Mükemmel ebeveyn olmak için çocuğumuzda düzen ararız her zaman.
Yemekleri uykuları düzenli olsun, her şey yolunda gitsin isteriz. Ancak bu her zaman mümkün değildir. Bazı şeyler bize göre yolunda gitmediğinde, endişelenir, çocuğumuzda problem var diye düşünürüz. Oysa her zaman her şeyin saat gibi işlemesi olası değildir. Bebeklerin uyku düzenleri de doğdukları andan itibaren birbirlerinden çok farklı olabilmektedir. Bu nedenle de herkes için geçerli tek bir yöntem olmamakla birlikte, çocukların uyku düzenlerine etki edecek, değişiklik yapacak uygulamalar da mevcuttur.
Yeni doğan bebekler, değişiklikler göstererek büyümeye devam ederler. İlk günlerde uzun uyumak isteyen bebeklerin, sonraki günlerde uyanıklık süresi artmaya başlar. İlk aylarda çok belirgin bir düzen olmayabilir ve bu her bebeğe göre değişiklik gösterebilir. Ancak bebek geceleri 3–4 saatlik uzun bir uyku uyumaya başlar. Kısa süreli uyanır ve beslendikten sonra hemen tekrar uykuya dalar. Gündüzleri de daha kısa süreli aralıklı birkaç uykuları vardır. Genellikle 3 aydan sonra gece uykuları uzamaya başlar. 6 ayın sonundan sonra da belirgin bir uyku düzeni oturmaya başlar. Uyku düzeni beslenme alışkanlıkları ve düzeni ile de yakından ilgilidir. Bir yaşına doğru bebeklerin büyük bir çoğunluğu geceleri 10–12 saat uyumaya başlarlar. Bir kısmı ise hala uyanmaya devam ederler.
Gündüz uykuları ise kısalır bir ya da iki kereye düşer. İki yaşa doğru ve bundan sonra gece uykuları hemen hemen düzene girer ve gündüz tek bir uyku ona yeter.
Bebekler zaman zaman sarmalanmaya ve sizin kucağınıza ihtiyaç duyarlar bu durum sizi hemen endişelendirmesin. Bu ihtiyacını gidermekten çekinmeyin. Bebeğinizi anlamaya ve onunla iletişim kurmaya çalışın. Uykuya geçebilmesi için nasıl sakinleşebileceğini gözlemleyin. Siz de gergin olmayın. Bu onu daha da gergin yapar. Katı kurallar koymaya çalışmayın.
Çocuklara küçük yaşlardan hatta doğduktan kısa bir süre sonra uyku eğitiminin verilebileceğini söyleyen yöntemler vardır. Bu yöntem “bebeğin ağlamasına izin vermek” gerektiğini söyler. Eğer bebeğin tüm ihtiyaçları giderildiyse, yatağına koyularak, ağlamasına tepki verilmezse, bebeğin uyku eğitimi alabileceği düşünülür. Bu yöntemi çok dikkatli uygulamanızı öneriyorum. Bu tarz yöntemler ebeveyn ile çocuğu karşı karşıya getirirler. Ağlayan bebeğinize ilgi göstermek, sevgi ve sarmalanma ihtiyacı varsa, bunu gidermek otorite kaybına neden olmaz. Eğer bebek ağlıyor ve hiç kimse onunla ilgilemiyorsa yalnızlık duygusuna kapılabilir. Ama çocuğunuz sırf sizin ilginizi üzerinde toplamak için ağlıyorsa bunu anlayabilir ve izin vermeyebilirsiniz. Bence bu konuda tam bir denge hali oluşturulmalıdır. Çocuğunuzun ne hissettiğine ve ne yapmak istediğine odaklanıp, anlamaya çalışırsanız, sorunu daha kolay çözebilirsiniz. Gerektiğinde ağlatabilirsiniz. Ama bir sorunu olup olmadığına emin olmalısınız. Strese girerek sorunları çözemeyiz. Kısa ağlamaları büyütüp telaşa kapılmanız da doğru değildir. Uyku öncesi bu küçük itirazları hemen hemen her bebek yapar. Bebeğinizi uykudan önce rahatlatmak için, karnının tok olduğundan ve gazı olmadığından emin olun. Sırtını sıvazlayarak sakinleştirin. Çok rahatsızsa pozisyonunuzu değiştirin. Ondan sonra yatağına koyarak deneyebilirsiniz.
Daha büyük çocuklar için yataklarına giderken sevdikleri bir oyuncağı almalarında bir sakınca yoktur. Yatmadan önce bardakla süt içebilirler. Bu yatma ritüellerini abartmalarına, uzatmalarına ve yeniden hareketlenmelerine izin vermeyin. Çocuğunuz şunları bilmelidir: Asla yalnız kalmayacak, çok sıkıntı hissettiğinde birisi kısa süreli de olsa onun yanına gelerek sakinleştirecek, yatma zamanı, yatma zamanıdır, oyun için uygun değildir. Gerektiğinde eşinizden destek alın. Stres yaratmayın. Yavaş yavaş ondan ayrılarak kendi başına uyumasını sağlayabilirsiniz. Uyku düzeni değişikliklerini herkesin sakin olduğu bir zamanı bekleyerek ve hayatınızda başka değişikliklerin olmadığı bir anda yapmalısınız. Örneğin taşınma, yuvaya başlama, kardeşin gelmesi vb. zamanlarda uyku düzeni değişikliği yapmayın.
Çocuğunun uyumasını sağlamak için ilaç denemeyin. Öncesinde yapılabilecek çok şey var. İlaçlar yan etkileri itibariyle tehlike yaratıp sorunları daha da büyütebilirler. Bebek masajları, uykudan önce banyo, kullanılabilecek sakinleştirme yöntemleridir.
Çok ağlayan bebeklerin, ebeveynleri ile terapi görüşmeleri yapmakta fayda vardır. Ailenin stresli olması bebeğin durumunu etkileyebilir. Annenin ya da babanın kendi ailesi ile yaşamış olduğu sıkıntılar, çocukluğu, onun çocuğuna davranışları üzerinde rol oynar. Bunlar üzerinde konuşulması pek çok yönden aileyi rahatlatacağından bebeği de rahatlatır.
Çocuğunuzun uyku düzeninde ciddi bozuklukların olması bazı sorunların habercisi de olabilir. Bu nedenle psikolojik danışma yardımı almaktan kaçınmayın.
Çocuğunuzu ayakta sallamayın, kendi başına uykuyu öğrenmesi için ona yardımcı olun. Biraz sabırla sorunları çözebileceğinizden emin olun.
Psikolojik Danışman
Dilek Kırcaoğlu
YORUMLAR