Okuma fakiri Türkiye'de çocuk ve gençlik edebiyatı kitaplarının seçilip uzman yazarlar tarafından okunduğu, tarafsız ve bağımsız değerlendirildiği bir süreli yayın var. Hem de 2009 yılından bu yana alanında tek ve kesintisiz yayın yapıyor. Benim de bir dönem yazarları arasında bulunduğum aylık çocuk ve gençlik kitapları dergisi İyi Kitap, 2018'e 100'üncü sayısıyla girdi. 100 sayı, süreli bir yayın için önemli bir 'kilometre taşı'. 9 yıldır yayımlanan dergiyi 2 yıl Aslı Tohumcu, 4,5 yıl ise Zarife Biliz çıkardı. Derginin şu anki editörü Safter Korkmaz'a sordum; Türkiye'de bir edebiyat dergisini 100 sayı çıkarmak nasıl bir şey? Korkmaz, “Geleceğe umutla ve güvenle bakabilmenin yolu, çocukları nitelikli kitaplarla buluşturmaktan geçiyor. Anne ve babalara, öğretmenlere, kütüphanecilere kısacası konuya özen gösteren tüm yetişkinlere, kitap seçimlerinde yardımcı olmak için çabalıyoruz” diyor. Umut veriyor. Ayrıca Safter Bey'in 100'üncü sayıda yazdığı “Editörün Sihirli Değneği...” başlıklı değerlendirmesi, karakterler, kurgu ve editöryal çalışma açısından bir kitabın, İyi Kitap açısından nasıl titizlikle ele alındığının en önemli örneklerinden. Okunması dileğiyle...
32 milyon adet çocuk ve gençlik eseri basıldı
Türkiye'deki çocuk ve gençlik edebiyatı yayıncılığı konusunda bilgi verebilir misiniz? Yılda kaç kitap basılıyor? Ne kadar satılıyor? Satın alan kitlenin özellikleri neler?
Türkiye kitap yayıncılığı alanında düzenli istatistikler sunan Yayıncı Meslek Birlikleri Federasyonu (YAYFED) aylık ve yıllık olarak, bandrol verileri üzerinden basılan kitaplara dair raporlar hazırlar. 2017 verileri henüz açıklanmadı. 2016 verilere göre; yaklaşık 404 milyon adet kitap basılmış ülkemizde. Bunun sadece yüzde 8’i, yani yaklaşık 32 milyon adedi çocuk ve gençlik eserleri. Türkiye İstatistik Kurumu ise 2016’da, 8.094 ayrı çocuk ve gençlik kitabı basıldığını açıklamıştı. Yani bir çocuk ve gençlik kitabı ortalama 4.000 adet basılmış 2016’da. Tabii bu kitapların, tür ve konulara göre detaylı kategorilerini bilemiyoruz. Satış rakamlarının da nasıl gerçekleştiğini bilmek de mümkün değil, ne yazık ki. Bazı firmaların kendi satışları üzerinden yaptıkları istatistikler var ama bunlar gerçeği yansıtmıyor. Kitaplara erişebilen, satın alabilen kitle üzerine ciddi bilimsel çalışmalar var mı bilemiyorum. Zaman zaman birileri çıkıp çeşitli anketler açıklıyor ama bunlar hangi çalışmaya dayanıyor, referansları nelerdir bilemiyoruz. Hele ki çocuk ve gençlik kitapları için, bu tür anketlerin gerçeği yakalaması daha zor. Ekonomik koşulların yanı sıra kitaba fiziki erişim imkânlarının da etkili olduğu bir konu üzerine konuşuyoruz. Buradan bakıp bir profil çıkarmak çok kolay değil.
Alanında tek ve ücretsiz
Derginizin okur kitlesi kimler?
Okurların bize dönüşlerine ve gözlemlerimize göre İyi Kitap'ı; öğretmenler, kütüphaneciler, yayın profesyonelleri, ebeveynler ve elbette çocuklar, gençler okuyor. Dergimizin okullarda ve kütüphanelerde, kitap seçiminde önemli bir kaynak olarak görüldüğünü biliyoruz. Özellikle öğretmenlerimizden sıklıkla dönüşler alıyoruz. Yayın profesyonellerinin de çalıştıkları alanı yakından takip edebilecekleri tek yayın İyi Kitap.
100 sayıda; dergide yazısı bulunan toplam 190 yazar, 2.403 kitabı okuyup değerlendirmiş. Bunların 389'u ilk okuma, 1.164'ü çocuk, 377'si gençlik, 385'i başvuru kitabı, 88'i ise çizgi roman olmuş. Derginin toplam trajı ise neredeyse 3,5 milyon adet. İyi Kitap, Türkiye'nin her yerine dağıtılıyor mu?
Evet, İyi Kitap ücretsiz olarak, ülkenin hemen her yerine ulaşan bir dergi. Türkiye’nin en batısından doğusuna, tüm il merkezlerinde belli noktalara dağıtılıyor. Dağıtımın önemli bir kısmı okul ve kütüphanelere gerçekleşiyor. Ayrıca her ilde, bazı kitabevi ve kırtasiyelere de dergimizi gönderip, okurun erişimine sunuyoruz. Ülke çapında derginin dağıtıldığı noktaların listesini, internet sitemizde görebilirsiniz. Basılı dağıtımın yanı sıra okurlarımız, tüm dergi içeriğine internet sitemiz üzerinden de ulaşabiliyor.
