Nicole Kidman ve Julia Roberts bu filmle sinema tarihinde ilk kez karşı karşıya geliyor. İkisi de ABD’nin efsaneleri. Yönetmen Bill Ray de başta ikiliyi yan yana getirdiğine inanamamış. “Monitöre bakıp bir çerçevede olduklarına inanamadım ve ben de yönetmendim” diyor. Bu hafta vizyona giren Gizemli Gerçek, bir annenin adalet mücadelesini anlatıyor. Filmi iki efsaneden dinleyelim...
Billy Ray bir Arjantin drama filmi izler ve heyecanla bilgisayarının karşısına geçer. Senaryoyu yazarken aklında hiç isim yoktur, ta ki bir mola sırasında şahane bir fikir bulana kadar. Hiç bir araya gelmemiş, hayran olduğu 3 isim oynayacaktır; Nicole Kidman, Julia Roberts ve Chiwetel Ejiofor. Üçü de senaryoyu okur okumaz, rolü kabul eder.
Bu hafta vizyona giren Gizemli Gerçek’in konusu ise şöyle: Bölge savcılığı dedektifi Jess Cobb (Julia Roberts), FBI dedektifi Ray Kasten (Chiwetel Ejiofor) ve bölge savcısı yardımcısı Claire Sloan (Nicole Kidman) 11 Eylül saldırıları sonrası Los Angeles’ta kurulan anti-terör özel ekibine seçilir. Ray ve Jess bir cinayet mahallini soruşturmaya gittiklerinde, ölenin Jess’in kızı Caroline olduğunu görür ve katilin peşine düşer. Senarist ve yönetmen Ray “Julia gişe kraliçesinden bütün çıplaklığı ve yalınlığıyla muhteşem bir oyuncuya dönüştü. Nicole ise yükselebileceği kadar yükseldi” diyor.
Fragmanı yayınlanır yayınlanmaz övgüleri kabul etmeye başlayan iki güzel yıldızdan filmi ve karakterlerini dinleyelim.
Billy senaryoyu bana gönderdiğinde hemen okumaya başladım ve hem karakterleri hem de hikâyeyi çok güçlü buldum. Bunu Julia ve Chiwetel ile gerçekleştirecek olmak da güzel bir fırsat olur diye düşündüm. Üstelik çekerken de çok iyi bir enerji yakaladık.
Kesinlikle tahmin edilebilir olmaması. Senaryoyu okumaya başladığımda hızlıca öteki sayfaları çeviriyordum, bir sonraki adımda ne olacağını görmek için... Çok sürükleyiciydi. Ama bir uyarı; konuya çok odaklanmak gerekiyor. Bir şeyi kaçırırsanız tüm konu kaçar gider benden söylemesi! Tüyo vermeyeceğim...
Bir süredir Billy’yi de tanıyordum ve elbette onunla çalışmak istiyordum. Ona ne zaman bir şey sorarsanız sorun, her daim bir cevabı olan bir adamdır o. Karakterime bir şeyler katarken onun sayesinde tam zamanında yükselebildim. Karakteri bulmak kolay iş değildir...
Evet! Chiwetel her defasında sahnelere o kadar hazırlıklı geldi ki. Bu bir oyuncunun partnerinden en çok isteyeceği şey. Julia’ya gelince... Birlikte bambaşkayız. Onunla oynadığımız pek çok sahne var ama aslında bu iki kadının tamamen birbirinden farklı karakterleri var. İzleyici karşısına o bir anne, bense çocuğu olmayan bir kadın olarak çıkıyoruz. Madalyonun iki yüzünü de gösteren bir film anlayacağınız.
Kendimi aradım. İşleri zorlaştırmanın manası yok. Sadece dişlerinizi sıkarak, sabırla bir şeyler üretmeniz gerek. Ben yalnızca karakterimin güneşli ve rutin bir hayatını düşündüm. Sonra da karakterimi, Jess’i gerçekten çok sevdiğimden onu sıradanlıktan kurtardım. Kayıp olan meğer buymuş...
Bu etkinin verilmesi gerekiyordu. Çok doğru tanımladın, güçlü birinin içindeki mum sönmüş gibi olmalıydı. Role girerken ailem gözlerimin önündeydi.
Her ikisi de! Biz birbirimize güveniyoruz. “Aman tanrım ben ne yapıyorum, ne yapacağım?” diyorum. Zafer için bu panik gerekli. Setteki adama da setten sonra eve döndüğüm adama da güveniyorum.
Zar atarak karar vermiyorum; bu benim işim. Yılların deneyimi diyebilirim bunca yıldan sonra. Mesela 20 yaşımdayken daha karmaşık karakterleri canlandırmak istiyordum. Şimdiyse daha kararlı ve keşfedilmeye açık rolleri istiyorum.
Romantik komedilere laf edemeyeceğim. Onları çok seviyorum. İyi olanlar bana başarıyı getirdi. Bu filmde rol almamın nedeni bile onlar. Ama 47 yaşında oyuncu için romantik komedide orijinal bir fikir bulmak zor. Yine de kendimi kapatmayacağım; iyi bir romantik komedi okuyup oynamak isteyebilirim. Açık ve yalın metin olmalı.
Bu konuda adil olmak zor ama biz iyiyiz. Gerçekten insanlara izleyebilecekleri bir film yapabilirseniz gerisinin çok da önemli olacağını düşünmüyorum. Gelen ne olursa olsun, hayat bana ne getirirse getirsin bu konularda emin olamıyorum.
Boş verin bunları. Eğlence sektörünün artık sonuna geldiğini düşünüyorum. Durun, daha doğrusu bana hitap etmiyor. Kesinlikle aradığım söz buydu. Beni mutlu edecek başka şeyler buluyorum ama bende kalsın!
Olmalıyım. Artık oyunculara ve onların samimiyetine inanmakta kararsızım. Sadece oyunculardan değil, kim iyi film yapıyor, hangi film iyi ayırt edemiyorum. Ve size bir de itiraf; tüm bunlara yetişmek için yeterince vaktim yok! Fakat bu filmde Nicole de Chiwetel da muhteşemdi. Onlardan beslendim.
“Senaryodaki 3 ana karakterden 2’sini netleştirmiştik. Ancak 3’üncü oyuncu muallaktaydı... Son karakter Nicole Kidman oldu. Hiç unutmuyorum sabah saat 07.30’da Nicole Kidman Çin’e gitmek üzere uçaktayken telefon geldi. ‘Nicole şu an uçakta oturuyor. Senaryoyu şimdi mail olarak yollarsanız, yolculuk esnasında göz atacak’ diye. Elbette anında yolladım... Nicole Kidman bu filme sinema tarihinde ilk kez Julia Roberts ile karşı karşıya geliyor. İkisi de ABD’nin ikonları, efsaneleri. Seçildiler çünkü çok yetenekliler. İnanılmaz güçlü bir aktör Chiwetel... Monitöre bakıp bu 3’lüyü gördüğümde bir çerçevede olduklarına inanamadım ve ben yönetmendim.”
Julia Roberts filmde daha hüzünlü görünmek için bir yöntem bulmuş. Film boyunca hüzünlü ve buğulu bakışlar için kendi göz renginden bir koyu tonda kontakt lens takmış. Çekimlerin yanı sıra evde de mesai yapmış; eşi Danny Moder ile saatlerce kamera karşısında çalışmış. Zaten eşi de filmin sinematografisine imza atıyor... Moder sürekli “İşte benim sevgilim... İzlediğim kadın ile yanında uyuduğum kadının arasındaki farkı anlayamazsınız” diyor.
Derleyen: Ece Ulusum – Sema Ereren