Çocukların doğduklarında ilk öğrendikleri şey emmektir. Aslında bunu içgüdüsel olarak yaparlar. Her canlı hayatta kalmak için kendisini koruma, yemek yeme içgüdüsü ile doğar.
İnsanoğlu, canlılar arasında en savunmasız dünyaya gelen varlıktır. En iyi bildiği şey ise beslenme yani emme…
İlk önce annesinin memesinden emmeye, büyüdükçe besinler ile tanışmaya ve gerektiği durumda biberondan emmeye devam eder. Peki burada yanlış nerede?
Her şeyi genlere bağlamak doğru mu?
Hepimizin çocukluğu ve bizim çocuklarımızın gelişimi genelde böyle oldu. O zaman neden bazı çocukların ağzında çok erken yaşta çürük oluşuyor? Her şeyi genlere bağlamak doğru mu?
Düşündükçe kafamıza deli soruların gelmemesi mümkün değil. Aslında her zaman olduğu gibi cevap çok basit. Çünkü biz insanoğlu olarak bu süreçte de doğalı bozuyoruz. Anneannelerimizin, ninelerimizin, annelerimizin bildiği bazı doğrular tekrar devreye giriyor, bazı doğru bildikleri yanlışlar ise karşımıza problem olarak ortaya çıkıyor.
Bebek doğar doğmaz ağız bakımı yapılmaya başlanmalı
Kızım İpek ilk doğduğunda, annem her gün dilini damağını pamukçuk olmasın diye gazlı bez ile silmemi söylemişti. Tabii ben bunun gerçek sebebini bildiğim için annemin dediğini yaparak hem onu mutlu edip hem de bilimsel bir gerçeği göz ardı etmemiş oldum. Gazlı bezin yerine ağız temizliği yapmak için eczanelerde ve bebek ürünü satan mağazalarda satılan özel üretilmiş bezlerden kullandık.
Eskiden diş hekimlerinin bilgisi, çocukların dişleri sürdükten sonra ağız içinde çürük yapıcı bakterilerin kolonize (çoğalmaya) olmaya başladığı şeklindeydi. Yapılan yeni çalışmalar çürük yapıcı bakterilerin henüz diş çıkmadan önce de ağız içinde kolonize olmaya başladığı yönünde. Yani çocuğunuzun ağzında diş olmasa da bakteriler kendini hazırlamaya başlıyor. Ne kadar iyi ve temiz tutar isek, ağız içinde çürük yapıcı bakteri sayısı düşüyor. O yüzden çocuklar doğar doğmaz ağız temizliğine başlanmasını öneriyorum. Yani ilk dişlerin çıkmaya başlaması bile artık geç sayılıyor. Dişlerin ilk sürmeye başlaması ile parmak fırçalar; azı dişlerin sürmesi (yaklaşık 1 yaş) ile çocuk diş fırçalarının kullanılması önemli.
Peki biberonun devreye girmesi ile neler mi oluyor? Bunu da çok duymuşsunuzdur "çocuk aç o yüzden uyumuyor, gece mama ver veya süt ver" şeklinde sözler...
Uzmanlar gece beslenmesinin 6. ayda kesilmesi gerektiğini söylüyor. Reflü açısından da değerlendirildiğinde reflüye yatkınlık sağladığı belirlenmiş. Ağız diş sağlığı açısından bakıldığında; çocuk son beslenmesini yaptıktan sonra dişleri fırçalanmalı ve uyutulmalı, uyku esnasında ise beslenme yapılmamalıdır. Gece tükürük akışı azaldığı için gece verilen besin dişlerin yüzeyinde kalacak ve bakteriler için elverişli ortam sağlayacaktır. Hele anne memesinde uyuyan bir çocuk ise dişleri kısa süre içinde çürüyecek ve derin çürüklerin oluşması uzun sürmeyecektir. Bunun dışında beslenmede yapılan hatalar da çürük oluşum riskini artırıyor. Sütün içerisine bal, pekmez, kakaolu toz karışımların karıştırılması çürük oluşum riskini yükseltmekte, biberon kullanımı ile bu besinlerin dişlerin yüzeyinde kalması kolaylaşmakta, özellikle akşam yatmadan önce veya gece beslenmesi, ağızda tükürük akışının azalması ile dişler kolayca çürüyebilmektedir. Bu çürüklere erken çocukluk çağı çürüğü halk arasındaki adı ile biberon çürükleri diyoruz. Her çürük diş gibi bu dişlerin de tedavisi yapıyoruz.
Unutmayın;
- Çürüğü biberon yapmaz, biberonun içindeki süt yapar
- Çocuğunuzun dişleri sürmeden ağzını temizlemeye başlayın
- İlk diş fırçalamaya dişler ağızda görülmesi ile birlikte başlanmalıdır
- Çocuğun yaşı küçük olsa da çürük dişlerin tedavi yapılması gerekmektedir
YORUMLAR