X

Çocuk sahibi olamayan çiftlerin yaklaşık yüzde 20’sini, "Nedeni bilinmeyen infertilite (kısırlık)” oluşturuyor. Bu sorunun yaklaşık yarısının ise "hücre stresi" nedeniyle meydana geldiği belirtiliyor. Hücre stresi, üremek için gerekli olan enerjinin üretimi sırasında oluşan nitrik oksit ve hidrojen peroksit gibi bazı atık maddeler yüzünden gerçekleşiyor.


Acıbadem Maslak Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum uzmanı Prof. Dr. Tansu Küçük, düşük dozlarda zarar vermeyen hatta yararlı bile olabilen bu atıkların yeterince temizlenememeleri durumunun hücre stresine neden olduğunu bunun da doku ve organ hasarına yol açtığını belirterek, "Antioksidan maddeler hücreler içinde oluşan atık maddeleri yok edip, ortaya çıkan hasarları onarıyor. 3 ay süresince uygulanacak antioksidan detoks programı ile 'hücre stresi' yüzünden çocuk sahibi olamayan kadınlarda hamilelik şansı artıyor ve mutlu sona ulaşma süresi belirgin derecede kısalıyor" diyor.

Kısırlık nedeni: Hücre stresi

Yaşamak ve üremek için ihtiyaç duyulan enerji, tüm hücrelerimizde olduğu gibi yumurtalıklarda yer alan üreme hücrelerinde de üretiliyor. Vücutta oksijen gerektiren üretim şeklinde ortaya çıkan enerjiye ATP (adenozin trifosfat) deniyor. Bu enerjinin üretimi sırasında, tıpkı çalışan bir fabrikanın atıkları gibi, hidroksilradikalleri ve nitrik oksit ile başka atıklar oluşuyor. Reaktif oksijen parçaları (RoS) ya da prooksidanlar denen bu atık maddeler düşük dozlarda yararlı olurken, yeterince temizlenmemesi ve ortamda artması durumunda oluşan oksidatif stres; hücre, doku ve organlarda hasar oluşturuyor. Bunun sonucunda organın içinde bulunduğu sistem çalışmamaya başlıyor ve bu sorun üreme sisteminde ortaya çıkınca kısırlık gelişiyor.





Hangi besinlerde hangi antioksidanlar bulunur?


C Vitamini: Narenciye, çilek, brokoli, domates, tatlı biber, mango, üzüm, kivi, kuşkonmaz, bezelye, maydanoz, su teresi ve ıspanak.



E Vitamini: Soğuk baskı zeytinyağı, buğday, sakatat, yumurta, patates, yapraklı sebzeler, fındık ve tahıllar.



Selenyum: Ton balığı, bira mayası, tüm tahıllar ve susam.



Çinko: Yağsız et, balık ve diğer deniz ürünleri, tavuk, yumurta, kabak ile ay çekirdeği, zencefil, maydanoz ve mantar.



Karotenler: Havuç ve domates.



Esansiyel yağ asitleri (Omega 3 ve 6): ketentohumu yağı, yağlı balıklar, ceviz ve yeşil yapraklı sebzeler.

Antioksidanlar atık maddeleri yok ediyor!

Kadın üreme sağlığında atık maddeler ve antioksidan dengesinin bozulması çeşitli hastalıklara yol açıyor. kısırlık da bu hastalıklar arasında yer alıyor. Sürekli sağlıklı beslenmenin atık madde ve antioksidan dengesinin bozulmasını önlediği, sigara ve alkol gibi zararlı alışkanlıklardan kurtulup antioksidan tedaviye başlanmasının hamilelik şansını ciddi oranda artırdığı belirtiliyor. Çünkü hücre içinde iç ve dış etkilerle oluşan atık maddeler "antioksidanlar" tarafından yok edilmekle kalmıyor, oluşan hasarlar tamir de edilebiliyor.


