X

Oscar Wilde “Sadık Arkadaş” adlı hikâyesinde zengin bir değirmencinin en yakın arkadaşı talihsiz bahçıvan Hans’ı anlatır. Zavallı bahçıvan, değirmencinin kölesiydi aslında. Değirmenci “rica” ile durmadan bir şeyler talep eder, “hayır” cevabını da kabul etmez. Eh, sonuçta Hans da “hayır” diyebilen biri değildir. Her şeyini değirmenciye verir, tüm hizmetlerini de görmektedir. Değirmencinin karısı ve çocuklarının da isteyecek bir şeyleri hep olur. Ama fırtınalı bir havada gene değirmenci için koştururken Hans’ın başına bir sürü kaza gelir. Ve ölür. Kıssadan hisse: “Hayır” diyememek öldürmese de süründürür.





Doktorunuza, sevgilinize, eşinize, patronunuza ve başkalarına “hayır” demekte zorlanıyormusunuz? Yalnız değilsiniz. Bu bir sorun; hemde en yaygınlarından biri. Neyse ki uzmanlar gerektiğinde kimlere, neden, ne zaman ve nasıl “hayır” demeniz gerektiği konusunda çalışıyor. Amaç, istenmeyen bir şeyi kendinize zarar vermeden reddedebilmek; ne kelime, bu sayede daha sağlıklı bir psikoloji ve daha başarılı bir hayatın yolunu açmak. Zira “Hayır” sözcüğü hayatımızı kendimizin şekillendiğini, var olduğumuzu hissettirebilir. Newsweek Dergisi’nin “Bir Tek Kelime Hayatınızı Kurtarabilir” başlıklı dosyası ve İngiliz Psychologies dergisinin “Nasıl Hayır Derim?” başlıklı araştırmasının kısa süre önce aynı günlerde yayımlanması bir işaretse, bu küresel birmesele.





İstemediğimiz şeyleri yapmak için “evet” derken baskı altında hissederiz. İngiliz psikoterapist Emma Baskerville’e göre bunun başlıca nedeni, yetişme şeklimiz. Kalbimiz “hayır” derken ağızdan “evet” çıktığında, hakkı yenmiş, anlaşılmamış ve şaşkın hissederiz. “Sadece istemediğiniz bir şey kabul ettiğinizden değil, diğer insanların böylece sizden faydalandıklarını görememeleri ve halinizi anlayamamaları da can sıkıcı” diyor Baskerville.







İki nedeni var



Psikiyatr Dr. Alp Karaosmanoğlu “hayır” diyememenin ilk nedeni olarak, karşı tarafın vereceği karşılıktan korkuyu gösteriyor. İkinci nedense “bencil olma fobisi” diyebileceğimiz bir düşünce eğilimiyle alakalı. Bu sorunun seyri, insanın nelere karşı hassasiyetleri olduğuna göre de değişiyor. Örneğin, boyun eğmeye meyilli biri patronuna hayır diyemezken eşine ve çocuklarına aşırı buyurgan olabilir. Aşırı fedakâr biri, patronuna karşı belki kendini iyi koruyabilirken aciz olduğunu düşündüklerine hayır diyemeyebilir. Emretmek yerine ona ihtiyaç olduğunu söylerseniz canını verebilir.





“Hayır” diyemediklerimiz








Hayır demenin yolları


Psikoterapist Emma Baskerville









Füsun Saka - Alihan Mestci