Sevgili ilişkisinden karı-kocalığa uzanan yolda ilerlerken gün gelir ve yaşama bir bebek katılır. Anne-baba olmanın heyecanı paha biçilemez olsa da ilişkinin sağlıklı şekilde devamı bebeğin içinde yaşadığı ortam için özellikle önemlidir. İlişkinize özen göstermek için enerji ve motivasyon bulamadığınız zamanlar olsa da zaman içinde mesafenin açılmaması için birkaç noktaya dikkat etmek iyi olur. Çocuktan sonra eş ilişkisini düzenlemek ve evliliğe tazelik getirmek için bazı önemli noktalar var. İşte bunlardan bazıları;
Yeni kurulan bağları sevgiyle güçlendirin
Bebek doğduktan sonra bebeğin kesintisiz ihtiyaçları yeni anne için oldukça zorlayıcıdır. Hamilelik, doğum ve onu takip eden lohusalıkla birlikte hormon düzeyleri zamana yayılan şekilde değişime uğrar. Anne, emzirmek ve bebeğini beslemek, kesintisiz ihtiyaçlarını karşılamak için önceden tanımadığı uğraşılar içine girer. Kadın, günlük hayatının neredeyse tamamını bebeğin beslenmesine, uykusuna ve diğer ihtiyaçlarına göre düzenlemek zorunda kalır. Aile sistemine eklenen maddi ihtiyaçlar ve yaşama katılan, evde kalmaya başlayan yardımcı kişiler ile hem anne hem de baba çeşitli duygusal yönlere savrulur.
Çocuk doğduktan sonra en büyük yükü kadın üstlense de erkeğin de nasıl davranacağını bilemediği, ona öğretilmeyen, hatta toplum yapısı içinde öğrendiği birçok davranış kalıbı bulunur. Özellikle yeni bir babanın unutmaması gereken şudur; ilişkiye katılan bu yeni birey sizin bir parçanız ve ilişkinizle birlikte büyüyecek. Annelik ve babalık rollerine alışmaya çalışırken birbirinizin karşısında değil, yanınızda olduğunuzu unutmayın. Aranızda mesafe açıldığını bir miktar görmek normaldir. Zaman geçtikçe, bebekten sonra bozulan evlilik için önerilere ihtiyaç duyar hale gelinir. Eski heyecanınıza kavuşmak istiyorsanız, bebeğinizle kurduğunuz bağı birbirinizle de hissetmeye çaba gösterin. Bu bağı bir rekabetle değil, sevgiyle güçlendirin.
Unutmayın ki aynı takımdasınız
Kadın fiziksel olarak toparlanmaya çalışırken, bütün hayat düzeninde bir değişim de yaşar. Temel ihtiyaçlarına bile zaman ayıramaz halde haftalarını geçiren yeni anne hem fiziksel hem de duygusal desteğe yoğun şekilde ihtiyaç duyar. Yaşamın düzene girmesi zaman alırken çiftin karı-kocalık ilişkisi de yeni bir boyuta girer. Bu geçici dönemde taşlar yerine oturana kadar eşlerin arasına mesafe girmesi rastlanan bir durum olur. İlişkilerini taze tutabilen çiftlerin ise bir sırrı var: Aynı takımın parçası olduklarını unutmamak.
Bazı çiftler bebeğin neredeyse 24 saati kapsadığı en yoğun günlerde bile ilişkilerine ait özel birkaç dakika ayırmayı ihmal etmiyor. Bu da ilişkiye dolaylı olarak olumlu etki ediyor. Gün içinde birkaç dakika bile olsa temas etmek, açık iletişim ve sevgi dolu sözcükler bazen yeterli olabiliyor. Tamamen bebeğin ihtiyaçlarına adanmış halde günleri geçen yeni anneyi duygusal yönden beslemek özellikle babanın ve yakın çevrenin sorumluluğu oluyor.
İlişkinizi ele almak için fazla beklemeyin
Genellikle yaşanan sıkıntı, çocuğun ihtiyaçlarını düşünmekten çift olmaya vakit ayıramamak olarak ortaya çıkıyor. Bu noktada ise uzmanlar, ilişkiyi beslemenin çocuğun önemli bir ihtiyacını karşıladığını hatırlatıyor: Duygusal açıdan sağlıklı ortam. Aranızdaki samimi ilişkinin zayıflamaya başladığını hissediyorsanız iki tarafın da birbirine açık davranması ilk adım. Alarm sinyalleri çalmadan önce bir şeyler yapmak en iyisi. Yeni annelere tavsiye edilen çözümlerden biri ise şu; ihtiyaçlarınızı dile getirmek için tahmin edilmesini beklemeyin ve net şekilde dile getirin. Uzmanlar, yakınlığın tekrar kurulması daha zor hale gelmeden ilişkiyi sıcak tutmanın daha iyi bir fikir olduğunu söylüyor. Bunun için annelere ihtiyaçlarını dile getirmesi tavsiye edilirken, yeni babalara da önemli bir görev düşüyor; Duygulara önem vermek.
