Kahve falından sanat çıktı!
İllüstratör Şengül Altınok, sanatçıların kahve fallarına baktı. İşte sanatçının şiir tadındaki çalışmaları...
-
Cemal Süreya'nın falından aşk çıktı!
Aşk şiirlerinin babası olarak kabul edilen Cemal Süreya, İkinci Yeni edebiyatının en önemli kuramcıları arasında yer alır. Cemal Süreya, "Üvercinka" adını verdiği sevgilisi için "Süreyya" soyismindeki "y" harfini feda etti. Usta yazar, Üvercika'nın telefon numarası almak için bir arkadaşıyla iddia girer ve iddanın sonucunda soyisminden bir harf eksilir. Cemal Süreya bu durumu şöyle açıklıyor: "O zaman çok güvenirdim belleğime. Telefon numaralarını falan kaydetmezdim. Belki de kaydetmediğim için kalırdı. Ona dedim ki eğer bu böyleyse, ismimden bir harf atarım dedim. Kaybedince, ismimde harf aradım, iki tane olandan birini atmak daha uygun geldi."
İşte Cemal Süreya'nın Üvercinka'sı...
Üvercinka
Böylece bir kere daha boynunlayız sayılı yerlerinden
En uzun boynun bu senin dayanmaya ya da umudu
kesmemeye
Laleli'den dünyaya doğru giden bir tramvaydayız
Birden nasıl oluyor sen yüreğimi elliyorsun
Ama nasıl oluyor sen yüreğimi eller ellemez
Sevişmek bir kere daha yürürlüğe giriyor
Bütün kara parçalarında
Afrika dahil
Aydınca düşünmeyi iyi biliyorsun eksik olma
Yatakta yatmayı bildiğin kadar
Sayın Tanrıya kalırsa seninle yatmak günah, daha neler
Boşunaymış gibi bunca uzaması saçlarının
Ben böyle canlı saç görmedim ömrümde
Her telinin içinde ayrı bir kalp çarpıyor
Bütün kara parçaları için
Afrika dahil
1 / 8 -
Edip Cansever'in falından umut çıktı!
Edip Cansever, İkinci Yeni edebiyatının "çok arayıp az bulan şairi" olarak tanımlanmıştır. Farklı türlerde ve üsluplarda şiir denemeleri olmuştur. "İkindi Üstü" adlı şiir kitabında topladığı şiirlerinde umut duygusu ağır basar.
İşte Edip Cansever'den bir umut...
Masa da masaymış ha
Adam yaşama sevinci içinde
Masaya anahtarlarını koydu
Bakır kaseye çiçekleri koydu
Sütünü yumurtasını koydu
Pencereden gelen ışığı koydu
Bisiklet sesini çıkrık sesini
Ekmeğin havanın yumuşaklığını koydu
Adam masaya
Aklında olup bitenleri koydu
Ne yapmak istiyordu hayatta
İşte onu koydu
Kimi seviyordu kimi sevmiyordu
Adam masaya onları da koydu
Üç kere üç dokuz ederdi
Adam koydu masaya dokuzu
Pencere yanındaydı gökyüzü yanında
Uzandı masaya sonsuzu koydu
Bir bira içmek istiyordu kaç gündür
Masaya biranın dökülüşünü koydu
Uykusunu koydu uyanıklığını koydu
Tokluğunu açlığını koydu.
Masa da masaymış ha
Bana mısın demedi bu kadar yüke
Bir iki sallandı durdu
Adam ha babam koyuyordu.
2 / 8 -
Orhan Veli'nin falından İstanbul çıktı!
Orhan Veli'nin şiirlerinde bir hikaye örgüsü hakimdir. Şiir ölçüsünü ve kafiyeyi gereksiz bulan şair, "şiir ihtilalcisi" olarak bilinir. Garip hareketinin kuramcısı ve kurucusu olan usta yazar dönemine damgasını vurmuş.
İşte bir Garip Orhan Veli'nin İstanbul'u...
İstanbul'u Dinliyorum
İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı
Önce hafiften bir rüzgar esiyor;
Yavaş yavaş sallanıyor
Yapraklar, ağaçlarda;
Uzaklarda, çok uzaklarda,
Sucuların hiç durmayan çıngırakları
İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı.
İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı;
Kuşlar geçiyor, derken;
Yükseklerden, sürü sürü, çığlık çığlık.
