Koronavirüs nedeniyle herkes evlerinde, başbaşa. Kulağa ilk başta romantik gelse de Çin'de sokağa çıkma yasağının kalkmasının ardından mart ayında rekor düzeyde boşanma davaları açıldığı ve mahkemelerde listelerin uzadığı ifade ediliyor. Konunun uzmanları karantina günlerinde eşler arasında sağlıklı iletişimin nasıl kurulması gerektiği hakkında bilgiler verdi.
İstanbul Bilgi Üniversitesi Psikoloji Bölümü Dr. Öğr. Üyesi Yudum Söylemez, çiftlere rahatlama ve nefes egzersizleri, ev içinde spor, duygularını yazdıkları günlük, müzik aleti çalmak, resim yapmak ya da arkadaşlarıyla online sohbet etmelerini öneriyor.
Psikoloji Bölümü Dr. Öğr. Üyesi Yudum Söylemez, sosyal izolasyon süreci boyunca kısıtlamaların ve sıkılmaların insanların yaratıcı taraflarını ve güçlü yanlarını ortaya çıkarmalarına vesile olabileceğini söylüyor. Hayatın artık eskisi gibi olmayacağını ve çiftlerin bu süreci fırsata çevirmelerini öneren Söylemez, “Önceliklere dair farkındalık kazanmakla işe başlanabilir. Çiftler hiç yapmadıkları kadar maddiyattan çok manevi değerleri paylaşmayı, birlikte hayal kurmayı, birbirlerine umut verebilmeyi deneyimleyebilir. Çocuklar için de anne ve babalarının bu süreçle olabildiğince sağlıklı bir şekilde başa çıktıklarını görmek gelecekleri için güzel bir öğreti olabilir” dedi.
20 dakikalık mola ilişkiyi daha sağlıklı yapıyor
Yoğun iş yükünün getirdiği stresle evden çıkamamanın yarattığı psikolojik travma çiftlerin birbirlerine karşı olan davranışlarını etkiliyor. Gerginlik anlarında çiftlerin kendilerine neyin iyi gelip gelmediğini bilemediklerini anlatan Dr. Öğr. Gör. Yudum Söylemez, gergin konuşmaları çiftlerin yüz yüze ve göz göze yapmalarının da gerginliği engellediğini aktarıyor. Eşlerin 15-20 dakika mola verdikten sonra konuşmaya devam etmelerinin ilişkilerini daha da sağlıklı hale getireceğini belirtiliyor. Ayrıca çiftlerde kendilerine ait ilgi alanları, mekanları olması ve sonrasında ortak alanlarda birleşmeleri, ilişkilerini canlı tutmada ön plana çıkıyor.
Ev işlerine yardım cinsel yaşamı olumlu etkiliyor
Pandemi döneminde ilişkilerde en çok ön plana çıkan sorunlardan biri de ev işlerinde erkeklerin kadınlara yeterince destek olmaması. Dr. Öğr. Üyesi Yudum Söylemez, “Bununla ilgili yapılan araştırmalar ev işlerine yardım eden erkeklerin olduğu ailelerde ilişki doyumu ve cinsellik tatminin iki taraf açısından da daha yüksek olduğunu gösteriyor. Ev kadının alanıdır inancının artık değişmesi gerekiyor. Erkekler bu konuda sorumluluk alırken, kadınların da buna alan açması ve mükemmeliyetçi olmaması işleri kolaylaştırıyor” dedi.
Terapistler online çalışıyor
Pandeminin çiftler üzerinde yarattığı psikolojik tahribatlara çözüm olarak terapi seansları öneriliyor. Çift ve aile terapistleri bu süreçte online çalışıyor ve online çift terapisi etkin bir yöntem olarak gösteriliyor. Ancak terapi alacakların terapistin bu alanda bir eğitimi olmasına dikkat etmeleri gerekiyor. Bunun yanı sıra çiftlerin hobilerine ayırdıkları zaman hem kendi ruh sağlıkları hem de ilişkileri için çok büyük fayda sağlıyor. Çiftlerin güvenli bir şekilde ve tutkuyla bir hobi ile meşgul olması onları birbirleri için daha çekici kılıyor.
Sosyal izolasyon sorunları gün yüzüne çıkarıyor
Pandeminin getirdiği kaygı ilişkilerin sorgulanmasına da yol açıyor. Bu süreç, eşlerin birbirlerini daha iyi tanımalarını sağlayabileceği gibi ilişkideki sorunların su yüzüne çıkmasına da sebep olabiliyor ve bu durum boşanmaya kadar gidebiliyor. Çocuklu çiftlerde bu durum, çocuklar ile biraz daha korunma altına alınıyor, çocukların evin içine getirdikleri enerji sayesinde çoğunlukla ilişkiyi koyucu etkiler ortaya çıkabiliyor. Birçok çiftin hayatın koşuşturmasına ve çocuklarla ilgili yoğunluğa odaklanarak ilişkideki sorunlarını görmezden geldiğini belirten Dr. Öğr. Üyesi Yudum Söylemez, koronavirüsle gelen sosyal izolasyonun bu sorunları su yüzüne çıkaracağını ve boşanmaların artabileceğini söylüyor.
Banyo alışkanlıkları ilişkinizin seyrini etkiliyor olabilir!
Showerstoyou.co.uk adlı web sitesinin ilişkisi olan 2.347 kişide yaptığı araştırmaya göre karantina günlerinde çiftlerin tartıştığı konulardan bir tanesi de banyo alışkanlıkları. Peki eşler birbirlerinin banyo alışkanlıkları hakkında ne düşünüyor?
Araştırma sonuçlarına göre erkeklerin kadınlarda rahatsız olduğu 5 banyo kullanım alışkanlığı şöyle:
*Banyoyu kişisel bakım ürünleri ile doldurmak,
*Duşun içinde ve lavabonun içinde saç bırakmak,
*Lavaboya makyaj malzemelerinin lekelerini bulaştırmak,
*Eşinin tıraş bıçağını kullanmak,
*Eşi hazırlanırken aynanın karşısına geçmeye çalışması.
Kadınların erkeklerde rahatsız olduğu 5 banyo kullanım alışkanlığı ise şöyle:
*Tuvaleti kullanırken banyonun kapısını açık bırakmak,
*Lavabonun içinde diş macunu kalıntısı bırakmak,
*Havluyu yerde bırakmak,
*Diş macununun kapağını kapatmamak,
*Banyoda telefon ile uzunca vakit geçirmek.
Katılımcıların görüşleri bu şekilde işin ilginç olan yönü ise eşlerin yaklaşık yüzde 40'ı partneriyle bu konuda yüzleşmiştir. Var olan sorunlarınızı eşiniz ile paylaşmazsanız konunun içinde daha da büyüyeceğini unutmayınız.
Peki bekarlarda durum ne?
Türkiye’de gönüllü karantina uygulamasının başladığı Mart ortasından bu yana, kadınların kurup yönettiği Gleeden adlı buluşma platformundaki Türk üyeler arasındaki etkileşimlerde rekor artış gözlemlendi. Bir önceki sene Mart ayına göre siteye girişlerde yüzde 170 artış olurken, yeni üye sayısında yüzde 130'dan fazla artış oldu.
YORUMLAR