Ebru Şallı röportajı
Show TV’de Cengiz Abazoğlu ve Tan Sağtürk ile birlikte ‘Yeni Bir Hayat’ isimli programa başlayacak olan Ebru Şallı, hazırladığı spor koleksiyonuyla da gündemde...
Pilates ve spor denilince akla gelen ilk isim hiç kuşkusuz Ebru Şallı... Kendisiyle güneşli bir aralık sabahı Tarabya sahilinde buluştuk. Önce sporumuzu yaptık sonra da kahvaltı ve sohbet etmek için The Grand Tarabya Oteli’ne geçtik. Şu sıralar yepyeni 2 heyecan içerisinde. İlki ocak ayında SHOW TV ekranında izleyiciyle buluşacak olan ‘Yeni Bir Hayat’ adlı programı. Diğeriyse moda ve sporu ‘Ebru Şallı Loves Koton Sport’ koleksiyonuyla buluşturmuş olması. Fotoğraf çekimimizde tasarımlarını giymemi rica etti. Tabii ki kırmadım. Bence son derece şık ve rahat...
(Gülüyor) Aslında var Ömür’cüğüm. İnsanlar günde 3-4 saat spora vakit ayırdığımı zannediyor ama öyle bir şey yok. Severek yapıyorum, aynı zamanda da işim bu. Genç kızlara, hanımlara iyi bir rol model olduğumu düşünüyorum. Teşvik edici bir yönüm var. Beni gören, “Ben de spora başlayacağım ve yapacağım” diyor.
İstediğin her şeyi yiyor musun?
Yiyorum. Yakınlarıma, “Aç mı dolaşıyor? Bir şey yemiyor mu?” diye soruyorlarmış. Damak lezzetim kuvvetlidir, güzel yemek yemeyi severim.
Evet, çocuklarla mutfağa girmeyi seviyorum. Erkek çocukları mutfakta olmalı bence. O da bir aşktır, sevgidir.
Bir erkeğin sana yemek yapmasını sever misin?
Bence çok tatlı bir şey, kim sevmez ki?
(Kahkahalar) Öğreniyor diyeyim. Kepekli hamur açıp bana pizza yaptı. Mutfakta olmak çok zevkli bir şey. Hiç yemek yapmayan kişi oraya girdiğinde mutlu oluyor. Yaptığı yemek yendiğinde bir mutluluk paylaşımı oluyor. Geçen gün küçük oğlum Pars’la un helvası yaptık. Abisi Beren önce yanımıza gelmedi. Sonra kıskanıp o da işin içine girdi.
Her şey öyle yorumlanıyor zaten. Çocuklara yaptığım bir kurabiyeydi. Aslında Sinan’a değildi. ‘Love’ benim her şeyimde var, tasarladığım kıyafetlerde bile var.
12 yıldır pilates yaptırıyorum. İnsanlar beni o yönümle tanıyor, hanımlarla iç içeyim. Bazı taytları alıp modellerini değiştiriyordum. Bu işbirliğiyle birlikte yapılan modellerde benim enerjim, kokum, rengim ve tadım olsun istedim. Giyen kadın kendini, güzelliğini hissediyor ve bu ortaya çıkıyor. Terlediğinde kumaştan hava alıyor, popoyu kaldırıyor ve daha ince gösteriyor. Spor salonunda yürürken insanın havası değişiyor.
Artık insanlar hafif makyaj yapıp öyle spora gidiyor. Kıyafetleri günlük de kullanıyorlar. Taytın üzerine bir şey giyiyor ve dışarıya çıkıyorsun. Kadın, kendini iyi hissediyor. 2016’nın yazlık kıyafetleri için de çalışmalara başladım. Performans çekimleri yaptık. İnsanların kalplerine hem renklerle hem de modellerle dokunacağım.
Aşkın rengi kırmızı diyorlar ama benim için pembe, fuşya ve magente. Küçükken pembe renkli şurup içerken bile çok hoşuma giderdi. (Gülüyor)
Dünyada çok revaçta, Türkiye’de de giderek artıyor. Firmalar koleksiyonları için dünya modasını zaten takip ediyorlar ama bunu bir isimle birlikte yaptıklarında daha farklı bir ambiyans oluyor. Bence bu çok avantajlı bir durum.
O arabayı aslında almadım. Yeni bir araba sipariş ettim, onu beklerken o aracı geçici olarak kullanıyorum.
SHOW TV’de ‘Yeni Bir Hayat’ adında bir programa başlıyorum. 3 jüriyiz. Cengiz Abazoğlu, Tan Sağtürk ve ben. Cengiz giydiriyor, Tan dans ettirecek, ben de pilates yaptıracağım. Güzellik maskesi tarifleri verecek ve sağlıklı beslenmeyi göstereceğim. 7 erkek ve 7 kız var. Ocakta başlıyoruz, tanıtımlarını da çektik.
Güzeldir. Zamanında çok teklif geldi fakat ben başka bir yola girdim.
Olabilir, düşünebilirim.
14 Şubat da geliyor. Bugüne dek hazırlamadım, güzel fikirmiş. Ben bunu bir değerlendireyim.
“Bir daha olmaz” demiyorum.
Türk örf ve âdetlerine göre olması gerekiyor ama ben öyle bir durum yaşamak istemiyorum. Çünkü evliliği düşünmüyorum.
O hep düşünüyor. (Kahkahalar)
Saygı duyuyorum, çocuğu yok ve baba olmak istemesi kadar doğal bir şey yok.
(Gülüyor) Ömür ya... Çağıralım da kendisi cevaplasın. Şu an için ilişkimiz güzel gidiyor.
(Kahkahalar) Sinan ismi güzel bir isim bence. O fikri ona kim vermiş, bir sorsana.
Tanışmadığımızı söylememiş aslında. Ben zaten öyle dediğine inanmamıştım. Kendisi beğendiğim bir sanatçı. Art niyet aramadım. 2 ünlü isim ve ortada bir de özel bir durum olunca insanlar konuşup konuyu büyütmeye çalıştı.
Karşıma çıkınca dinliyorum ve beğeniyorum.
Röportaj: Ömür Sabuncuoğlu