı Gill Rapley. Beslenmedeki inisiyatifi yetişkinden alıp bebeğe vermenin adı bebek liderliğinde beslenme.

Kendi hızında öğrenmesine müsaade etmek...

Uzay küçükken onu katı gıdaya başlatmak konusunda epeyce çekimserdim. Alışılagelmiş yöntemler canımı sıkıyordu. Önce elma püresi, sonra muhallebi, yoğurt, sebze çorbası vs. diye giden her şeyi sıvı ya da püre hale getirip çocuğa vermek bana mantıksız ve zahmetli geliyordu. E çocuk zaten tüm besinini memeden alıyordu. Bu yüzden bu konuda acele etmeyi gereksiz buldum. Benim yediklerime ilgi göstermeye başladığı 8’inci ayından itibaren, yemek yerken masaya onu da oturttum ve muz, ekmek, pirzola, hafif haşlanmış havuç, armut, brokoli, makarnayı önüne koydum... Çoğunu yere attı. Bir kısmını saçına başına sürdü, aylarca o yemeklerin azıcık tadına bakarak devam etti. 1.5 yaşına geldiğinde artık masada ne varsa yiyordu. Enginar, kuşkonmaz, köfte, bulgur pilavı... Biz ne yiyorsak. Eğitimde Montessori yöntemi neyse beslenmede BLW o. Kontrollü çevrede çocuğu seçimleri ve yetenekleriyle özgür bırakarak, konuyla ilgili kendi hızında öğrenmesine müsaade etmek... ‘Baby Led Weaning’ kitabı benim için sıkıntılı olacağını zannettiğim bir süreci kolaylıkla atlatabilmem için ciddi bir yardımcı olmuştu. Sonraları bu kitabı Gün Yayıncılık’tan Orhan Meriç’e tavsiye ettim ve kitap ‘O Tabak Bitecek Mi?’ adıyla Türkçe’leştirildi....

Şimdi, tıpkı benim gibi BLW’yi duymuş ve uygulamış 8 anne, önce bir Facebook grubu kurdular, burada BLW hikâyelerini paylaşıp soru soranlara cevaplar buldular. Grubun şu anda 55 bin üyesi var. Ardından yöntemi biraz da bizim kültürümüze uyarlayarak ve kendi bebekleriyle olan deneyimlerini de ekleyerek bir rehber kitap çıkardılar. Bu kitabın adı da ‘Bebek Liderliğinde Beslenme’ oldu. İlk kitaba göre yöntemi ifade etme açısından daha yerinde bir isim bana kalırsa.

Yeni anne olmuş bütün kadınlar bu kitabı okumalı

Velhasıl bu kitabı yeni anne olmuş bütün kadınların okuması gerek. Çünkü amaç çocuğun şu anda, ne pahasına olursa olsun doyması değil; hayatı boyunca gıdayla sağlıklı bir ilişkisinin olması... Kitap Pupa Yayınları’ndan çıktı. Yazanlar: Esra Tenekecioğlu, Nergiz Akbıyık Tezcan, Zeynep Erişken Şakar, Kevser Yılmaz, Melek Karaca Alpek, Vildan Özdursun, Nil Nurlu Deniz, Saniye Ayra.

Bebek liderliğinde beslenmenin faydaları

Kitapta BLW yönteminin faydalarını şu şekilde sıralamışlar:

• Klasik yöntemde çocuğa kendi kendine beslenme fırsatı sunmadığımızdan çocuğun öğrenme alanına müdahale etmiş olursunuz. BLW yöntemindeyse yemek yemek çocuğunuz için eğlenceli bir öğrenme sürecine dönüşür.

• Klasik beslenmede bebeğiniz ağzına aldığı yiyeceğin tadına varmadan veya yiyeceği çiğnemeden yutma davranışı sergilerken, BLW’de tüm süreci yönetir. Bunda bebek önüne konulan yiyeceği inceleme, koklama, tatma fırsatlarına sahiptir.

• Klasik yöntemde bebek, neyi, nasıl ve ne kadar yiyeceğini bilemezken, BLW’de bu konularda söz sahibidir.

• Bebekler BLW’de çiğnemeyi öğrenirken öğürme refleksini kullanarak boğulma riskini en aza indirirler. Klasik yöntemde beslenen bebekse bu refleksi aktif şekilde kullanmadığından tıkanma ve boğulma riski yüksektir.

• Klasik beslenmede bebek hızlı hızlı yedirildiğinden doyma noktasını anlayamaz ve gerektiğinden daha fazla beslenebilir. Bu, ileride obeziteye yol açabilir.

• Klasik beslenmede tüm tatlar birbirine karışır. Ek gıdayla birlikte BLW’ye başlamış bebek yiyeceklerin tadını, görüntüsünü, kokusunu, dokusunu ve yapısını öğrenir.

Haber: Damla Çeliktaban