2013'ün Ağustos ayında konjonktivit isimli harika bir mikrop kaptım! Üstelik 4 kişi aynı havuza girdik ve sadece ben kaptım.

“Nasıl olur?”

“Ne kadar pis bir havuza gittin ki?” gibi soruları duyar gibiyim şu an…

Ama inanın gittiğim havuz bir aileye ait, sürekli temizletilen ve çok nezih bir yerde.

Nasıl olduğu konusuna gelince çok basit. Bağışıklık sistemim zayıflamış ve aynı zamanda alerjim de olduğu için diğer üç kişiden çok daha şanssızdım.

Benim için çok önemli iki şey daha var artık: Bağışıklık sistemi zayıflığı ve alerjik bünye…

Hayatımda ilk defa bir hastalığı araştırırken hastalık için forum sitelerinde küfür eden insanlar gördüm. Şimdi hastalığımın üzerinden tam 10 ay geçmiş, hala ilaç kullanıyorum, 15 günde bir aynı doktoru görüyorum, göz kapağım kaydı ve takıntılı biri olarak estetik kaygısı eklendim hayatımın çok parçalı listesine…

Kısacası ben de küfür ediyorum, anladım ben gibi olanları, ediliyor…

Konjonktivit nasıl bir şey?

Önce gözünüzde bir yanma hissi, hemen ardından kaşınma ve bir süre sonra asla durduramadığın elin sayesinde ovalamaktan batma hissi ile devam ediyor…

Bir sonraki sabah ilk uyandığında gözün tamamen kapalı ve açamıyorsun her tarafı iltihap şeklinde çapaklarla kapanmış.

Ve 3. sabah uyanıyorsun yine gözün kapalı fakat bu kez içine kan dolmuş gibi görünüyor. Bu arada ateş yapıyor ve ağrı oluyor. Ateş yaşınızla doğru orantılı şiddetli ya da şiddetsiz denebilir ama ağrı kesinlikle çok şiddetli.

Bitti sanıyorsunuz birkaç gün böyle olur geçer diyorsunuz ki 4. gün asıl kabus başlıyor, göz kapalı uyanılıyor, içi kan dolu ve her tarafı enfeksiyon kapmış, aynaya yöneldiğinizde gördüğünüz manzara dehşet. Yüzünüz resmen şekil değiştiriyor!

Beni gören bir grup arkadaşım dayak yediğimi, bir grup arkadaşım ise felç olduğumu sandı.

Hastalığın dördüncü günü itibarı ile kimseyle asla temas etmemeniz gerekiyor. Hatta mümkünse bir odada tek kalmanız. Benim bu karantinaya alınma sürem 18 gün sürdü. 18 gün boyunca bir odada tek başıma sürekli uyuyarak, yemek yiyerek, dinlenerek geçirdim.

Aşağıdaki fotoğraflar, hastalığın başlangıcından 10 gün sonra gözümün iyileşmiş halini gösteriyor!

Konjonktivit sürecinde yapmanız ve yapmamanız gerekenler:

• Gözünüzü sabahları gazlı beze döktüğünüz serum ile silerek açmalısınız.

• Her gün gözünüzü 3 kere bebek şampuanı ile yıkamalısınız.

• Hasta olan gözünüz için kullandığınız eli kesinlikle diğer gözünüze sürmemelisiniz.

• Her sabah yastık kılıfınız değişmeli.

• Normal el havlusu ile yüzünüzü kurulamamalısınız. Bunun yerine kağıt havlu kullanmalısınız.

• Doktorunuzun verdiği damlaları saatinde ve söylediği sıklıkta kullanmalısınız.

• Deniz ve havuzdan uzak durmalısınız.

• Dışarı çıkarken en ufak bir toz kaçmaması için gözünüzü kısa süreli bandaj ile kapamalı ve öyle dışarı çıkmalısınız.

• Bol bol uyumalı ve gözünüzü dinlendirmelisiniz.

• Hastalık öncesi gözünüzle ilgili kullandığınız tüm makyaj malzemelerini atmalısınız.

• Gözlük kullanıyorsanız mutlaka sirke ile temizlemelisiniz.

• Çay ve pamukla asla pansuman yapmamalısınız, aksi halde enfeksiyonu hızla artırırsınız.

• Diğer gözünüze de geçmemesi için doktorunuza sorara ilaçları diğer gözünüzü de kullanmalısınız.

Hastalığın iyileşme süreci:

Ben tam 10 aydır sürekli 3 çeşit damla ve 1 adet jel kullanıyorum, yüzümü bebek şampuanı ile yıkıyorum.

Sonuç:

Gözümde sarı lekeler oluştu ve onların giderilmesi için yaklaşık 4 aydır kortizonlu bir damla kullanıyorum. Doktorumun deyişine göre bir ay sonra her şey geçmiş olacak. Tabii bu yaz (temmuz ve ağustos ayında) yeniden tekrarlamazsa...

Şunu unutmayın:

Bu mikroptan tedavi ile kurtulsanız bile gözünüzde kalıcı şekil bozukluğu oluşuyor ve her an bağışıklık sisteminizin zayıflaması durumunda sizinle tekrar buluşabiliyor.

Yazı: Nuran Başyurt