Matt Brown, Christchurch, Yeni Zelanda’da bir berber ve saç kesmekten daha fazlasını yapıyor. Christchurch şehrinde olan depremden sonra evinin arka bahçesindeki kulübeyi berber dükkanına çeviren bu berber; acı çeken, travmaları olan erkeklerin iyileşmesine yardım ediyor.

10 yıldan daha uzun süredir berber olan Matt, Auckland’de berberlik yaparken bir şey fark etti – berber dükkanına gelen erkekler aslında saç tıraşından daha fazlası için geliyorlardı. Matt durumu şöyle anlatıyor: "Erkekler dükkana geliyor ve saç tıraşından daha fazlasını, sohbet etmeyi istiyorlar. Spor, televizyon ve hafta sonlarının nasıl geçtiği gibi çeşitli şeyler hakkında konuşuyorlar. Fakat burada bitmiyor - mücadeleleri, korkuları ve duygusal travmaları hakkında da açılıyorlar. Ve çoğu mekan, onların berber koltuğundaki kadar içlerini dökmelerine izin vermez."

'Eşin senin rehabilitasyonun değil'

Artık erkeklerin yargılanma korkusu olmadan rahatlıkla sorunlarını konuşabildiği güvenli bir alan sunan bu dükkan zamanla daha da yayıldı. "Arkadaşlarımın birçoğu çetelere katılan, seks ve uyuşturu bağımlısı olan, intihara meyilli olan, hapse giren kişilerdi. Ve ben onların da konuşabildiği bir alan yaratmak istedim" diyen Matt, geçmiş travmaları ele alarak onlara iyileşebilecekleri bir alan açmak istemiş. "Koltuğumda ağlayan çok kişi oldu; şehrin en sağlam, en başarılı, acımasız adamlarıydı bunlar ve beraber ağladık. Aslında bu çok alışılmış bir iş planı değil, birinci adım berber dükkanı aç, ikinci adım müşterilerinle beraber ağla!"

Matt de büyürken ciddi sorunlar yaşadığından bahsediyor

"Çok küfürlü bir evde büyüdüm. O zamanlara baktığımda anneme hiçbirimizin adım atmadığını, ona bir şey söylemediğini görüyorum. O öylece kiliseye gider gelirdi; hamile, morarmış bir yüzle... 15 yaşımda evden ayrılmıştım. Asıl değişimim karımla tanışınca oldu. O statükoya meydan okuyabilen, giydiğim maskenin ötesi görebilen ve beni hala seven güçlü bir kadın. Hayatıma büyük değişiklikler getirdi."

Matt, bu hareketin şiddet içermeyen topluluklar, aileler yaratmasına yardımcı olacağını umuyor. Erkeklerin, travmalarını ilişkilerine yansıtmak yerine onların sorumluluklarını alıp iyileştirmeye yönelmelerini istiyor. "Eğer erkek kendi iyileşmesinin sorumluluğunu alırsa ve kadın da kendi iyileşmesinin sorumluluğunu alır, eşini kurtarma görevini üstlenmeye çalışmazsa bu tüm aileyi iyi etkiler çünkü çocuklarımız bizi görüyorlar."