Kadir Has Üniversitesi Toplumsal Cinsiyet ve Kadın Çalışmaları Araştırma Merkezi tarafından bu yıl ikinci defa düzenlenen Türkiye'de Toplumsal Cinsiyet ve Kadın Algısı Araştırması'nın 2016 yılı sonuçları açıklandı.

26 ilde,1200 örneklemi kapsayan araştırmaya göre Türkiye'de kadının en önemli sorunu yüzde 77.8'lik oranla "şiddet." Araştırma sonuçlarında ayrıca kadının aleyhine olan birçok başlıkta, kadınların erkeklere oranla daha çok aleyhte görüşü benimsemeleri dikkat çekti. Sonuçlar, Kadir Has Üniversitesi Cibali Kampüsü'nde Kadir Has Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Aydın ve araştırmayı yapan ekip tarafından açıklandı.

Kadın erkek eşitsizliği, eğitimsizlik şiddeti izleyen sorunlar

Araştırma ekibinde yer alan Kadir Has Üniversitesi İletişim Fakültesi Halkla İlişkiler ve Tanıtım Bölüm Başkanı Prof. Dr. Banu Baybars Hawks, “Araştırmanın en dikkat çeken sonucu, Türkiye'de kadının en büyük sorununun şiddet olarak görülmesi. Bu, geçen yılki araştırmamızda da en büyük sorun olarak görülmüştü. Şiddetin ardından gelen sorunlar ise kadın-erkek eşitsizliği, eğitimsizlik gibi konular oldu” dedi.

Kadının adı iş hayatında hala yok

Araştırmanın kadınların çalışma hayatları ile ilgili soruları da kapsadığını dile getiren Prof. Dr. Banu Baybars Hawks, ''En dikkat çeken sorulardan biri de 'Şu an çalışıyor musunuz?' şeklinde olandı. Bu soruya kadınların yüzde 65'i çalışmadığı, yüzde 70'i hayatı boyunca hiç çalışmadığı cevabını verdi. ''Çalışmak ister miydiniz?' sorusuna verilen yanıt ise yüzde 72 gibi büyük bir oranla 'Hayır' oldu. Çalışmayan kadınlara 'Ne olsa çalışırdınız?' sorusunu sorduğumuzda ise birinci sırada baba, aile, eşten izin alma daha sonra yeterli eğitime sahip olma gibi cevaplar geldi'' diye konuştu.

Kadınların memnuniyeti eşlerinin elinde

Araştırma ekibinde yer alan bir diğer isim Kadir Has Üniversitesi İİSBF Psikoloji Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Aslı Çarkoğlu ise şunları söyledi: ''Örneklem grubumuza, genel hayat memnuniyeti ile çocuklardan, aileden, kayın aileden memnuniyetlerini sorduk. Bu soruya aldığımız yanıtlar, kadınlar ve erkekler arasında bazı farklar ortaya çıkardı. Kadınların genel olarak hayattan memnuniyetlerinin önemli belirleyicisi eşleri ile olan ilişkilerinin kalitesi ve onlardan duydukları memnuniyet. Erkeklerde ise eşlerle olan ilişki önemli bir yer almakla birlikte kayınpederleri ve erkek arkadaşları ile olan ilişkileri de önemli bir noktada. Buna baktığımızda kadınlar için aile ve eş fazlasıyla ön planda ve bu da kadınları daha kırılgan tutuyor. Çünkü orada bir problem olduğu zaman genel hayat memnuniyetinde de negatif etkiler görülüyor.''

İşyerinde tacizin cezası işten atılma diyenlerin oranı yüzde 72

Sözel ve fiziksel tacize karşı hem erkeklerin hem de kadınların tutumlarını incelediklerini söyleyen Çarkoğlu, ''Buradan çıkan sonuca baktığımızda kadınlar erkeklere oranla bu duruma sebep olanların işten atılmasını daha fazla destekliyor. Ama genel olarak bakıldığında yüzde 70'lere dayanan bir oran, bu kişilerin işten atılması gerektiği görüşünde birleşiyor. Ancak özellikle sözel taciz noktasında erkeklerin onayı kadınlara göre daha düşük seviyede kalıyor. Bu durum bir yerde, sözel tacizin kadınlar üzerinde ne kadar olumsuz bir etki oluşturduğunu daha fazla anlatmamız gerektiğini bizlere de gösteriyor'' ifadelerinde bulundu.

Kadınların eşitlikçi toplumsal cinsiyet rolleri algısı daha yüksek

Toplumsal cinsiyet rolleri algısı üzerine de sorular sorduklarını dile getiren Çarkoğlu, ''Buradan çıkan sonuca baktığımızdakadınların genel olarak erkeklere göre eşitlikçi toplumsal cinsiyet rolleri algıları daha yüksek görünüyor. Kadınlar bu ülkede erkeklerle eşit birer vatandaş olarak var olma konusunda daha sağlam algılara sahipler. Erkeklerde ise hala gidilmesi gereken ciddi bir yol olduğu gözüküyor'' diyerek sözlerini noktaladı.

"Politika erkeklerin işidir" fikrine katılımda artış

Araştırmanın siyasi sonuçlarından, kadınların siyasette temsili konusuna değinen Kadir Has Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Şule Toktaş, ''Araştırmaya dahil olan kişilere 'Politika erkeklerin işidir' cümlesine katılıp katılmadıklarını sorduk. Aldığımız yanıt geçen seneye göre hem kadınların hem erkeklerin, siyaseti daha çok erkeklerin işi olarak gördüğü kanısında bir artış olduğu yönündeydi. Hatta bu konuda kadınlardaki artışın erkeklere oranla daha fazla olduğunu gördük. Son bir yılda Türkiye siyasetinde değişen konulara ya da gündemi işgal eden konulara baktığımızda, ortada bir çatışma ortamı olduğunu, şiddet olaylarının yaşandığını, bombalamaların olduğunu ve güvenlik konusunda kaygı verici unsurların olduğunu görüyoruz. Bu ortamda keskinleşen görüşler bu soruya verilen cevaplardaki artışın sebebi olabilir'' dedi.