Genellikle solunum yolu enfeksiyonuna neden olan virüs ve bakteri kaynaklı enfeksiyonlar kış aylarında artış gösteriyor. Soğuk ve yağışlı havalar açık hava yerine kapalı ortamlarda geçirilen zaman artıyor,bu da solunum yoluyla bulaşan enfeksiyonların yaygınlaşmasına yol açıyor. Medical Park Bahçelievler Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Sinem Karaca Atakan, genel olarak solunum yolu enfeksiyonları olarak tanımlanan bu hastalıkları çocukların yılda birkaç defa geçirmesinin normal karşılandığını söyledi. Hastalıklardan korunarak vücut direncini artırmak için kişisel hijyenin, iyi beslenmenin ve spor yapmanın da önemli faktörler olduğunu anlatan Dr. Sinem Karaca Atakan, çocuklarda en sık rastlanan enfeksiyon hastalıkları ve tedavi yöntemleri ile ilgili şu bilgileri verdi:
Soğuk algınlığı çocukta astımı tetikliyor
Soğuk algınlığı: Tüm yaş gruplarında en sık görülen virüslerin neden olduğu bir hastalıktır. İnsandan insana bulaşması kolay olduğundan kreş ve okul çocuklarında yaygın olarak görülür. Halsizlik, burun akıntısı, hapşırık ve öksürük ile başlar. Ateş genellikle çok yükselmez. Astım, sinüzit gibi kronik hastalığı olan çocuklarda bu hastalıkların aktifleşmesine neden olabilir. Tedavi semptomatik olmalıdır, istirahat önemlidir. Ateş düşürücüler ve burun tıkanıklığı için serum fizyolojikli damlalar yeterlidir. Eklenen bakteriyel hastalık yoksa ve doktoru önerisi olmadan antibiyotik kullanılmamalıdır.
Grip virüsü eşyalarda uzun süre canlı kalabiliyor
Grip: İnfluenza virüsun neden olduğu, küçük çocuklarda ve yaşlılarda ağır seyreden, sistemik semptomlar yapan bir hastalıktır. Toplu alanlarda kolayca yayılır. Eylül-Ekim aylarında yapılan aşıyla korunma sağlanabilir. Halsizlik, iştahsızlık, ateş, eklem ve kas ağrıları, baş ağrısı gibi belirtilerle başlar. Boğaz ağrısı, burun akıntısı, gözlerde yanma ve öksürük ilerleyen günlerde eklenir. Özellikle çocuklarda karın ağrısı ve ishal ile birlikte olabilir. Tedavisi soğuk algınlığı gibi semptomatiktir, antibiyotik kullanılmaz, dinlenmek esastır, bulaştırıcılığı da azaltacağından salgınlar açısından da önleyicidir. Virüs eşyaların yüzeylerinde de uzun süre canlı kalabildiğinden temizlik ve hijyen korunma da önemlidir.
Faranjite karşı aşırı sıcak- soğuktan uzak durun
Farenjit: ‘Farinks’ denilen ağız ile soluk borusu arasındaki bölgenin iltihabıdır, genellikle virüsler etkendir. Boğazda ağrı-yanma, yutma güçlüğü, öksürük ve ateş gibi belirtiler ile başlar, boyundaki lenf bezlerinde şişme olabilir. Genellikle virüsler nedeniyle oluştuğu için semptomatik tedavi yeterli olur, aşırı sıcak ya da soğuk yiyeceklerden uzak durmak gerekir. Doktor tarafından bakteriyel etken düşünülüyorsa antibiyotik başlanabilir.
Yutma zorluğu varsa tonsillit’e dikkat!
Tonsillit: Bademcik diye bilinen, boğazdaki tonsil denilen lenf bezlerinin iltihabıdır. Viral ya da bakteriyel kaynaklı olabilir. Boğazda şişlik-ağrı ve yutma zorluğu şiddetlidir. Bakteriyel kaynaklı olma ihtimali nedeniyle doktor kontrolü gereklidir. Halka arasında “beta mikrobu” diye bilinen A grubu beta hemolitik streptokok bakterisi nedeniyle oluşan tonsillit sonrasında ortaya çıkabilen akut romatizmalateş tablosu kalp ve eklemleri tutan ciddi bir hastalıktır ve antibiyotik tedavisi ile engellenebilir.
Krup 3 yaşa kadar korkutuyor
Krup: 6 ay ila 3 yaş arasındaki çocuklarda bahar ve kış aylarında sık görülen, salgınlar oluşturabilen ve şiddetli bir tablo ile seyrettiğinden korkutucu olabilen bir hastalıktır. Etkeni parainfluenza virüstür. Üst solunum yollarında iltihabi reaksiyon ve ses tellerinde ödem nedeniyle solunum sıkıntısı ve “havlar tarzda” öksürük kliniği ile ortaya çıkar. Öksürük özellikle geceleri şiddetlenir. Ailenin ve çocuğun sakin olması önemlidir, temiz hava ve soğuk buhar rahatlama sağlayabilir.
Orta kulak iltihabının belirtisi akıntı
Otit: Orta kulağın iltihabi hastalığıdır. Üst solunum yolu hastalıkları ve alerjik hastalıklarla birlikteliği sık görülür. Kulak ağrısı ateş ve akıntı şikayetleriyle ortaya çıkar. Yakın takiple antibiyotik kullanmadan geçirilebilir ancak genellikle antibiyotik tedavisi uygulanır. Biriken iltihabı boşaltmak gerekebilir.
Enfeksiyon tedavi edilmezse tek çare cerrahi
Sinüzit: Yüz kemikleri arasındaki sinüs denilen boşlukların iltihaplanmasıdır. Genellikle solunum yolu enfeksiyonlarına eşlik eder. Baş ağrısı, burun tıkanıklığı, geniz akıntısı ile kendini gösterir, solunum yolu enfeksiyonu 10 günden daha fazla sürüyorsa sinüzit olasığı ortaya çıkar. Yeterli tedavi edilmediğinde ya da yapısal anomali varlığında kronikleşebilir. Görüntüleme yöntemleri ile tanı konulabilir. Enfeksiyonun tam olarak tedavi edilmesi önemlidir, gerekirse cerrahi yöntemlere başvurulabilir.
Pnömoni yaşamı tehdit ediyor
Pnömoni: Zatürre olarak bilinen akciğerlerdeki hava keselerinin iltihaplanmasıdır. Hayatı tehdit edici bir enfeksiyondur. Çeşitli etkenlerle oluşabilir. Solunum sıkıntısına sebep olur. Halsizlik, ateş, şiddetli öksürük, bulantı-kusma, karın ağrısı belirtileri ile başlar, ilerledikçe çocuk hızlı soluk alıp verme şekline dönüşür. Mutlaka doktora başvurmak gerekir. Etkene göre uygun tedavi ve destek tedavisi uygulanır.
Sigara dumanı bronşiti tekrarlatıyor
Bronşit: Bronş adı verilen hava yollarının iltihaplanmasıdır. Tedavi edilmezse pnömoni gelişebilir. Genelde viral etkenlerle oluşur. Üst solunum yolu enfeksiyonlarından sonra ortaya çıkması olasığı yüksektir. Burun akıntısı, öksürük, hafif ateş ile seyreder. Doktor tarafından tanı konulup tedavi edilmesi gereklidir. Sigara dumanı şikayetleri ve tekrarlama riskini artırır.
YORUMLAR