Sabah rutini, son zamanlarda özellikle genç YouTuber’lar arasında oldukça popüler bir tema. Güne başladığımız ilk saatlerde neler yaptığımız, yataktan nasıl kalktığımız, kendimizi güne nasıl hazırladığımız tamamen bize özgü, hatta biraz da mahrem bir hikâye. Bu yüzden insanlar birbirleriyle sabah rutinlerini paylaşmak ve başkalarının sabahları nasıl geçirdiğini görmek için bu kadar hevesli olmalı!
İyi bir sabah rutini gerçekten de çok fazla şeyi değiştirebilir. Güne sıkıntıyla başlamak, ilk dakikaları yapılması gereken işlere koşturarak geçirmek hem fiziksel hem de psikolojik sağlığımızı önemli ölçüde olumsuz etkiliyor. Alarmı defalarca erteledikten sonra yataktan hızlıca kalkıp on dakika içinde koşturarak evden çıkmak, çok sevdiğiniz birine koşmuyorsanız, güne başlamak için en iyi senaryo olmayabilir.
Sabahlar strese daha müsait
Stres hormonu olarak da bilinen kortizol, vücudu uykudan uyandırmak için sabah saatlerinde normalden biraz daha fazla salgılanır. Bunu tolere edemediğimizde ‘sabah huysuzluğumuz’ ile çevremize öğlen saatlerine kadar dehşet saçabiliriz! Sabahları yüksek olan kortizol hormonu, bizi strese çok müsait bir hale getirir, bu yüzden stresle baş etmek için herhangi bir şey yapmıyorsak buna bir an evvel başlamalı, hatta mümkünse stresle mücadelemize sabah rutinlerimizle başlamalıyız.
Sabah rutini nasıl düzenlenir?
Herkes için ideal sabah rutini diye bir şey yoktur. Ancak sizin için ideal sabah rutininizi oluşturmanız için öncelikle kendi ihtiyaçlarınızı belirlemeniz gerekir. İhtiyaçlarınızı belirledikten sonra, gündelik olarak yapmanız gereken şeyleri listelemek gerekecek. Yoksa hepimiz bazen bütün sabahı saatlerce yataktan çıkmadan geçirmek isteriz ancak gerçekler metrobüs durakları...
Yeterince uyuduğunuzdan emin olun
Doğru uyku kavramı uykunun psikolojimizi etkilediğini tartışmaya başladığımızdan beri oradan oraya çekiştirilip duruyor. Kimileri 3-4 saatten fazla uyumanın saçmalık olduğunu söylerken, kimileri 8 saat uykuda ısrarcı. Bunu en iyi bilebilecek olan sizsiniz ve ideal uyku sürenizi deneme yanılma yöntemi ile bulabilirsiniz. Belki de zaten biliyorsunuzdur: ‘Dün gece az uyudum’ diye yakınmamanız için en az kaç saat uyumuş olmanız gerekiyor? Uyku kalitesi için kaç saat uyuduğunuz kadar nerede, hangi koşullarda, hatta ne tür pijamalarla uyuduğunuz bile önemli, unutmayın. Kaliteli uyuyun.
Gündüz rutininize geceden kıyak yapın
‘Çantanı hazırla öyle yat’ diyen annelerin sesi hala kulağımızda belki. Ama derli toplu bir ortamda olmak ve sabah mutlaka yapmanız gerekecek bir işi geceden halledip öyle yapmak, geceniz için küçük fakat sabah rutininiz için büyük bir adım olacaktır. Tasarruf ettiğiniz her beş dakika, bir araya geldiğinde ışıl ışıl bir sabah rutinine yer açmanıza yardımcı olabilir.
Sabah dansınızı kendiniz uydurun
Tüm vücudumuzdaki kasların üzerini kaplayan fasya tabakası, örümcek ağına benzer bir yapıdadır ve her gece biraz daha yoğunlaşır. Bu yüzden sabahları uyandığımızda vücudumuzu esnetme, kolumuzu bacağımızı oraya buraya uzatma ihtiyacı duyarız. Bağ dokular, kaslar ve eklemler hareket ettikçe, kan dolaşımımız da hızlanır, bütün gece minimum hareketle dinlenmiş olan beden canlanır. Sabah rutininize 10-15 dakikalık bir esneme ve egzersiz zamanı eklemeniz bile yeterli olacaktır. Bunun için size ilham verecek videolar izleyebilir, fitness koçunuzdan ya da yoga eğitmeninizden tüyolar alabilir ya da sadece kimseye söylemediğiniz halde çok sevdiğiniz o pop şarkısını açıp biraz dans edebilirsiniz. Kısa hareketlerinizi yaparken nefesinizi dinleyin, vücudunuzun nelere ihtiyaç duyduğunu gözlemleyin ve onu canlandırın. Alarmı kapattığınızda yataktan çıktığınızdan emin olun ve yataktan çıktığınızda, hareket edin. Vapura koşmak sayılmaz!
Durmayı deneyin... Durun!
Hani dans ediyorduk? Edeceğiz tabii! Ama sabahları hareket etmek kadar, durmak da önemli. Burada püf noktası, gün içinde yapmaya fırsat bulamayabileceğiniz türde bir durma ve hareket etme halini yakalayabilmek. Bunun sırrı da farkındalıktan geçiyor. Farkındalıkla hareket etmek gibi, o anın farkında olarak sadece durmak da sağlığımız için çok kıymetli bir pratik. Farkındalıkla nefes alıp vererek birkaç dakika boyunca rahat bir pozisyonda oturduğunuzda merkezi sinir sisteminiz rahatlar, vücudunuzdaki gereksiz gerginlikler azalır, iç organlara kan akışı hızlanır, hormon seviyeleriniz normale yaklaşır ve tüm bu fizyolojik etkilerin yanı sıra, sakinleşirsiniz. Bu tür bir sakinliği her sabah pratik etmek, gün içerisinde konsantrasyonunuzu ve motivasyonunuzu inanılmaz arttıracaktır. Sadece bir hafta boyunca her sabah deneyin, herhangi bir fark göremezseniz gelin beni bulun!
Kahvaltı günün en seksi öğünüdür
Kahvaltı etmeyi sevmiyor olabilirsiniz. Kahvaltı etmeden yaşamanın kâbus olacağını düşünüyor da olabilirsiniz. Her şekilde, sabahları kan şekeri dengemizin biraz ilgiye ihtiyacı olduğu gerçeği ortada. Kahvaltıyı sabahın merkezi haline getirmek zorunda değilsiniz ancak yine de vücudunuza ‘hadi artık uyandık!’ mesajıyla birlikte öğle yemeğine kadar biraz enerji verecek bazı gıdalar almak çok iyi bir fikirdir. Taze sıkılmış meyve suyu, kuruyemiş ve meyve, kahvaltıyı aceleye getirenler için ideal. Ancak biraz daha zaman ayırmayı ve bir fincan sıcak içecekle güzel bir kahvaltı keyfi yapmayı seviyorsanız, sabah rutininizin 15 dakikası iyi bir kahvaltı seremonisini hak ediyor demektir. Yumurtanızı pişirin, peynir ve zeytininizi ve sevdiğiniz diğer tüm kahvaltılıkların gücünü bir araya getirin ve günün en eğlenceli öğününü rutininize dâhil edin. Yemek yemek, aynı zamanda sinir sistemine ‘güvendeyiz’ mesajı verir ve otomatik olarak stres hormonu seviyelerini düşürür. Sabahleyin bir yerlere koşturmak yerine güzel yiyeceklerin tadını çıkarmak için zaman ayırmak bu yüzden ekstra önemli.
YORUMLAR