Sana benzemeyeceğim anne!
Her anne, çocuğunun gözünde mükemmeldir. Ama yine de, bazı özelliklerini kendimizde görmeyi hiç istemeyiz. "Annenizin benzemek istemediğiniz özelliği nedir?" diye sorduk, işte birbirinden ilginç cevaplar!
-
Rumuz: Esmerkız
Annemin en sevmediğim özelliği beni sürekli ve her durumda eleştirmesi. Nerdeyse 40 yaşında olmama rağmen henüz ondan bir konuda "ne de güzel yaptın" lafını duymuşluğum yoktur. Hep olumsuz ve eksik şeyleri söyler. kendimi kötü hissettirir. Yeni anne olduğumda emzirirken "sütün yetmiyor" ile başlayan eleştirileri çocuk büyüdükçe "iyi beslenmiyor, düzgün uyumuyor, sen çok dışarı çıkıp onu bırakıyorsun"lar ile devam etmiştir ve hala etmektedir. Kendisi dünyanın en fedakar annelerindendir belki de bu yüzden benden de aynı performansı bekliyor. Ama ben onun kadar hayatımı bir kenara bırakıp kendimi sadece çocuklarıma adamak istemiyorum. Bunun yükünü de onlara hisettirmek istemiyorum. Umarım başarabilirim çünkü her geçen gün anneme daha çok benzediğimin de farkındayım.
1 / 13 -
Rumuz: "anneme not"
Annemin başkalarını kendinden fazla düşünen tarafına benzemek istemem. Çünkü başkaları için yaptığı fedakarlıklar bazen ona zarar verebiliyor. Annemin çabuk kırılan tarafına benzemek istemem. Çünkü etrafımız bizi üzebilecek insanlarla dolu ve bu kişilere karşı güçlü durmak lazım. Annemin fazla planlı oluşuna benzemek istemem. Çünkü evet planlı olmak iyidir ama bazen anı yaşamak daha da iyidir.
2 / 13 -
Tambirleydi
Şimdiye kadar hiç anne olasım gelmedi, bu yüzden bana anneler günü çok gereksiz geliyor olabilir. Belki de annelerin çok hoşuna gidiyordur, çoğu tam aksini söylese de, ne gerek vardı dese de belki de böyle bir günleri olduğu için mutludur. Annemin aşırı hizmetkar ruhlu olması sanıyorum ki en benzemek istemediğim yönü. Çoğu zaman "sen eski hayatında köle miydin" diye isyan ederim zaten kendisine. Bu elbet annelikten değil doğuştan geliyordur ama bence annelik ile iyice pekişmiş, yıpratıcı bir özellik. Her an sömürülmeye müsait bir iyilik servisi olmasının kendisine verdiği yorgunluğu hoşnutlukla karşılamasını her seferinde aynı şaşkınlıkla izliyorum. Kendi hayatından bu kadar feragat etmek, çoğunluğuna karşılık bile bulamadığım iylikler yapmak benim yapabileceğim şeyler değil gibi gözüküyor gözüme. İnsan ailesi için büyük fedakarlıklar yapabilir ama her tanıdığının yardımına koşmak, onlar için kaygılanıp dertlenmek benim yapabileceğim bir şey değil, bundan eminim. Belki de bu yüzden şimdiye kadar hiç anne olasım gelmemiştir...
3 / 13 -
Rumuz: Yorgun
Fedakar, cefakar anne... Her şeye katlanır, elinden gelenin fazlasını yapabilmek için zorlar... Anne olmak ile ilgili en canımı sıkan klişe bu herhalde. Elbette öyle anlatılıyor diye, hiçbir anne böyle olmak zorunda değil. Ama benim annem, kendini tüketene kadar mücadele etmeyi tercih edebilen biri. Basit bir akşam yemeği hazırlamaktan tutun da aile içi problemlerden birini çözmeye kadar, kendini ne kadar yorabildiğini, ne kadar tüketebildiğini görüp hep kızdım ona. "Kendine zaman ayır" diye diye dilimde tüy bitti. En benzemek istemediğim yönü de bu. Hayatta, evimde bir şeyler yolunda gidebilsin diye kendimi tüketen biri olmak istemiyorum. İşin ilginci, neredeyse 30 yaşıma geldim, ona yapmadığı için kızdığım şeyleri 'bencillik' diye tanımladığımı daha yeni fark ediyorum. İstemesek de annelerimize benziyoruz. Ona bu sebepten hep kızdım, ama hayatımın bir döneminde ben de kendimi hasta edene kadar bir şeyleri düzeltmeye çalıştığımı fark ettim. Şimdi ikimiz de vaziyetin bilincindeyiz, kendimiz için iyi olmaya çalışıyoruz ama o hala kahvaltıya gelecek olan misafirler için gecenin üçüne kadar börek yapmaya uğraşabiliyor. Ben de artık söylenmemeye çalışıyorum!
