Doğum günlerini oldum olası severim. Kendim kutlamaktan hoşlandığım gibi sevdiklerim için de kutlama yapmaktan mutluluk duyarım. Kızımın doğum günü yazın en sıcak günlerine denk gelir, bu yıl bir de ne olduğunu anlamak için zihnimizin çarklarını süreli çalıştırmaktan yorgun düştüğü, hareket etmeye mecalimizin kalmadığı zamanlara denk geldi. Ancak ne olursa olsun doğum günü için en az 200 gün kala geri sayıma başlayan kıpır kıpır bir kalp için kutlama mutlaka yapılmalıydı. Doğum günlerini ne kadar seversem abartmayı da o kadar sevmem, bu nedenle çok yakın çevremizle küçük bir organizasyon planladık. Her zaman varlığına şükrettiğim kızım bu dönemi atlatmakta o kadar olumlu etkiledi ki bizi bir kez daha iyi ki var, iyi doğmuş diyorum. O tertemiz heyecanlı yüreğiyle üzerimizdeki puslu havanın temizlenmesinde en büyük rolü oynadı doğum günü vesilesiyle. Bu işlerle uğraşırken, sürekli etrafta olup biten olumsuzluğa odaklanmaktan kurtardı bizi. Hazırlıkları da çok abartmayacaktık. Misafirlere ikram etmek üzere, şeker hamuru kullanımına çok gönüllü olmasam da, her biri birer tasarım harikası birbirinden farklı onlarca kurabiye hazırladık. Kurabiye konusundaki huzursuzluğumu bir nebze olsun giderebilmek, dışarıdan kontrol edemediğim bir pasta almak yerine sağlıklı malzeme ile el emeğimizle eğlenerek hazırlamak ve mevsimin nimetlerinden faydalanmak adına buz gibi bir meyve pastası hazırladık. İki yıla yakındır rafine şeker yemeyen anne için de uzun zaman sonra bir doğum günü pastası yeme fırsatı olacaktı. Yaz mevsiminde doğanın sunduğu zengin meyve mönüsü bizim şansımızdı. Daha önce denemediğim bu girişim için doğum günü sabahı işe koyulmanın risk olduğunun farkındaydım sonuçtan gayet memnun kaldık. Zaten beceremesek, bulurdum bir çaresini. Bizim pastanın ana meyvesi karpuzdu. Markette her defasında karpuzun en küçüğünü seçerken iyi çıkması için içimden dualar eden ben, o gün heyecanla çalışanları da hayretler içinde bırakarak en büyük karpuzu seçtim. Bu aşamadan sonra evdeki meyvelerden farklı birkaç çeşit daha ekledik. Pastayı yaparken karpuzu silindir şeklinde çıkarmak işin bence en zahmetli kısmı, gerisi çocuklarla yapılacak eğlenceli bir tasarım aktivitesi. Süslemek için mavi yemiş, siyah üzüm, beyaz üzüm, muz, çilek, ananas ne bulduysak kullandık. Kremalı ağır bir pasta yerine sıcakta buz gibi meyve yemek, “gerçek pasta” bekleyen bazı minik misafirler dışında herkesi memnun etmiş görünüyordu. Biz daha sonra kavunla, kavun ve karpuz bir arada farklı alternatifler de denedik. Evet, çok hoşumuza gitti, her fırsatta yapıyoruz artık. Lezzeti bir yana, bir şeyler üretmek bize çok iyi geldi. Özellikle yaz bitmeden denemenizi tavsiye ederim. Funda Karagöz Yıldırım Video için tıklayınız...
Şekersiz anneden doğum günü pastası | Hayatın Sesi