Çocuklarda sık görülen rahatsızlıklardan biri olan karın ağrılarının çoğu önemli olmayan sağlık sorunlarına bağlıdır. Ancak uzun süren ve tekrarlayan ağrılar araştırma ve tedavi gerektiren hastalıkların habercisi olabilir.
Çocuğun karnı neden ağrır?
Liv Hospital Çocuk Gastroentereloji ve Beslenme Uzmanı Prof. Dr. Ender Pehlivanoğlu, çocuklarda görülen karın ağrılarının nedenlerini anlattı.
Karın ağrısı önemli bir hastalığın işareti olabilir mi?
Karın ağrısı sadece bebeklik döneminde değil, tüm çocuklarda ve gençlikte dahi bireyin ve ailesinin yaşam konforunu bozan en önemli sağlık sorunlarından biridir. Ağrılı çocuk yerinde duramazken anne-babası da bu durumun ne kadar önemli bir hastalığın belirtisi olduğunu kestiremediği için acı ve endişe içinde kalır. Karın ağrısı bazen önemsiz bazen ise ölümcül bir sağlık sorununa işaret edebilir. Göğüs kafesinin altından başlayıp kasıklara kadar uzanan bölge olan karın içinde ağrıya neden olabilecek birçok organ vardır. Çocuklarda karın ağrısının nedenleri yaşa göre farklılık gösterir. Ağrısını ifade edemeyecek kadar küçük çocukları bu bakımdan daha dikkatli incelemek gereklidir.
Stres karın ağrısına sebep olabilir mi?
Bebeklikten oyun çocukluğu ve okul çağına geçildikçe karın ağrısının nedenleri ve önemi değişir. Okul ve arkadaş sorunları stres yaratarak çocuklarda ağrıyı başlatır. Birçok ailede bu durum okul korkusu olarak bilinse de, altta yatan ve belki de çok önemli olabilecek sorunların göz ardı edilmemesinde yarar vardır. Karın ağrısının özellikle hafta içi ve sabah saatlerinde başlaması psikolojik nedenleri düşündürmelidir. Kahvaltı yapmamak için ağrı mazeretine sığınmak da bu çocuklarda sık görülen bir durumdur.
Ne tür sorunlar karın ağrısı yapar?
Büyük çocuklar ve ergenler, karın ağrısının nedenlerini ve ağrının yerini, küçük çocuklara göre çok daha iyi anlatabilirler. Mide ve yemek borusunun alt ucundaki hastalıklar, göğüs kemiğinin alt ucu ve karın bölgesinin üst kısmında yerleşik ağrı ile belirti verir. Reflü, ülser ve gastrit gibi durumlarda, ağızda koku, ağza acı su gelmesi, bulantı, kusma ve iştah azalması diğer bulgu ve yakınmalardır.
Ağrının ani başlayarak uzaması ve özellikle karnın sağ alt kısmında devamlı ve kıvrandırıcı olarak bulunması, sağ kasık bölgesinin üzerine bastırıldığında acının artması, apandisit hastalığını destekler. Bu durum “acil” olarak tedavi edilmediği takdirde yaşam tehlikeye girer.
Yanlış beslenme alışkanlıkları, çevresel faktörler, stres ve helikobakter pilori gibi mikroplara bağlı olarak gastrit ve ülser gibi sağlık sorunları bebeklik döneminden itibaren hemen her yaşta çocukta görülür. Karın ağrısı ilk ve en önemli belirti olarak ortaya çıkarak çocuğun yaşam konforunu etkiler.
Ne zaman doktora başvurmak gerekir?
Çocukta karın ağrısı ilk fark edildiği zaman periyodik olarak ateşi ölçülmeli, ağır besinlerden kaçınıp sıvı ve hafif besinler verilmelidir. Buna rağmen çocukta 1 saatten uzun süren veya gece uykudan uyandıracak derecede şiddetli karın ağrısı, sarı veya yeşil renkte kusma, dışkılama bozukluğu veya dışkıda kan görülmesi, ağızda acı veya ekşi bir tat, idrar yaparken ağrı ya da idrarda renk değişikliği, kilo kaybı, kasıkta ya da idrar torbasında şişlik ve ağrı, yorgunluk hissi, soluk alıp verirken zorlanma gibi belirtiler gözlemleniyorsa zaman kaybetmeden doktora başvurulması gereklidir.
