HT Hayat Anasayfa Anne olmanın zorlukları ve güzellikleri nelerdir? Annelikle ilgili olarak anneler neler hissediyor? | Hayatın Sesi

Annelik başlı başına bir haldir ve bu halden uzak kalmak annenin bazen bilinçli bazen de bilinçsiz seçimidir. Annelik bazen bilinçle yapılan bir eylem, bazen bir “hal”dir.


Çocuk, annenin zamandaki akışına tüm varoluşuyla dahil olur. Çocuktan arta kalan zaman diye bir şey aslında yoktur. Çocuk her zaman vardır. Mesele, bu varlığı kendi varlığıyla birlikte kılmaktır. Çocuğun varoluşu ayrı, annenin varoluşu ayrı gibi görünür, ayrışması konuşulur ama çoğu zaman iç içedir. Anne nerede, hangi zaman diliminde, ne şekilde olursa olsun, çocuğun varoluşunun her zaman bir parçasıdır.


Anne; çocuğun varoluşuna tanık olandır, eşlik edendir, çocuğun varoluşuna temas edendir. Kendi varoluşuna çocuğu zihin boyutunda katan veya ayrıştırandır. Çocuk bunlar için hiçbir zaman seçim şansı olmadan annenin anneliğini deneyimleyendir, iliğine kemiğine ve benliğine işleyen haliyle kendi varoluş yolunda ilerleyendir.


Müdahale etmeden izleyebilmek ne zordur. Çiçeğin açışına dokunmadan izlemek ne çabadır, ne çok sabır isteyen bir gözlem halidir!.. Belki de sabrın kendisi de bir eylemdir.


Çiçek açarken ona dokunulmaz. Çiçeğin açışı ayrı bir varoluş halidir ve bu varoluşa ihtiyacı olan suyu eklemek, gün ışığını ayarlamak, onu havalandırmak gerekir. Bu bilgiler de bize kendiliğinden gelmez. Doğa, bunun için muhteşem bir öğretmendir ve doğaya temas ile içsel bilgiye erişim açılır. Çiçeğin içine doğduğu bir iklim vardır. İhtiyaç görünür hale gelmeden, çiçek boynunu bükmeden, yapraklar kurumadan önce yağmurlar gelir, rüzgarlar eser. Fonda bir ritim vardır. Hayat bu ki, fondaki ritim tekdüze kalamaz, başka ritimler eklenir. Bazen fırtına çıkar, bazen de kuraklık gelir ve o ihtiyaca yanıt hiç gelmez ama çiçeğin de doğanın bütün haldeki varlığının da gerçekliği budur. Birbiri ile ilişkili olan kendi gerçeklikleri…


Annelik, birbirine yoldaş olan iki ruhtan birinin anne bedeninde, birinin çocuk bedeninde buluşup yola devam etmesidir. Çocuk bedeni ve zihninin karşısında annenin çocuk haline yıllar boyunca eklenen katmanlar, psikolojik yapılar, bedensel yıpranmalar, zihinsel işleyişler, fırtınalar ya da tortular vardır. Çocuğun eşlikçisi olarak görünen varlık, birçok şeyin bileşiminden oluşan bir hal almıştır artık. Bir düzlem üzerinde ilerleyen zamanda annenin geçmişi, çocuğun bugünü buluşmuş gibi görünür. Çocuğun benliğinde ise annenin varlığı zamandan öte bir halde hep durur. Çocuk bununla doğar ama anne için sonradan gelen, yeni tanıştığı bir durumdur. Bu yüzden çocuk annenin varlığından kendini ayrı düşünemez ama anne çocuğun varlığını bedensel, zihinsel, ruhsal olarak adım adım idrak eder…


Annelik 24 saattir ve hem geçmişte hem gelecekte gibi görünür ama aslında zamandan bağımsızdır. Annelik bazen bir tavırdır ve bu da aslında “an”dadır. Çocuğun seslenişine tam bir varlık haliyle kulak vermek, çocuğun varoluşunu görmek ve buna alan açmak… Kendi bildiklerinden, fikirlerinden, yargılarından sıyrılarak, çocuğunu kendi haliyle fark etmek, kabul etmek, buna tevekkülle bakmak ve sabır gösterebilmek…


Annelik, insanın kendi kendiyle imtihanıdır. Çünkü asıl annelik “an”dadır.


Anne, kendisinden sıyrılabildiği kadar çocuğunu gördüğünde, gerçek ihtiyaçlarını fark ettiğinde, varoluşunu duyumsadığında gerçek bir eşlikçi olmaya bir adım yaklaşmış demektir. İki insanın birlikte yolculuğu her şeyiyle ve her haliyle ne kadar da kutsaldır!


Senem Tahmaz

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!
  • Misafir Okuduğum en güzel annelik tarifi… tebrikler
    CEVAPLA

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.