4 / 13 -
Müge Demirözü Öztürk
Annen Kadar Annesin. Öyle olmayacağım diye yemin edeni çok oysa. Hepimizin 'Aman ben böyle büyüdüm ama çocuğuma onu asla yapmayacağım'ı var zira sırt çantasında. Bir nesil önce annelik edenlerin döneme ve eldekilere göre en iyiyi yapmaya çalıştığı ise, sıkışıyor bir yere çantanın altında. Biz bunu, ancak içimizden annemiz çıkınca anlıyoruz galiba. Öyle değil mi zaten, o vakte kadar anlamadıysan, anlarsın anne olunca! Anneme kızsam da en kritik anlarda içimden onu çıkardığımdan anladım ki, annelik resmim onunkinin hemen hemen aynısı. Sadece oynuyorum o görselin transparanlık ayarıyla... Ben de çok çalışan, hep verici olduğundan beklentisi yükselen, sonra da çabucak kırılıveren bir anne oldum bakınca. Böyle olduğu için zamanında anneme ne çok kızardım oysa. Annelik şekli 5 nesli etkiliyormuş. N'apalım, benim de günahım göremeyeceğim torunumun boynuna.
5 / 13 -
Rumuz: Misafir Maduru
Annemin misafir çağırmasını artık istemeyecek boyuta geldim. Neden mi dersiniz? Çünkü misafir çağırmadan önce evi toplarken, yemek yaparken, masayı kurarken inanılmaz gergin oluyor. Herşeyi tam tamına yapma ve çok fazla yemek sunma gibi bir özelliği var... Yemekler yetişti mi, etraf temiz mi derken evde terör estiriyor. Yani tam anlamıyla bir saatli bomba! Eskiden atışırdık, ben onun üzerine giderdim daha da çok sinirlenirdi. Artık alıştım.O yemek hazırlarken etrafta gözükmediğim için sorunu çözdük. Tabii sonradan da ''niye bana yardım etmiyorsun?'' diye kızmazsa iyidir!
6 / 13 -
Yeşim Tijen
Benim annem saklamayı seven bir kadındır. Alınan her şeyi saklayan, ya baharı ya sonbaharı ya da bayramı bekleyip, sahip olduğu şeylerin tadını çıkarmayan bir kadın. Ben de annemin aksine her şeyi kullanan zevkini çıkaran biriyim. Anneme tepki olarak mı böyle oldum bilemiyorum. O hala bana "Kızım biraz mal kıymeti bil, sakla." der durur. Yıllarca annemin kullanmayarak dolaplarda tuttuğu her şeye karşı ben de her şeyi kullanarak hakkını verdiğimi düşünüyorum ve bu durumun hiçbir zararını görmedim. Aksine çocuklarım da ben de mutluyuz. Ben ve ailem evimizin her daim kıymetli misafirleriyiz böylece, sizlere de tavsiye ediyorum.
7 / 13 -
Rumuz: Kara Kedi
Annemin eleştiri kabul etmemesi onun benzemek istemediğim tek özelliği... Evet anneler her şeyin en doğrusunu bilir ama hiç mi hata yapmaz? Bu anlayışa baş kaldırıyorum. Anneler her zaman en doğrusunu bilebilir ama her zaman en doğru şeyleri yapamaz.
8 / 13 -
Rumuz: Kelebek
Gencecik yaşında, kuş gibi bir yuva kurmuş, bütün hayatını ailesine adamış bir kadın annem. Çok güzel yemek yapar, ama aslında hayatının büyük bölümünde yemek yapıyor olmaktan da hep şikayet eder. "Alıp başımı gideceğim" der çok yorulduğu zamanlarda. Ama yine de yemek yapmaya devam eder. Çünkü evde sıcak yemeklerin olması, babama, kardeşime ve bana olan sevgisinin ve bağlılığının bir işareti gibi. Bir gün anneme "Yuva kurmuş bir kuş olmasaydın, tek amacın aileni beslemek ve korumak olmasaydı eğer, ne olmak isterdin?" diye sordum "Kelebek olmak isterdim..." diye yanıtladı gözlerinin içi gülümseyerek. O zaman annemin hep başarmak istediği ama yapamadığı şeyi seçtim. Bir kelebek olmayı... 30'larımda evlendim ve standart bir evlilikten beklenenleri karşılamıyorum. Yani evlilik hayatımı şekillendirmiyor ama hayatımla evliliğime anlam katmayı tercih ediyorum. En basitinden 3 senelik evlilik hayatımda, yemek yapmayı çok iyi bildiğim halde, ayda bir kez o da canım isterse yemek pişiriyorum. Annem sözde çok kızıyor bana ama biliyorum içten içe gülümsediğini...
