Çocuklar, karmaşıklığı algılayacak yetileri henüz gelişmediği için, halihazırda sahip oldukları temel yeteneklerini kullanarak yaşadıkları çevrede olup bitenleri anlar, öğrenir ve yeni durumlara uyum sağlarlar. Doğal olarak geliştirdikleri basitleştirme yöntemlerini, dil öğrenirken de kullanırlar. Georgetown Üniversitesi’nden Elissa Newport’a göre bu sonuncusu, yetişkinlere göre daha kolay ve hızlı dil öğrenmelerini de açıklayan bir durum. Newport’un, 1990’da “Daha az daha çoktur” (Less is more) ismini vererek getirdiği açıklama şöyle: Çocuklar beyinsel sistemleri daha güçlü çalıştığı için değil, basit bir mekanizma ile çalıştığı için yetişkinlere göre daha kolay yabancı dil öğreniyor. Newport, çocuk için anadilinin “yabancı dil” olduğunun altını çiziyor.
“Karmaşık olanın ardındaki basiti almak”
0-4 yaş arasında, anadilini öğrenme sürecindeki çocuk, yetişkinden farklı olarak, duyduğu ifadelerin tamamını anlama çabası içine girmiyor. Algı kapasiteleri sınırlı olduğu için bir sesi, bir kelimeyi, bir ifadeyi yakalıyor. Bunlar, devamını getirmesi için anahtar işlevi görüyor. Newport bunu, “Karmaşık olanın ardındaki basiti almak” sözleriyle açıklıyor. Örneğin “ver” demeyi öğrenen çocuk, istediği sütse “meme ver”, oyuncağıysa “bebek ver” diyor. Onun için önemli olan, isteğini ifade etmek, olması gerektiği gibi ifade etmek değil. Üstelik bunu sadece dağarcığında var olan ses, kelime ve ifadelerle yapıyor. Bir yetişkinin aksine, isteğini dile getirirken yanlış yapacağı kaygısı duymuyor.
0-4 yaş aralığındaki çocukta konuşma, bildiği kelimeleri kullanma yoluyla otomatik alışkanlık haline geliyor. Kurallarını bilmediği anadilinin dilbilgisini, farkında olmadan öğreniyor. Yabancı dil öğrenmekte olan bir yetişkinden diğer iki farkı da işte bu son ikisi.
Kaynaklar:
Jean François Dortier. "Less is more". Şuradan alındı: https://www.cairn.info/magazine-sciences-humaines-2015-9-page-1.html (2015)
Michèle Kail. "La plasticité : une clé pour les apprentissages langagiers tout au long de la vie" Şuradan alındı: https://www.cairn.info/revue-administration-et-education-2016-4-page-41.htm (2016)
YORUMLAR