İçeriğe, eşitliğe, üretime, çocuğa, feminizme ve geleceğe dair konuşulması gerekenleri konu alan Dijital Topuklar, bu sene #gücünügör teması ile 1 Kasım'da online olarak gerçekleşti. Beşiktaş Belediyesi'nin destekleriyle bu yıl 5.si düzenlenen Dijital Topuklar, yaklaşık 9 saat boyunca, 20 farklı oturumda dünyanın farklı noktalarından kadınları bir araya getirdi.
Etkinlikten kısa kısa...
Dijital Topuklar, bu sene #dijitaltopuklarevde etiketiyle sınırları kaldırarak; dünyanın her yerinden ilham veren isimleri "evde" konuk etti.
Zirvenin #içeriğingücü başlıklı ilk oturumunda Cansu Dengey (içerik Üreticisi), ve OnlyHerstory projesinin kurucusu tarihçi Duygu Atlas bir araya geldi. Deneyimli içerik üreticileri, platformlarında yaşadıklarını, takipçileriyle ilişkilerini ve bunun kendilerine sağladığı motivasyonu paylaştı.
Beşiktaş Belediyesi Başkan Yardımcısı Zeynep Karaman, #dayanışmanıngücü oturumunda, kamu kurumlarının kadınların toplumsal hayattaki rolüne yönelik katkılarının yarattığı farktan bahsetti. Karaman 100 bin nüfusun üzerindeki belediyelerde kadın sığınma evlerinin açılmasının zorunlu olduğunu ancak bugün sadece 32 belediyenin kadınlara bu imkanı tanıyabildiğini anlattı.
#çeşitliliğingücü oturumunda, Bilgi Üniversitesi Sosyal ve Beşeri Bilimler Dekanı Pınar Uyan Semerci ve LİSTAG kurucularından Günseli Dum, ayrımcı bakış açılarını bunların altında yatan sebepleri ve doğurduğu sonuçları konuştu. Dum, bu ayrımcı yaklaşımı aile temelinde ele aldıklarını ifade ederken; Pınar Uyan Semerci, toplumdaki pek çok farklı kesime yönelik ötekileştirilmenin şiddete varan sonuçlarının olduğunun altını çizdi.
Perihan Çıragöz'ün yönlendirmeleri ve Yağmur Ruken Kahraman'ın eşliğinde, #bedeningücü keşfedildi.
Pandemiyle değişen yaşam koşullarında ruh sağlığını korumanın önemi, Gazi Üniversitesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji öğretim üyesi Prof. Dr. Esin Şenol ve psikiyatrist/psikoterapist Dr. Agâh Aydın ile birlikte #zorluğungücü'nde konuşuldu. İçinde bulunduğumuz koşullarla mücadele etmek ve mutlak sonuç aramaktansa, bu süreci anlamanın ve beraberinde getirdiği koşullara uyum sağlamanın hem bireysel hem de toplumsal anlamda bir çözüm olabileceği vurgulandı.
Tüm dünyada, siyasette kadının gücünü görmeye başladığımız bu dönemde, Siyaset Bilimci Aysuda Kölemen ile #siyasetingücü masaya yatırıldı. Kölemen, iyi bir lider olmanın farklı bakış açılarını anlamayı gerektirdiğini ifade ederken, toplumsal cinsiyet perspektifinde siyasetteki kadından uzlaşmacı bir rol beklendiğini anlattı.
Cezaevlerinde caz konserleri projesi "Hükümsüz Caz" ile #müziğingücü'nün yarattığı farkları yaşadığı tecrübelerden ilhamla paylaşan Dilek Sert Erdoğan'ın ardından PowerTürk'ün destekleriyle online DJ atölyesi gerçekleştirildi.
Günün ikinci yarısında Coca-Cola'nın sponsorluğunda gerçekleşen #kızkardeşliğingücü oturumunda Coca-Cola'nın Habitat Derneği iş birliği ile gerçekleştirdiği Kız Kardeşim Projesi'nden bahsedildi.
#çocuğungücü oturumunda, toplumda kadının yanında konumlandırılan çocukların hakları ve pandemi döneminde pek çok açıdan etkilenen eğitim koşulları değerlendirildi. Panelin konuşmacılarından Seda Akço, çocuk haklarının her evde ihlal edildiğini ifade ederken, Ceyhan Peştimalcioğlu sınıf ortamında çocukların kendilerini ifade edebileceği bir ortam sağlanmasının önemini vurguladı. Efsun Sertoğlu ise çocuğu değersizleştiren söylemlerin günlük iletişimimizde yerleşik olduğunu işaret etti.
ALİKEV'in kurucusu Emel Korkmaz ve Klinik Psikolog Gökhan Çınar ile birlikte #acınıngücü'nden doğan umutlar paylaşıldı. Gökhan Çınar, acı ve yas deneyimlerinin içinden geçerek hayata dönüşümden bahsederken, Emel Korkmaz, bugün ALİKEV bünyesinde yapılan her çalışmanın Ali İsmail Korkmaz'ın anısını canlı tuttuğunu ve yaşadığı büyük acıya ortak olan binlerce insanla bunun mümkün olabildiğini anlattı.
Tüm dünyada pandemi koşullarından fazlasıyla etkilenen sanata, #sanatıngücü oturumunda Serra Yılmaz'ın deneyimleri ve gözlemleriyle bakıldı. Pandemi sürecinde sahne sanatlarının video zerinden deneyimlenmesinin tiyatronun özelliğini yok ettiğini ifade eden Yılmaz, bu dönemde sanat ve kültür konusundaki kayıtsızlığa rağmen gösteri sanatlarına sahip çıkılması çağrısında bulundu.
TeknoSA, Sabancı Vakfı ve Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu iş birliğiyle şiddet gören ve teknolojiye erişimi kısıtlı olan kadınları teknolojiyle buluşturmak için başlatılacak dayanışma hareketi #teknolojiningücü oturumunda ilk kez anlatıldı.
Astrofizikçi Burçin Mutlu Pakdil, Bilim Kadınları oluşumunun yöneticilerinden Şeyda İpek ve feminist sosyolog Selda Tuncer, #bilimingücü oturumunda kadınları bazı bilim alanlarından uzak tutan yaklaşımları anlattılar. Şiddet ve taciz gibi yaklaşımların kadınların mücadele etmesi gereken unsurlar olduğunun altını çizerken, kadın dayanışmasına çağrıda bulundular.
#feminizmingücü panelinde Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Eğitmeni Ebru Nihan Celkan, Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Temsilcisi Gülsüm Kav ve akademisyen Melis Uluğ, dijital platfomlardaki kollektif eylemlerin kadınların hayatlarına olan dönüştürücü etkisini anlattılar.
"Öfke Dansı" kitabının yazarı Harriet Lerner ile kadınların içindeki #öfkeningücü'nü yok saymadan nasıl dönüştürebileceği ve bu güçle neleri değiştirebileceği üzerine konuşuldu.
Dijital Topuklar Bilet Gelirlerini Sivil Toplum Kuruluşlarıyla Paylaşıyor
İlk günden bu yana sivil toplum kuruluşlarıyla yan yana duran Dijital Topuklar, bu sene bilet gelirlerinin %10'unu Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu ve Alikev'e bağışlayacak. İzmir depreminin ardından yine bilet gelirlerinin bir kısmını, depremden olumsuz etkilenen kişilere yardım eden bir sivil toplum kuruluşuna aktaracak.
YORUMLAR