Şansın en yüksek olduğu zaman ilk 4-5 ay

Yumurtalıkta istirahat halinde olan bir kadın yumurtasının büyümeye başlayıp yumurtlama noktasına gelmesi için 90 günlük bir süre geçiyor. Detoks programından sonra beklenen etki de bu süreçten sonra ortaya çıkıyor. İlk 4 - 5 ayın, döllenme şansının en yüksek olduğu zaman olduğu belirtiliyor. Bu sırada hamilelik oluşmaması ve yaşın 35’ten küçük olması, 6 ay daha beklenmesini, yaşın 35’in üzerinde olması halinde ise zaman geririlmeden bir Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı’na başvurulmasını gerektiriyor.



Detoks programının adımları:


Vücuttaki zararlı atıklar nelerdir?



Yazı: Prof. Dr. Tansu Küçük



Kısırlıkla ilgili 8 efsane 8 gerçek

Kadın Hastalıkları Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı Op. Betül Görgen'e, kısırlıkla ilgili en çok konuşulan efsaneleri ve gerçekleri sorduk...


Efsane: Kısırlık kadına ait bir kusurdur

Gerçek: Kısırlık olgularının 1/3’ü erkek kaynaklıdır. Kadına ve erkeğe ait nedenler nerdeyse eşittir. Geri kalan grupta ise hem kadına hem de erkeğe ait sebepler yer alır. Bu nedenle hem kadın hem erkek bir arada değerlendirilmelidir.


Efsane: Benim ailemde herkes doğurgan, benim böyle sorunum olmaz

Gerçek: Kısırlık düşünülenden çok daha sık rastlanan bir sorun. Ortalama 7-8 çiftten biri bu konuda sorun yaşıyor.



Efsane: Kısırlık tedavisi için doktora gitmeden önce bir yıl bekleyin

Gerçek: Bu durum herkes için geçerli değildir. 35 yaşın üzerindeyseniz, düzensiz adetleriniz varsa, daha önce geçirilmiş operasyonlar söz konusuysa bir yıl beklemenize gerek yok. Hatta bir an önce doktora gidip bekleme süresini ona göre belirlemek en doğrusudur.


Efsane: Tüp bebek tedavisinde daima ikiz veya üçüz olur

Gerçek: Tedavinin çoğul gebelik riskini artırdığı gerçek ama ilerleyen teknoloji sayesinde artık amaç tek ve sağlıklı gebelik elde etmek.


Efsane: Kendimi 35 gibi hissetmiyorum, yaş benim için etkili olmaz

Gerçek: Tabii ki sağlıklı yaşam üreme potansiyelinizi olumlu etkiler, fakat yaşın yumurta ve sperm üzerindeki etkisini geriye götüremez. Yaş, üreme potansiyeli için kritik bir belirleyicidir.


Efsane: 40 yaşına kadar yumurtalarım için endişe etmeme gerek yok

Gerçek: Çoğu kadın yaklaşık 1-2 milyon yumurtayla doğar. Bu sayı ergenlik döneminde yarı yarıya düşer ve yaşla birlikte azalır. Özellikle 35 yaşından sonra hem sayıda hem de kalitedeki bu azalma hız kazanır.


Efsane: Doktoruma çok soru sorarsam problemli hasta olduğumu düşünür

Gerçek: Doktor ve hasta bir takım gibidir. Sizin için doğru olan tedavi ve mevcut durumunuzla ilgili soru sormaktan kaçınmayın.


Efsane: Üreme sağlığıyla ilgili bir doktorla görüşmek otomatik olarak tüp bebek yapmak demektir

Gerçek: Üreme sağlığıyla uğraşan bir uzman sizin durumunuzu çok daha iyi değerlendirerek size doğru bilgi verir. Bu konuda uzman bir doktorda muayene olmak ve bazı testler yaptırmak sizin tüp bebek yaptıracağınız anlamına gelmez. Çocuk sahibi olma konusunda karar vermeden önceki ilk adımı doğru atmanızı sağlar.


Yazı: Op. Betül Görgen