Adet sancısı nedir?
Adet döneminde bazen kanamadan önce başlayan, kanamanın yoğun olduğu günlerde daha yoğun hissedilen, karında ve rahim bölgesinde kramplar şeklinde ortaya çıkan sancıya 'adet sancısı' adı verilir. Tıbbi adı “dismenore”dir
Adet sancısı sırasında hissedilen kramplara; mide bulantısı, ishal, baş dönmesi, tansiyon düşüklüğü, çarpıntı, bel ve sırt ağrısı, yorgunluk, grip vb. hisler eşlik edebilir. Özellikle migreni olan hastalarda baş ağrılarında artış olabilir. Yine bu dönemde; iş ve sosyal hayatı olumsuz etkileyebilecek sinirlilik, uykusuzluk ve konsantrasyon kaybı meydana gelebilir.
Yapılan araştırmalarda kadınların yaklaşık %50-60’ı adet döneminde az ya da çok ağrı duyduğunu ve bunların yaklaşık %25’i bu dönemde yaşam kalitelerinin olumsuz etkilendiğini, öğrenciler ise okul başarılarının düştüğünü ifade etmektedir. Özellikle okul çağında genç kızlarda adet sancısı daha yaygın olarak görülür.
Adet sancısı neden olur?
Adet döneminde, rahim içerisindeki kanamanın kontrollü bir şekilde atılması için rahim kasılır. Rahimde üretilen ve “prostoglandin” adı verilen kimyasallar bu kasılmalara yol açar. Rahim kasılmasına bağlı olarak rahme giden kan akımı ve dolayısıyla oksijen azalır, böylece ağrı hissedilir. Bu rahim kasılmaları, adet gören her kadında olur ancak bazı kadınlar bu kasılmaları ağrı şeklinde hissederler. Bu farklılık kişinin ağrı algısı, sosyal düzeyi ve eğitiminin yanı sıra psikolojik ya da genetik faktörlerle de ilişkilidir.
Geçmeyen adet sancısı durumunda ne yapılmalı?
Adetlerin oluşmasıysa birlikte ağrılar herhangi bir organik nedene bağlı olmadan yaşanabilmektedir. Doğal bir süreç olarak kabul edilen ve “Primer Dismonere” denilen bu ağrılar 20-25 yaşlarına kadar azalarak devam edebilmektedir. 20-30 yaşlarında ortaya çıkan ve artarak devam eden “Sekonder Dismonere” denilen ağrılara ise;
- Miyom,
- Endometriosiz yani rahim içini döşeyen ve her ay adetle birlikte dökülen tabakanın karın içinde başka yerlere yerleşmesi,
- Yumurtalık kisti,
- Polip,
- Genital enfeksiyonlar,
- Servikal darlık,
- Rahim içi yapışıklık,
- Bası yapan tümörler nedeniyle oluşabilmektedir.
Ağrının gerçek nedenini ortaya koymak için jinekolojik muayenenin yanı sıra ultrasonografi, smear testi gibi tetkiklerle ağrının özellikleri incelenmelidir. Ağrının nedeninin belirlenemediği durumlarda laparoskopik yöntemlerle karın içinde ağrıya neden olabilecek rahatsızlıkların varlığı sorgulanmalıdır.
Eğer herhangi bir fiziksel neden olmamasına rağmen şiddetli adet sancıları devam ediyorsa, psikolojik danışmanlık almak faydalı olur. Birçok araştırma psikolojik nedenlerin de adet sancısı üzerinde oldukça fazla etkili olduğunu gösteriyor. Ruhsal ve cinsel sorunlar, eğitim yetersizliği, sosyo-ekonomik durumu iyi olmayan kadınlarda ağrılı adet daha sık görülmektedir. Ailesinde adet ağrısı öyküsü olanlarda genetik faktörler dışında; koşullandırma yönü ile adet ağrılarının daha yaygın olduğunu gösteren çalışmalar bulunmaktadır. Bu da adet ağrılarının psikolojik kökeni hakkında bilgi vermektedir.
Adet sancıları doğum yaptıktan sonra geçer mi?
Bir kısım kadında gebelikte ve emzirme sırasında değişen hormon profili nedeniyle, adet sancıları gebelikten hemen sonraki dönemde azalma gösterebilir. Gebelik ve çocuk sayısı arttıkça, adet sancılarının azalma olasılığı artar. Ancak, endometriozise (çikolata kisti) bağlı adet ağrıları olan hanımlarda, bir süre sonra adet ağrıları yine eski düzeyine çıkabilir. Bu durumda, endometriozis hastalığının tanısı için laparoskopik muayeneye ihtiyaç duyulabilir.
Evlenince adet sancısı azalır mı?
İlerleyen yaşla birlikte sancı şiddeti ve sıklığı azalmaktadır fakat evlenince adet sancısının azalacağı yanlış bir bilgidir.
Adet sancısına iyi gelen şeyler
Ağrının sebebi genellikle rahim bölgesine yeterince oksijen gitmemesi olduğundan, bölgedeki kan dolaşımını hızlandıracak her şey adet sancısına iyi gelecektir.
Sıcak uygulama: Alt karına koyulan sıcak su torbaları ve sıcak kompres uygulama, rahmin kan dolaşımının hızlanmasına yol açarak ağrıyı azaltmaktadır. Ilık duş almak, ayaklarını sıcak su içinde bekletmek de faydalı olacaktır. Yaklaşık 40 derece ısı önerilir ve ihtiyaç duyulan sıklıkta uygulanabilir.
Gevşeme egzersizleri: Sıcak bir yatakta uzanıp derin nefesler alarak tüm vücudunuzu gevşetmeye çalışın. Ayak uçlarından başlayarak sırayla bacaklarınızı, kalçanızı, karnınızı, göğsünüzü, kollarınızı, boynunuzu ve başınızı gevşetin. Bu sırada nefesinize odaklanın, yavaş ve derin nefesler alın. Rahimdeki kramplar nedeniyle tüm vücudunuzda oluşan gerginlikten kurtulduğunuzda sancınızı önemli ölçüde azaltabilirsiniz. Mümkünse bu şekilde dinlenmeye, hatta biraz uyumaya çalışın.
Beslenme önerileri: Henüz yeterli veri ve bilimsel çalışma olmamakla birlikte bazı vitamin ve bitkisel tedavilerin yararı olduğu iddia edilmiştir. B ve E vitaminleri ile magnezyum içeren ilaçlar önerilebilir. Bitkisel çayların kaslar üzerindeki gevşetici etkisi rahatlatıcı olabilir, bu nedenle alınmasında sakınca yoktur. Papatya çayı ve rezene çayının yararlı olduğunu gösteren sınırlı çalışmalar vardır. Kahve, çikolata, kola, çay gibi kafein içeren gıdaları azaltmak yararlı olur. Aynı şekilde, sigara da vücudunuza giren oksijen miktarını azalttığından, sigara içmeyen kadınlarda daha az adet sancısı görüldüğü biliniyor.
Düzenli egzersizler: Spor ve egzersiz düzenli yapılmalıdır. Yürüyüş, bisiklet, yüzme gibi hafif spor ve egzersizler endorfin salgılamasını artırarak adet ağrısını azaltabilir. Sporcularda adet ağrılarına daha az rastlanır.
YORUMLAR