HT Hayat Anasayfa Cinselliğin yüceliği | Hayatın Sesi

Teknikte, teknolojide büyük ilerlemeler oluyor. Birçok tabu yıkılıyor. Ulaşılmaz denilen bilgilere artık bir tık ile saniyeler içinde ulaşılıyor. Çözülmez denilen problemler problem olmaktan çıkıyor. Dünyanın her yöresiyle sözlü, yazılı, görüntülü iletişim bir anda kuruluyor. Mesafeler kısalıyor; uçaklar, trenler her gün biraz daha hızlanıyor. İnsanlar birbirine kolay ulaşıyor. Bunlara karşılık aynı evde yaşayan, aynı yatağı paylaşan insanlar arasında, yaşadıkları fiziksel yakınlığa rağmen, yakınlaşmanın en yücesi olan cinsellik hala bir tabu… Her bilgiye ulaşabilen insanoğlu cinsellikten sınıf geçmeyi bir türlü başaramıyor. Evrenin en lezzetli meyvesinden nasıl tat alacağını bilemiyor. Tek başlarına dünyanın her problemini çözebilen başarılı insanların ikisi bir araya gelip kendi cinsel problemlerini çözemiyorlar. Yanlışlar içinde yaşıyorlar.


Akıllarıyla, zihinsel yetenekleriyle günlük her sorunlarına çözüm üretebilen insanlar, aynı yolla cinselliği de çözebileceklerini, aradıkları doyuma ulaşacaklarını zannediyorlar. Cinselliği akılla çözülen, bedenle gerçekleştirilen bir olay olarak görüyorlar. Oysaki cinsellik ruhsal bir olaydır. Bedensel doyum bunun yüceliği yanında öyle cılız kalır ki… Yaradan cinsel duyguları bize keyif alalım, tatmin olalım, zevk duyalım diye vermez. Cinsellik insan neslinin devamı için şarttır. Biz insan neslini istekle, arzuyla ve coşkuyla devam ettirelim diye cinselliğe zevk ve lezzet katılmış, sonuna da doyumun en güzeli yerleştirilmiştir.


Bir arkadaşım anlatıyordu: “Evlendikten iki yıl sonra işlerimizi düzenlemiş, bir çocuk sahibi olmaya karar vermiştik. Öncelikle eşimle birlikte bir doktora giderek detaylı şekilde muayeneden geçtik. Neslimiz güçlü ve sağlıklı yumurtalardan üresin diye yaşamımızı sakinleştirdik. Beslenmemize, dinlenmemize, fiziksel etkinliklerimize ve uykumuza daha çok dikkat etmeye başladık. Çocuğumuzun gerçek bir sevgi ürünü olmasını arzu ediyorduk. Birbirimize daha çok dikkat etmeye, daha şefkatli, daha anlayışlı davranmaya çalıştık. Çocuğumuz hakka, hukuka, adalete saygı gösteren, ne olursa olsun terbiye ve dürüstlükten şaşmayan bir anne babadan doğsun diye davranışlarımıza her zamankinden daha fazla titizlik gösteriyorduk. Doğacak çocuğun bizim ruhsal yapımızdan etkilenebileceği düşüncesi içinde barışı ve sevgiyi yaşamımıza egemen yapmaya özen gösterdik. Ovulasyon dönemleri geldiğinde dikkatimiz ve titizliğimiz daha artıyordu. Bize en değerli varlığımız olacağına inandığımız yavrumuzu verebilecek her cinsel birlikteliği, coşku, saygınlık, sevinç, sevgi ve kutsallık içinde yaşıyorduk. Cinsellikte doruğa ulaştığımız anı fiziksel, duygusal ve ruhsal bütünlüğün görkemi ve yüceliği içinde hissediyorduk.”


Cinsellik çok yüce bir duygudur. Fiziksel yaşamın erişilebilen en hoş lezzetidir. Ruhsal yaşamın bir insana can verildiğini hissettiren en yüce noktasıdır. Evrenin en büyük mucizesi bir insanın doğumudur. Cinsellik bu mucizenin başlangıç noktasıdır. Cinselliği ruhsal bütünlük içinde yaşayabilmek ne güzel, ne kutsal, ne zengin, ne coşkulu, ne doyurucu, ne yüce bir şeydir.


Yazı: Öğretim Görevlisi ve Yazar İnal Aydınoğlu

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.