X

Bizi alt üst eden, dengemizi bozan, hatta bizi delirten, arka plana ittiğimizdeyse roket hızıyla gelip hayatımızın ortasına oturan erkekler…


Hani o aranızda geyikler çevirdiğiniz, bizle baş başa kalınca alarma geçip kaçtığınız şu -karı dırdırı- meselesi var ya. Tam da bizim kendimizi ifade etme şeklimiz… Biz konuşuyorsak seviyoruzdur, çok konuşuyorsak çok seviyoruzdur. Hala umudumuz vardır, düzeleceğine iyi olacağına inanıyor ve çabalıyoruzdur.


Çabalarız, konuşuruz, kendimizi tutarız, daha da çok konuşuruz, delirir, delirir, daha fazla deliremeyecek kadar deliririz.


Sonra susarız. Vazgeçeriz. Konuşacak bir şey kalmamıştır. Sanki tüm evrenin havası değişir, sakin bir rüzgar eser.


Bu vazgeçiş bedenimizde -kalbimizde, göğsümüzde, rahmimizde, elimizde, ayağımızda, sırtımızda, zihnimizde, ruhumuzda ışık saçan siyah bir taşa dönüşür. Işık saçar ama yine de siyahtır.


Siyah taşları bulup çıkaralım ve fırlatıp atalım uzaklara, sadece ışığı kalsın. En başından beri peşinde olduğumuz beyaz ışık sarsın bedenimizi, zihnimizi, ruhumuzu...


Artık beyaz ışığın keyfini sürme vaktidir….





Burcu Çotuk