Evimizi dekore ederken nelere dikkat etmeliyiz?
İç Mimar Okan Utkan, ev dekorasyonu yaparken dikkat edilmesi gerekenleri anlattı.
-
Mor Mimarlık Kurucu Ortağı İç Mimar Okan Utkan evlerimizi dekore ederken dikkat etmemiz gereken konulara dikkat çekti.
Evimiz aslında bizim yansımamızdır ve bizi yansıtmalıdır. Bu açıdan bakıldığında aslında evlerimizin de bir karakteri, bir duruşu olduğunu söyleyebiliriz. Örneğin evimiz; alçak gönüllü, mütevazı olabildiği gibi kibirli ve kendini beğenmiş de olabilir. Mekan içindeki eşyaların biçimsel özellikleri, hakim olan renk tonları, duvardaki resim, ortamdaki ışık gibi faktörlerin bir arada oluşturduğu ortama moral ortam, bunun bizim üzerimizde ya da ruh halimizdeki etkisine de moral etki deniliyor. İşte burada amaç, kişiliğimize, yaşam biçimimize, sosyo-kültürel yapımıza ve en önemlisi ihtiyaçlarımıza uygun ve moral ortamı yüksek mekanlar yaratmak. Peki, bunu nasıl yapacağız ve nelere dikkat edeceğiz? Moda akımlar nelerdir, bunları evimizde nasıl uygulayacağız?
1 / 6 -
Yaşadığımız çağda farklı, özgün olmak ve bunu evimiz üzerinde uygulayarak göstermek önemlidir. Bunu yaparken ülkede ve dünyada neler yapıldığına bakmak, trendleri ya da doğru tabirle genel eğilimleri incelemek de gerekir. Ancak burada bir denge oluşturmalıyız. Bunu yaparken bize moda diye sunulan gelir geçer akımların esiri olmadan şıklığı rüküşlüğe, özeni özentiye kurban etmeden hareket etmeliyiz. Modern bir yaklaşımla fonksiyonu önceleyen, yaşam biçimimize ve zamanın ruhuna uygun seçimler yapmalıyız.
2 / 6 -
Sadece güzel diye doğru ölçü olarak evimize ya da ergonomiye uygun olmayan bir koltuk seçmemeliyiz. Evlerimiz eskisi kadar büyük değil, hepimiz artık daha küçük salonlarda yaşıyor daha küçük yatak odalarına sığmaya çalışıyoruz. Burada fonksiyon öne çıkıyor. Yani ilk bakacağımız özellik işlevsellik olmalı. Seçimlerimizi bunu gözeterek yapalım, mekanın ölçü ve özelliklerini göz ardı etmeyelim. Mimaride moda değil akımlar olur, onlar da kısa dönemli değil uzun dönemde değişiklikler gösterir. Bu doğrultuda tercihlerimizin zamansız diye tabir edilebilecek daha minimalist tasarımlar yönünde olmasında fayda var. Ayrıca "Mekanın da ruhu vardır" derken burada bir olgunlaşma sürecine işaret etmek gerek, zira her güzel şeyde olduğu gibi mekan da gerçek kimliğine belirli bir yaşanmışlık ile kavuşur .
3 / 6 -
Renk seçiminde de sadece moda diye bizim iç dünyamızı olumsuz etkileyecek, eşyamıza ve evimize uygun olmayan bir renk tercih edilmemeli. Şu renk moda ya da demode diyerek renk skalasına ve kendimize haksızlık etmeyelim. Unutmayalım ki yeşil sadece yeşil, mavi sadece mavi değil. Bugün için elimizdeki imkanlar ile milyonlarca renk tonu bulmak ve sayısız kombinasyon yapmak mümkünken neden kendi rengimizi aramaktan vazgeçelim ki? Eğilimler bize fikir verebilir ancak evimizin 'biz' olduğunu unutmayalım.
4 / 6 -
Dekorasyonda dikkat etmemiz gereken unsurlar sadece biçim ve renk midir, tabii ki hayır! Aydınlatmayı da unutmamak gerekir. Aydınlatma kararı sadece güzel bir armatür seçimi ile sınırlı olmamalıdır. İçindeki ampulün özellikleri konusunda yapacağınız doğru seçim sadece mobilya ve objelerinizi görünür kılmakla kalmaz ruh halinizi doğrudan belirleyen bir atmosfer yaratır. Bu seçimleri yaparken sadece ampulün verdiği ışık şiddeti değil tonunun ve sıcaklığının derecesine dikkat etmek gerekiyor. Örneğin evimiz için 2500-3500 Kelvin arası, sıcak ışık diye tabir edilen tonlar tercih edilmelidir.
5 / 6 -
İçinde yaşadığımız mekanları dekore ederken kendimiz gibi davranmaya, fonksiyonu ve verimliliği göz ardı etmeden seçimlerimizi, formların, rengin ve ışığın kendi içindeki dengesine dikkat etmeliyiz. Eğer bu dengeyi kuramaz isek çabalarımız boşa çıkacak, kendimizi mekana ait hissedemediğimiz gibi ihtiyacımız olan iç huzuru da bulamayacağız. Sıcak, samimi ve içtenlikli mekanları başkaları gibi değil ancak kendimiz gibi davranarak yaratabiliriz. Sonuç olarak içimizdeki zenginliktir evimize yansıttığımız...
6 / 6
YORUMLAR