Bazı kaygılar yoğun bir dünyada yaşamanın bir yan ürünüdür. Yine de kaygı taşımak aslında o kadar da kötü bir şey değildir. Tehlikenin farkına varmanızı sağlar, düzenli ve hazırlıklı kalmanız için sizi motive eder ve riskleri hesaplamanıza yardımcı olur. Ancak kontrol edilmeyen kaygı, yaşam kalitenizi büyük ölçüde etkileyebilir. Aşağıdaki önerileri deneyerek kontrolü ele alabilirsiniz:
1- Aktif kalın
Düzenli egzersiz sadece fiziksel sağlıkla ilgili değildir, aynı zamanda zihinsel sağlığınızı da pozitif yönde etkiler. 2013 yılında yapılan bir araştırmada, yüksek düzeyde fiziksel aktivitede bulunan, anksiyete bozukluğu olan kişilerin, gelişen anksiyete semptomlarına karşı daha iyi korunduğu saptandı. Egzersiz, dikkatinizi sizi endişelendiren bir şeyden uzaklaştırabilir. Kalp atış hızınızı artırmak aynı zamanda beyin kimyasını değiştirerek kaygı önleyici nörokimyasallar için daha fazla alan yaratır. Amerikan Psikoloji Derneği'ne (APA) göre ise düzenli egzersiz, belirli kaygı semptomlarına yardımcı olabilecek konsantrasyon ve iradenin artmasına yol açar.
2- Kafein alımını sınırlayın
Kronik kaygınız varsa, kafein dostunuz değildir. Kafein sinire ve gerginliğe neden olabilir, eğer endişeli biriyseniz bunların hiçbiri sizin için iyi değildir. Araştırmalar, kafeinin kaygı bozukluklarına neden olabileceğini veya bunları tetikleyebileceğini gösteriyor. Buna ek olarak kafein, beyin kimyasını değiştirebiliyor bu da daha çok kaygıya neden oluyor. Kafeini azaltmak veya tamamen kesmek istiyorsanız, günlük içtiğiniz kafein miktarını yavaş yavaş azaltabilirsiniz. Kahve yerine daha çok su içebilirsiniz.
3- İyi bir gece uykusuna öncelik verin
Uykunun iyi bir ruh sağlığının önemli bir parçası olduğu yapılan araştırmalar sayesinde defalarca kanıtlanmıştır. 2012 yılında yapılan bir araştırma, yetişkinlerin yaklaşık üçte birinin gecede 6 saatten az uyuduğunu ortaya çıkarsa da konunun uzmanları yetişkinlerin her gün 7 ile 9 saat uyumasını tavsiye ediyor. Daha iyi bir uyku için:
- Yatakta televizyon izlemeyin,
- Telefonunuzu, tabletinizi veya bilgisayarınızı yatakta kullanmayın,
- Uyuyamıyorsanız yatağınızda sağa sola dönmeyin, başka bir odaya gitmeyin,
- Yatmadan önce kafein, büyük öğünler ve nikotinden kaçının,
- Odanızı karanlık ve serin tutun.
4- Meditasyon ve farkındalık pratiği yapın
Meditasyonun ana amacı, tüm düşünceleri yargılamadan fark etmek ve şimdiki anın farkındalığına varmaktır. Bu, tüm düşünce ve duyguları dikkatli bir şekilde tolere etme yeteneğinizi artırarak bir sakinlik ve memnuniyet duygusuna yol açabilir. Meditasyonun stresi ve kaygıyı azalttığı bilinir. John Hopkins'in araştırması, günlük 30 dakikalık meditasyonun bazı kaygı semptomlarını hafifletebileceğini ve bir antidepresan görevi görebileceğini öne sürüyor.
5- Dengeli beslenin
Düşük kan şekeri seviyeleri, dehidrasyon veya işlenmiş gıdalardaki yapay tatlandırıcılar, yapay renklendiriciler ve koruyucular gibi kimyasallar bazı insanlarda ruh hali değişikliklerine neden olabilir. Yüksek şekerli bir diyet de mizacı etkileyebilir. Kaygınız yemek yedikten sonra kötüleşiyorsa, yeme alışkanlıklarınızı kontrol edin. Bol su tüketin, işlenmiş gıdaları ortadan kaldırın ve karmaşık karbonhidratlar, meyveler ve sebzeler ve yağsız proteinler açısından zengin, dengeli bir diyet yapın.
6- Aromaterapiyi deneyin
Aromaterapi, binlerce yıldır kullanılan bütünsel bir şifa tedavisidir. Uygulama, zihin, beden ve ruhun sağlığını ve esenliğini geliştirmek için doğal bitki özleri ve uçucu yağlar kullanır. Amacı hem fiziksel hem de duygusal sağlığı iyileştirmektir. Doğal bitki özlerinden elde edilen uçucu yağlar doğrudan solunabilir veya ılık bir banyoya veya difüzöre eklenebilir.
Kaygıyı hafiflettiğine inanılan bazı uçucu yağlar şunlardır:
- Bergamot
- Lavanta
- Adaçayı
- Greyfurt
- Ylang ylang
Konu ile ilgili daha fazla bir şeyler okumak istiyorsanız şu içeriğimize göz atabilirsiniz: Anksiyete için doğal çözümler
YORUMLAR