Kitapları deneyimli yazarlar değerlendiriyor
Biliyorum ki kitabı değerlendirecek yazara kitapları siz gönderiyorsunuz. Yani kitap eklerindeki gibi kitap hakkında 'eleştri yazdırma' şeklinde ilerlemiyor sizde işler... Çoğu yayıncılıktan gelen sizin seçtiğiniz yazarlara, seçtiğiniz kitapları yazdırıyorsunuz. Derginizde değerlendirilecek kitapları nasıl belirliyorsunuz?
Mümkün olduğunca güncel çocuk ve gençlik kitapları arasından seçmeye çalışıyoruz. Gerek yayınevlerinin bize yaptıkları düzenli gönderimler gerekse kitabevleri üzerinden yaptığımız alımlar yoluyla, yeni yayımlanan kitapları takip ediyoruz. Çocuk ve gençlere yönelik eserlerde, edebi tadın ve dil zenginliğinin yanı sıra çağdaş, bilimsel, özgürlükçü ve eşitlikçi tutumlara değer veriyoruz. Seçimlerimiz bu yönde yoğunlaşıyor. Dergide değerlendirmeye karar verdiğimiz kitapları, çoğunluğu çocuk edebiyatı alanında emek veren deneyimli yazar arkadaşlarımızın dikkatine sunuyoruz. Onların bu kitaplar üzerine yazdıkları tarafsız ve bağımsız değerlendirmeler, dergide yer buluyor.
Dilin edebi niteliği, kahramanların işlenişi, çizimlerin ifadesi, redaksiyonun titizliği, baskı kalitesi gibi özellikler, yazının sonundaki bu kutucuklarda puanlanıyor.
Yıldızlı puanlama
Bir de kitapları puanlama sisteminiz var. Kitap değerlendirme yazısının altında, kitabı okuyup derginiz için kaleme alan yazar tarafından verilmiş yıldızlar bulunuyor. Eminim çoğu kitap okuru için bu tablo, çok önemli bir kriter oluyor. Peki bu yaklaşım, yayınevleri veya yazarların tepkisine neden olmuyor mu?
Dergi yazılarımıza eşlik eden, yazıyı hazırlayan arkadaşımızın kişisel değerlendirmesini yansıtan, bir kriter puanlama sistemimiz var. Yaklaşık iki yıldır uyguluyoruz. Yazar ve yayıncılardan, bu konuda olumlu ya da olumsuz dönüşler aldık, alıyoruz. Sıklıkla; yüksek puanlar alan yayıncıların teşekkür ve övgüleriyle düşük puanlarla değerlendirilen yayıncıların sitemleriyle karşılaşıyoruz. Bu doğal ve beklenen bir şey. Övgü ve sitemin ötesinde, amaçlananı kavrayan ve konuya doğru yaklaşan yayıncı ve yazarların olduğunu da sevinerek belirtmeliyim. Biz bu değerlendirme sistemini kitap eleştirisinin bir aracı, kolaylaştırıcı bir yöntemi olarak görüyoruz. Bu sistemde, bir kitabın bütününü ya da o yazarın / yayınevinin edebi değerini puanlamıyoruz. Elimize ulaşan kitabı oluşturan, niteleyen temel bazı özellikleri ayrı ayrı değerlendirmeye çalışıyoruz. Bu özelliklerin arasında baskı kalitesi de var, dilin açıklığı ve akıcılığı da… Amaç hem okura kitabı farklı bir gözle ele alma şansı vermek hem de yayıncılara eleştirilerimizi daha açık ifade edebilmek. Dahası çocuk edebiyatına yönelen, bazen küçümseyici bazen aşırı korumacı yaklaşım, kitap eleştirisi yazma alanında bir zorlanma yaratıyor. Kitaplar çoğunlukla yüzeysel tanıtım yazılarıyla yer buluyor edebiyat dergilerinde ya da kitap eklerinde. Kriter değerlendirme sisteminin bu zorlanma alanında yol açıcı bir araç olacağını öngörmüştük. Gerçekten de kısa sürede olumlu sonuçlar aldık.
'Yazdım, yayımlayın' kabul edilmiyor
Yeni yazar arayışınız var mı? Size nasıl ulaşabilirler?
Dergimizde elbette yeni kalemlere yer var. Mümkün olduğunca yeni yazarlara yer vermeye çalışıyoruz. Yazı katkısı vermek isteyen arkadaşlarımız kendilerini tanıtan, çocuk edebiyatıyla ve yazı işleriyle ilgilerini anlatan kısa bir özgeçmişle iyikitap@tudem.com adresine ulaşabilirler. Ancak şunu bilmeliler, ciddi sayıda başvuru alıyoruz. Her başvuruya olumlu yanıt verme şansımız ne yazık ki yok. Bir noktayı daha belirtmeliyim, kesinlikle hazır yazı almıyoruz. Yani bize “Şu kitap hakkında yazdım, yayımlayın” diye ulaşmasınlar lütfen. Böyle bir uygulamamız yok.
Röportaj: Hayriye Mengüç
YORUMLAR