Tüm dünyada ve ülkemizde önemli bir sağlık sorunu olan mide hastalıkları özellikle bahar ve yaz aylarında çok daha fazla yaşanıyor. Mevsim geçişlerinde yaşanan nem farklılıkları ve güneş ışığının geliş açısındaki farklılıklar, vücutta bir takım hormonal dengesizliklerle kan akımında değişikliklere neden oluyor.
Yine bahar aylarında ortaya çıkan çeşitli alerjenler de bu etkileri artırıyor. Ayrıca çiğ sebze ve meyvelerin tüketiminin artması, kızartma tarzı yiyeceklerin daha fazla yenilmesi ve yemek saatlerinin ileriye kayması da mide şikayetlerini tetikliyor. Öyle ki var olan şikayetler artıyor, olmayanlarda ise mide sorunları başlıyor.
Mide hastalıklarının artışında her ne kadar mevsim geçişleri etkili olsa da genetik yatkınlık, stres ve yaş gibi durumlar da oluşumda büyük rol oynuyor. Aile Hastanesi Bahçelievler İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Ahmet Uslu, ilkbaharda artan mide sorunları ve alınması gereken önlemler hakkında bilgi veriyor.
Bozulan mide tabakası hastalıklara zemin hazırlıyor
Gastrit, ülser, reflü gibi hastalıklar en sık karşılaşılan sindirim sorunları arasında yer alıyor. Bu sorunların oluşmasına ise sindirim sistemini koruyan bariyer tabakanın bütünlüğünün bozulması neden oluyor.
Alerjenler, işlenmiş ürünlerin tüketilmesi ve kirli sular nedeniyle artan asit salgısı ve midede var olan helicobakteri pylori mikrobu, mide tabakasının bozulmasında büyük rol oynuyor. Koruyucu tabakanın altındaki doku, mide salgılarına karşı hassastır ve oluşan irritasyon bu tabakada bir iltihap meydana getiriyor.
Midedeki ve onikiparmak bağırsağındaki iltihap yüzeyel olduğunda gastrit, daha derin tabakalara indiğinde ise ülser olarak karşımıza çıkıyor. Yine benzer şekilde mide salgılarının yemek borusuna doğru geri kaçmasına bağlı olarak yemek borusu iltihaplanması meydana geliyor ve reflü oluşuyor.
Mide sorunlarına karşı alınacak özel önlemler
Bahar ayları ile birlikte artış gösteren şikayetleri önlemek ya da azaltmak için beslenme düzeninde bir takım kurallara özelikle dikkat etmek gerekiyor.
Kızartmalarla, asitli içeceklerden uzak durun
Kızartmalarla asitli içecekler, midedeki bariyer tabakayı doğrudan tahriş ediyor. Bu tahriş midenin asit salgısı bozulmasına, sonuç olarak da yemek borusu ,mide ve onikiparmak bağırsağının yüzeyinde tahriş oluşmasına neden oluyor.
Çok soğuk su, buzlu meyve suyu ve fazla miktarda dondurma tüketmeyin
Bu gıdaların tüketilmesi gerek yemek borusu gerekse midede spazma neden oluyor.
Çay, kahve ve kolalı içeçekleri içmeyin
Kafein ve tein içeren bu içecekler mide yapısı ve asit düzenini bozuyor. Bu içecekler fazla tüketildiğinde içeriğindeki tein yemek borusu ve mide arasındaki bölgenin gevşemesine ve mide asidinin geriye kaçısının kolaylaşmasına neden oluyor.
Sigara kullanmayın
Sigara içeriğindeki nikotin nedeniyle mide fonksiyonlarını bozuyor. Nikotin hem doğrudan mide duvarını tahriş edebiliyor, hem de mide sinirlerini uyararak asit salgısını artırabiliyor. Ayrıca bağırsak hareketlerini de etkiliyor.
Saat 20.00’den sonra yemek yemeyin
Geç saatlerde yemek yenildiği taktirde gece boyunca sindirim işlemi devam ediyor ve yatar pozisyonda mide içeriği daha kolay yemek borusuna kaçıyor. Midenin dinlenme periyodu olmadan çalışması hazımsızlık sorunları dışında kiloya da davetiye çıkarıyor.
Süt ve süt ürünleri tüketin: Süt ve süt ürünleri şişkinlik ve gaz şikayeti yaratmadığı sürece tüketilebilir. Ancak ülserli hastaların çok fazla bu ürünleri tüketmesi önerilmiyor. Çünkü başlangıçta mide asidini nötralize etmekle beraber sonrasında daha fazla asit salgılanmasına neden oluyor
Çiğ sebzelerden uzak durun
Özellikle kabuklu sebzeler mideye daha fazla dokunuyor. Ancak mide rahatsızlığı yaratmıyorsa, kişisel hassasiyetler ve gıda alerjisi söz konusu değilse tüketebilirsiniz.
Tahıllı ürünleri tercih edin
Bu tür ürünler içerdiği lif ve zengin k vitamini sayesinde mide ve bağırsak hareketlerini düzenliyor, tahrişi azaltıyor.
Aşırı miktarda kırmızı et tüketmeyin
Etin sindirilmesi için daha mide ve onikiparmak bağırsağı daha fazla asit salgılamak durumunda kalıyor. Bu durum da organların zarar görmesine neden oluyor.
Tuzu azaltın
Özellikle kronik mide şikayetleri olanlarda tuz, kanser gelişiminde bir risk teşkil ediyor.
Uyku düzenine dikkat edin
Uykusuzluk ve yorgunluk sırasında salgılanan stres hormonları nedeniyle mide ve bağırsak sistemi zarar görüyor.
Mide hastalıkları açısından risk taşıyanlar…
Ailesinde mide rahatsızlıkları ve mide kanseri bulunanlar, fazla kilolular, kan grubu A veya 0 olanlar, midesinde helikobakter pylori mikrobu bulunanlar, stres altındakiler, sigara içenler, başka hastalıkları nedeniyle ağrı kesici ve romatizma ilaçları kullananlar, fazla tuz ve et tüketenler, sebze ve meyveden fakir beslenenler mide hastalıkları açısından riskli grupta yer alıyor.
YORUMLAR