Çocuklarda her karın ağrısı apandisit değildir!
Anadolu Sağlık Merkezi Çocuk Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Nadir Tosyalı, apandisit sanılan karın ağrıları hakkında bilgiler veriyor.
Çocuklarda karın ağrısı problemiyle sık karşılaşılıyor. Karın ağrısı sorunu yaşayan çocuklarda akla ilk gelen problem ise apandisit oluyor. Karın ağrısı çok önemli bir belirti, ancak her karın ağrısı apandisite bağlı ya da cerrahi tedavi gerektiren bir durumun habercisi değil. Karın ağrısı, bulantı, kusma ve iştahsızlık belirtileri gösteren çocukların ancak yüzde 5’inde cerrahi tedaviye gerek duyuluyor.
Göbek çevresinde başlayan, genellikle 6-8 saat sonra sağ alt kasığa yerleşen ağrı ile ağrı başladıktan sonra görülen kusma, iştahsızlık ve halsizlik, apandisite işaret ediyor. Apandisit, toplum genelinde yüzde 7 oranında görülürken, karşılaşılan tüm hastaların yüzde 1’ini 0-15 yaş arası çocuklar oluşturuyor.
Çocuklarda karın ağrılarının önemsenmesi ve apandisitin ağır tablolara neden olmadan kontrol alınması gerekiyor. Çocuğunda apandisitten şüphelenen anne ve babaların, çocuklarının karın ağrısını geçirmek için evde ağrı kesici vermemesi, soğutma ya da sıcak uygulaması yapmaması ve karın ağrısını baskılamadan çocuğu hastaneye getirmesi gerekiyor. Karın ağrısı farklı yöntemlerle baskılanmaya çalışılarak zaman kaybedildiğinde apandisit patlıyor ve içinde biriken çok sayıda mikroorganizma kanı zehirlemeye başlıyor.
Apandisit şüphesinde çocuğun öyküsünün iyi alınması gerekiyor. Öykünün ardından klinik bulgular tanımlanıyor ve iyi bir fizik muayene ile çok önemli ipuçları elde ediliyor. Apandisit tanısı konduktan sonra, gelişen teknoloji ve etkin antibiyotikler sayesinde uygun ameliyat şartları sağlanana kadar hasta hazırlanıyor. Kusması ve enfeksiyonu olan hastayı hemen ameliyata almaktansa, damar yolunu açarak vücudun gereksinim duyduğu sıvı ve elektroliti yerine koyup, uygun ağrı kesici ve antibiyotiklerle daha güvenilir şartlarda ameliyata alınıyor. Ameliyattan sonra hasta genel olarak 12 saat sonra yemek yiyebiliyor, 24 saat sonra da taburcu ediliyor.
Apandisit ağrısı hangi ağrılarla karıştırılıyor?
Çocuklarda karın ağrısı; solunum sistemi hastalığı, idrar yolları sorunu, kan hastalığı ya da merkezi sinir sistemine ait bir durumla ilgili olabilir. Bu nedenle karın ağrısı şikayeti ile gelen çocukların mutlaka çok geniş bir yelpazede değerlendirilmesi gerekiyor. İşte apandisit ağrısının karıştırıldığı diğer ağrılar:
- Bağırsak iltihabı
- Boğaz enfeksiyonu sonrası karın içinde beze oluşumu
- İdrar yolları enfeksiyonu
- Karın zarı iltihabı
- Karın içi bağırsak örtüsünün dönmesi (torsiyon)
- İçi boş organ delinmesi
- Karın içi yangı veya iltihaplanma
- Kasık bölgesine ait olaylar, boğulmuş kasık fıtığı
- Yumurtalık kistlerinin kanaması, çatlaması
- Karın içerisinde kalmış testisin dönmesi (torsiyon)
- İkinci kör bağırsak varlığı
- Diyabetin ilerlemiş klinik tablosu
- Akut romatizmal ateş
- Hemofili hastalarında karın içi kanamalar
- Sağ akciğerde zatürre
- Kabızlık
- Kawasaki hastalığı
- Crohn hastalığı
- Kanamalı üriner sistem hastalıkları (Hemolitik üremik sendrom)
- Ailevi Akdeniz ateşi
- Psikolojik nedenler
YORUMLAR