Ağlar çekiliyor dalyanlarda;
Bir kadının suya değiyor ayakları;
İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı.
3 / 8 -
Turgut Uyar'ın falında zamansız bir aşk çıktı!
Turgut Uyar, İkinci Yeni edebiyatının bilinen şairleri arasında yer alır. Usta yazar şiirin de- insanlar gibi bir "çıkmaz" içerisinde olduğunu tanımlamıştır. Hayal gücünü simgelerle ifade eden usta şair, şiirlerinde aşk, ölüm ve ayrılık temalarına yer vermiştir.
Turgut Uyar'dan Göğe Bakma Durağı...
Göğe Bakma Durağı
kimiz birden sevinebiliriz göğe bakalım
Şu kaçamak ışıklardan şu şeker kamışlarından
Bebe dişlerinden güneşlerden yaban otlarından
Durmadan harcadığım şu gözlerimi al kurtar
Şu aranıp duran korkak ellerimi tut
Bu evleri atla bu evleri de bunları da
Göğe bakalım
4 / 8 -
Mehmed Akif Ersoy'un falından kurtuluş çıktı!
Mehmed Akif Ersoy, "Milli Şair" ve "İstiklal Marşı Şairi" olarak bilinir. Sanatı, sosyal bir hizmek olarak kabul eden usta yazar, sanatın halka hitap etmesi gerektiğini düşünür.
5 / 8 -
Yahya Kemal Beyatlı'nın falında meçhule giden bir gemi çıktı!
Yahya Kemal Beyatlı'nın şiirlerinde, fransız sanatçıların etkileri hakimdir. Eserlerinde Çağdaş Batı şiirleriyle eski Türk şiirlerinin özelliklerini buluşmuştur.
İşte Yahya Kemal Beyatlı'nın meçhule giden gemisi...
Sessiz Gemi
Artık demir almak günü gelmişse zamandan,
Meçhule giden bir gemi kalkar bu limandan.
Hiç yolcusu yokmuş gibi sessizce alır yol;
Sallanmaz o kalkışta ne mendil ne de bir kol.
Rıhtımda kalanlar bu seyahatten elemli,
Günlerce siyah ufka bakar gözleri nemli.
Biçare gönüller! Ne giden son gemidir bu!
Hicranlı hayatın ne de son matemidir bu!
Dünyada sevilmiş ve seven nafile bekler;
Bilmez ki giden sevgililer dönmeyecekler.
Birçok gidenin her biri memnun ki yerinden,
Birçok seneler geçti; dönen yok seferinden.
6 / 8 -
Sappho'nun falından kısmetli bir aşk çıktı!
Sappho, eski Yunan edebiyatının en değerli lirik şairleri arasında yer alır. Şiirlerinde aşk ve ayrılık temasını işlemiştir.
İşte Sappho'nun aşkı...
Aphrodite'ye Yakarış
Ey tahtı ışıl ışıl ölümsüz aphrodite
Ulu zeusun düzenci kızı
Yalvarırım yüregimi acılarla dalgama!
Yardımıma gel gene,hani eskiden
Sesimi duyunca nasıl,çıkıp
Babanın sarayından kanat çırpan kuşların
Çektiği yaldızlı arabana biner;
Yeryüzüne inerdin bulutsuz mavilikten;
Ölümsüz dudağında o aydınlık gülüşle sorardın
"Gene nen var?" derdin."Nedir gene deli
gönlünü çelen?" Tılsımınla kimi baştan
baştan çıkarıp yollamam gerekiyor koynuna?
Söyle, Sappho,kim seni üzen?
Kaçıyorsa,kaçsın,bırak,
Yakında o senin ardına düşecek
7 / 8 -
Ömer Hayyam'ın falından bilim çıktı!
Ömer Hayyam, İran ve doğu edebiyatında ön plana çıkan bir şairdir. Rubai türünün kurucu olarak bilinir. Şiir dışında; matematik, fizik, astronomi ve tıp gibi alanlarla da ilgilendi.
İşte Ömer Hayyam'dan Zaman...
Zaman
Çayda akan su gibi , çölde esen yel gibi
İşte bir günü daha kayboldu ömrümün.
Ben ben oldukça iki günün gamını bir çekmem.
Biri geçip giden gün biri gelecek gün.
8 / 8
YORUMLAR