Öncelikle bebeğin ihtiyaçlarına odaklanmak gerekse de çocuğun ilişkide yarattığı değişimi de göz ardı etmemek gerek. Uzman Psikolojik Danışman Seçil Özbeklik, duygusal olarak anne ve baba olmaya hazır olmanın, çocuğun sorumluluğunu üstlenmenin ve çocuğu hayata hazırlamanın biyolojik anne-baba oluştan farklı bir durum olduğunu söylüyor. Özbeklik, çocuk sahibi olmanın kadın ve erkeğin hayatına neler katacağını çok az kişinin söylediğini ifade ediyor. Bebeğin doğumuyla aile hayatında olan değişimler herkesi etkiliyor. Aile içindeki roller ve sorumluluklar değişiyor. Kimlik değişimleri yaşanıyor ve anne-baba kimliklerine adapte olmak zaman alıyor. Bu dönemde eşlerin birbirinden uzaklaşabiliyor. Kısacası, çocuğun getirdiği duygusal değişim iki taraf için de sarsıcı olabiliyor.
Duyguları paylaşmak, birbirini dinlemek, sorunların ortaya çıkmasını beklemeden günlük rutin halinde ilişkiye özen göstermek iyi bir yol olarak görünüyor. Kadın-erkek ilişkisinde sorunlar hissedilmeye başlandığında harekete geçmek, çocuğun gelişim aşamalarını ve dış etkenlerin değişmesini beklememek en iyisi. Bir şeylerin yanlış gittiğini hissediyorsanız beraber kolları sıvayın ve harekete geçin. Bebeğinizin yaşamınıza katılmasının sizi nasıl etkilediğini birbirinizle paylaşın. Bazı araştırmalara göre, annelikle ilgili yaşadığı değişimleri eşiyle paylaşabilen anneler gebelik ve sonrasındaki dönemlerde daha mutlu. Unutmayın ki ilk adım; iletişim.
Flört dönemini hatırlayın ve randevulaşın
Yurt dışında rastlandığı üzere, çiftler ilişkilerini sıcak tutmak için “randevu geceleri” düzenliyor ve dışarıda iki sevgili gibi buluşuyor. Baş başa dışarı çıkmaya özel bir isim vermek göze abartılı görünebilir. Ancak şunu söylemek gerekir ki, ayrı bir anlam yüklemek heyecanı da arttırır. Yeni bir anneyseniz bütün odak noktanız bebeğiniz, ayrıca kendi yorgunluğunuz olabilir. Yine de şu tavsiyeye kulak verin; eşinizden dışarıda vakit geçirme önerisi gelirse bunu uzak bir fikir olarak görmeyin. Eşinizden böyle bir öneri gelmiyorsa da çekinmeyin ve siz talep edin.
Yeni anne ve yeni baba kimliklerinizi öne almadan bir buluşma organize etmek iyi bir seçenektir. Ancak eşinizle baş başa çıktığınız ilk sefer çok da heyecanlı geçmeyebilir. Aklınız bebeğinizde kalabilir ve bir an önce ona dönmek isteyebilirsiniz. Ancak bebeğinize gözü gibi bakacak büyükanneler ve bakıcılar, 1-2 saatlik nefes alma zamanlarınız için adeta birer kurtarıcı olur. Bu tarz kısa molalar için kendinize bir şans verin ve ilişkinize vakit ayırmanın keyfini çıkarın. Dışarıda buluşmak flört dönemi heyecanınızı da hatırlatır. Eşinizle ev veya alıştığınız ortamlar dışında vakit geçirmek birbirinize farklı bir gözle bakmayı da sağlar. Böylece gelecekte zor zamanlar yaşandığında, aslında ilişkiyi besleyen bu anların kattığı enerjiyi kullanabilirsiniz. Yaşanan değişimlerin getirdiği stresli anlar geçicidir. Unutmayın, çocuğunuzu birlikte büyüteceksiniz. Elbette ilişkiniz de çocuğunuzla birlikte büyüyecek.
Yazı: Senem Tahmaz
YORUMLAR