X

Erenköy Bistro 33, Anadolu Yakası’nda oturan pek çok kişinin aşina olduğu bir mekân. 7 yıldır bistroculuğun tanımına uygun olarak kafe, bar ve restoran olarak hizmet veriyor. 1970’lerin ünlü diskoteği Club 33’ün yerinde... Zaten hâlâ adres sorduğunuzda “Club 33’ün sokağında” diyorlar. Kurucuları Özlem Alkin ve restorancılık sektöründe 21 yıldır ismi geçen Erhan Özben, şimdi başarılarını yeni bir şubeye taşımaya karar verdiler ve yeni ortakları Cenk Uslucan’la Bistro 33’ün ikincisini açtılar. Yeni şube de Anadolu Yakası’nda, Ataşehir Palladium Rezidans binası girişinde. Üstelik şef, personel ve mönü aynı. Resmi açılış 26 Ekim’de yapılacak ama biz önceden gidip sizin için yeni Bistro 33’ün tadına baktık.






Yeni Bistro 33, Anadolu Yakası’nda perşembe cuma ve cumartesi günleri gece 02.00’ye kadar hizmet veren tek yer. Müzik sistemi çok iyi; yüksek volümde bile karşınızdakinin ne dediğini rahatça duyabiliyorsunuz. Tek başlarına gelen misafirler düşünülerek geniş bir bar tasarlanmış. Ayrıca çok geniş ve ferah bir bahçesi var, bu da eğlencenin yazın dışarı taşacağına işaret ediyor. Tabii kışın da bahçeyi tercih etmek mümkün, çünkü sigara içen misafirler düşünülerek bahçeye güçlü ısıtıcılar yerleştirilmiş.




Lezzetli seçenekler


Erenköy Bistro 33’ün misafirleri arasında sanatçılar, işadamları ağırlıktayken Palladium Bistro 33’de bu yelpazeye öğrenciler ve öğle aralarını değerlendirmek isteyen çalışanlar da katılmış. Bu yüzden yeni açılan şubenin mönüsünde, çalışan kesime özel, hızlı ve kolay hazırlanan pratik yemeklerden oluşan snack tarzı lezzetler de yer alıyor. Erenköy Bistro 33’ün vazgeçilmezleri burada da mevcut. Sicilya mutfağının pizzaları, İtalyan ve Akdeniz mutfaklarından seçenekler, Fransız mutfağından krepler ve salatalar...






Bistro 33’lerin işletmecisi Erkan Özben farklarını şöyle özetliyor:



Kendinize ait odanız olsun


Bistro 33’te bir odanız olabilir. Misafirlerin ihtiyaçları doğrultusunda kiralama için tasarlanmış 40 metrekarelik, 40 kişi kapasiteli bir odadan söz ediyorum. İçinde televizyon, şömine, özel havalandırma sistemi gibi imkânlar var. Özel toplantılar ve doğum günleri için ideal. Servis, mönü, müzik ve havalandırma seçimleri size ait. İster DJ’le gelin, isterseniz kendiniz DJ’lik yapın. İster odaya servis elemanı kabul edin ya da “Biz bize olacağız” deyip kapılarınızı sizden başka herkese kapatın.




Dekorasyon


Mekânda genel olarak 50’li yılların New York ve İtalyan bistrolarının ambiyansı tercih edilmiş ve art deco parçalar kullanılmış. Girişte İtalyan Murano stili cam koleksiyonu göze çarpıyor. Duvarlarda eski film oyuncularının sanatçı Naz Yiğit tarafından gazlı kalemle çizilmiş tabloları yer alıyor.




Pınar Erbaş