Renzo Piano'nun Türkiyedeki ilk projesi olma özelliğini taşıyan yeni İstanbul Modern Sanat Müzesi, İstanbul'a nitelikli mekan kazandırma amacıyla her türlü kültür - sanat ve eğitim faaliyetine olanak tanımak üzere ziyaretçiyi odağına alarak planlandı. Beş kattan oluşan yapı, büyük sergi salonları, çok amaçlı mekanlar, ofisler, eğitim ve farklı kültürel etkinlikler ile diğer faaliyetler için alanlar barındırıyor. Müzenin açılış töreni ileri bir tarihte gerçekleştirilecek. Sanal müze gezisine davetlisiniz! yazısını okumak için tıklayınız..
Şeffaf zemin katı
Ziyaretçi için daha çok alan yaratmak amacıyla ücretsiz olarak kurgulanan zemin katta, kütüphane, bilgilendirme noktaları, eğitim atölyeleri, kafe ve mağaza bulunuyor. Binanın birinci katında fotoğraf galerisi, kısa süreli sergi salonu, eğitim ve etkinlik odaları bulunuyor. Aynı katta, İstanbul Modernin Antrepo binasında olduğu gibi Boğaz ve tarihi Yarımada manzarasına sahip terasıyla restoran konumlanıyor. Müzenin koleksiyon ve süreli sergi salonları ise ikinci katta yer alıyor.
Mekana özgü yerleştirmeler
Müzenin yeni yapısına özel olarak davet edilen Danimarkalı sanatçı Olafur Eliasson, mekana özgü bir yerleştirme üretti. Üç parçadan oluşan, "Senin beklenmedik seyahatin" adlı yapıt, binanın merkezindeki merdiven boşluğunda farklı katlara yayılıyor.
Refik Anadol'un "Sonsuzluk Odası: İstanbul Boğazı" adlı mekana özgü yerleştirmesi ise İstanbul Boğazındaki anlık meteorolojik dönüşümle ilgili veri ve temalara odaklanıyor. Yapıt, 360 dereceli aynalı bir odada anlık verileri dijital teknolojiler kullanarak işliyor ve hareketli görseller yaratıyor.
Yeni müze binasının dış etkinlik alanı, heykel sanatının önemli örneklerine ev sahipliği yapıyor. Adrian Villar Rojasın 14. İstanbul Bienali kapsamında Büyükadada sergilendikten sonra İstanbul Modernin koleksiyonuna dahil edilen "Tüm Annelerin En Güzeli (I)" adlı yapıtının yanı sıra Richard Deaconun "Ev Modeli", Anselm Reylenin "Yeraltı Dünyasının Üstünde" ve "Toz Çökerken", Yılmaz Zengerin "Bence Ayça" ve Selma Gürbüzün "Avrupalılar" başlıklı çalışmaları izleyiciyle buluşuyor.
Anthony Craggin "Runner" adlı yapıtı İstanbul Modernin giriş platformunda yer alırken, Richard Wentworthün "Sahte Tavan" adlı yerleştirmesi ise zemin kattaki lobide, Antrepo binasından sonra yeniden ziyaretçilerle bir araya geliyor. Dünyadaki ve Türkiye'deki çocuk müzeleri haberini okumak için tıklayınız...
İstanbul Modern'in yeni müze binası beş yeni sergiyle ziyarete açılıyor
İstanbul Modernin koleksiyonundan kapsamlı bir seçki sunan "Yüzen Adalar" başlıklı sergi, çoğu ilk kez sergilenecek yapıtları barındırıyor.
Türkiye ve dünyadan 110 sanatçı ve 2 sanatçı ikilisine ait 280'den fazla yapıt, koleksiyon ve süreli sergi salonlarının yanı sıra yeni müze binasının farklı mekanlarında izleyicilerle buluşuyor. "Yüzen Adalar" başlığı sanatçıların hem ait oldukları yerle olan ilişkilerinin altını çiziyor hem de düşünceleri ve üretimleriyle sınır ve coğrafyalar ötesi etkilerine vurgu yapıyor.
İstanbul Modern Fotoğraf Galerisi de açılışını ünlü yönetmen Nuri Bilge Ceylan'ın "Başka Bir Yerde" adlı fotoğraf sergisiyle yapıyor. Sergi, sanatçının Türkiye'nin yanı sıra, Hindistan, Gürcistan, Çin, Fas ve Rusya gibi dünyanın farklı coğrafyalarında çektiği 22 büyük portreden oluşuyor.
Kadın sanatçıların üretimlerini desteklemek ve çalışmalarını daha görünür kılmak amacıyla 2016'da kurulan İstanbul Modern Kadın Sanatçılar Fonu aracılığıyla müze koleksiyonuna dahil edilen yapıtlar, "Hep Buradayız" adlı sergide ilk kez bir araya getiriliyor.
"Renzo Piano: Yerin Ruhu" sergisi de müzenin ücretsiz olarak erişilebilen zemin katında bulunan kütüphanenin girişinde yer alıyor.
Müzenin yapım sürecini fotoğraflayan Cemal Emden'in "Mimarinin İnşası" başlıklı seçkisi tarihi bir dönüşümü belgeliyor. Tasarlanan yeni müze binasının inşa sürecini anlatan fotoğraflarına yer veriyor.
* Haberin görseli istanbulmodern.org tarafından servis edilmiştir.
YORUMLAR