9 / 13 -
Rumuz: Nevbahar
Anneciğimin hiçbir özelliğine benzemek istemediğimi düşünen klasik bir kız çocuğuydum...babamın peşinden koşturması, sürekli etrafı toplaması, dün söylediğimi bugün unutması beni deli ederdi... Şu anda hiçbir erkeğin peşinde koşmamak için boşanmış, etrafı toplamamak adına pasaklı olmuş ve ajandasına bakmadan yarınını söyleyemeyen bir kadına dönüştüm :) Canım anneciğimin bir bildiği olduğunu kesin, gününü kutluyorum!
10 / 13 -
Rumuz: Kaygı Makinesi
Annemin benzemek istemediğim o kadar çok yönü var ki. Hatta bir ara tek korkum şunun üzerineydi "30 olunca bütün kadınlar annelerine benzer" diye bir cümle kurmuştu bir arkadaşım ve ben 30 olduğum her an "Aman Allahım, benziyor muyum?" diye endişe duydum. Ama benzemediğimi hatta kesinlikle benzemek istemediğim yönlerini daha net biliyorum artık. Onun gibi sürekli kaygı üreterek ve hayatı korkularla yönetmek istemiyorum. Annem ne yazık ki şükür konusunda eksik bana göre çünkü her şükür dediği bir şey için hemen ardından tek bir es vermeden ama şusu da kötü diyerek cümlesine devam eder, bu konuda asla ona benzemek istemiyorum. Annemin en büyük problemi bence keşke bir daha dünyaya gelme şansı olsa da bunu fark etse ve bir kere de ona göre yaşasa "elalem ne der?" hayatı bu soru ve bu soruya verdiği cevaplar üzerine kurulu. Asla onun gibi başkalarının ne dediği ile yaşamak istemem. Ve bir de dokunmaktan bu kadar korkmasını anlayamıyorum, sevgisini göstermekten kendini özellikle geri çekmesini. Asla onun gibi çocuklarını "ben içimden seviyorum" diyerek büyütmek istemiyorum aksine bağıra bağıra ve sürekli dokunarak sevgimi her zaman göstererek büyütmek isterim.
11 / 13 -
Rumuz: Nono
Annemi çok seviyor olmama rağmen kontrol manyağı olduğunu düşünüyorum. Fakat uzun süredir her şeyi ve herkesi olduğu gibi kabul etmeye karar verdim. Bu nedenle annemin zaman zaman hayatımı kontrol ediyor olmasından hoşlanmaya başladım. Pratik birkaç yolla ne benim hayatımın temeli hakkında söz sahibi olabiliyor ne de hayatımdan tamamen uzak kalıyor. Ona benim için çok kritik olmayan kararlar alması konusunda esneklik sağlıyorum. Sanırım bu da farkına varmadan yavaş yavaş anneme benzediğim anlamına geliyor... Onu bir şekilde kontrol ediyorum.
12 / 13 -
Rumuz: Kontrol kalemi
Anne değilim ama görüp bildiğim bütün anneler bir kontrol kalemi. En özgür ruhlu, hafif çatlak ve matrak olanları bile öyle olduğuna göre işin mayasında bu var demek. Buraya kadar sorun yok ama etrafındaki her şeyi bir türlü sıkışmak bilmeyen vidalar şeklinde görüp sürekli hizaya getirmeye çalışmak benim tanıdığım tek bir annenin işi. Parmak kaldırıyorum, bendenizinki. Evde en işim olmayan şeyler, bir ütü, iki alet edevat kutusudur. Yaşamda ve ailedeki rollerimiz içerisinde gevşekliğinden ötürü sürekli sıkışması gereken bir vida olmaktan hayli memnunum ben. Hayatımın kısa bir evresinde kontrolcü takılıp devrelerimi yaktıktan sonra "annesinin kızı" olmaktan hiç hoşnut olmayacağım tek durum budur. Hem "annesinin kızı" olacak deniz aşkım, kış soğuklarında bile yüzüşlerim dururken varsın bazı konularda da "babasının kızı" olayım.
13 / 13
YORUMLAR