North Carolina Üniversitesi sosyoloji profesörlerinden Yang Claire Yang, yaptığı araştırma kapsamında arkadaşlık ilişkileri kuvvetli olan kişilerin daha sağlıklı oldukları sonucuna vardı. Bu kişiler, pozitif sosyal bağlara sahip olmayan insanlara kıyasla daha düşük kan basıncına, dar bel çevresine, düşük beden kitle endeksine ve inflamasyon seviyesine sahipler.
Yapılan araştırmaya göre sosyal izolasyon, 12-18 yaş arası gençlerde ve yaşlı kişilerde oldukça zararlı bulundu. Ergenlikteki gençlerde sosyal izolasyon, fiziksel hareketsizlik sonucu görülen iltihaplanma artışının benzeri ile ilişkilendirilirken, yaşlı insanlarda ise söz konusu hipertansiyon seviyesi olduğunda, sosyal izolasyonun diyabetten daha zararlı olabileceği görüldü.
Gençlikten genç erişkinliğe geçişte, sosyal ağlar sağlığı etkilemeye devam eder. Araştırma sonuçlarına göre, çocuk ergenlik yıllarında sosyal açıdan ne kadar iyi tamamlanıyorsa, genç erişkinliğe doğru gittikçe metabolik ve kardiyovasküler sistemleri de o kadar sağlıklı oluyor. İkincisi, ağın boyutu – kişinin sahip olduğu ilişki sayısı – sağlığı en çok genç erişkinlerde ve yaşlı kişilerde (50+) etkiliyor.
Orta yaşlarda önemli olan nicelik değil, nitelik
Araştırmalar, orta yaşlarda, sağlık üzerinde en büyük etkiye ilişki sayısının değil, ilişkinin kalitesinin sahip olduğunu söylüyor. Birçok orta yaşlı yetişkin, zaten hayatlarında maksimum sayıda insanla etkileşim halinde oluyorlar; iş yerindeki insanlar, yaşlanan ebeveynler, küçük çocuklar ve toplumdaki diğer insanlar, önemli birer stres kaynağı haline geliyorlar.
Bu araştırma, sosyal bağlar ve sağlık arasında kesin bir sebep-sonuç ilişkisi bulamadı ancak hem Yang hem de Harris, çalışmalardan alınması gereken dersin şu olduğundan eminler: Arkadaş edinmek ve güçlü sosyal bağları korumak, hayat boyu sürecek bir hedef haline getirilirse başarılı olur. Bir başka deyişle, gerçekten sağlıklı olmak istiyorsanız eğer, brokoli ile kahverengi pirinç kâsesini bitirdikten sonra, arkadaşınıza bir mesaj atın ve hafta sonu planlarını öğrenin.
YORUMLAR