Goa'da balık

Hint okyanusu bereketli balık açısından, bizimkilere çok benzetemesem de tatları hiç de fena değil balıkların. Öncelikli tercihim karides ve özellikle jumbo olanları. Türkiye’ye oranla fiyatları inanılmaz derecede düşük tabi. Jumbo karidesleri itina ile tereyağı ve sarımsakla pişirdiklerinde enfes bir hal alıyor. Sonraki tercihim kalamar. Kalamarlar ufakça gibi geldi bana, ne zaman sipariş etsem minicik minicik halkalar halinde geldiler. Tarator konusunda çok başarılı olmadıklarını ekleyeyim.

Hindistan’dayken, bazen şöyle geçip, bakın sebzelerle neler yapıyoruz biz diyerekten, Türk yemeklerinden sunmak çok istedim bazen. Çünkü çoğu yemekte baharattan ve ağır sostan sebzenin de etin de tadını almak oldukça güç. Bu da tabi bir süre sonra garip bir hal alıyor. Her yemek değil ama pek çok yemekte ağır bir sos hâkim, genellikle de acı diye eklememe gerek yok sanırım.

Balık seçimi konusunda da çekingen davrandım hep. Mapusa’da (en yakın şehir ve merkez) gezerken, güneşli bir Çarşamba sabahında, balık pazarı ile karşılaşmıştım, arka sokaklarda kaybolmuşken. Kokuyu takip ettim ve içeri daldım tabi ki. Kalabalık, sıcak ve çok kokulu bir Pazar yeri hayal edin. Her yer balık ve deniz ürünleri, çok uzun süre geçiremedim burada ama demek ki taze balık almak için herkes buraya akın ediyor, özellikle de restoranlar belli ki. Güzel ve keyifli bir günün anıları içinde kaldı bu market. Kaldığım yere de taze balık geliyor, o gün ne taze ise ondan öneriyor aşçı. Goa’lılar deniz ürünlerini tüketiyor genellikle, bizim aşçı da sürekli neden balık yemediğimi sorup duruyordu, dedim anlamıyorum menüyü, hepsinin ismi farklı, ama içerik hakkında açıklama yok. Bir mekanda ‘bu nedir?’ deyince çok detay alamıyorsunuz garsonlardan, ya bilmiyorlar ya da İngilizceleri yetmiyor. Zaten dedikleri de çıkmıyor, acısız denen acı, acı denense çok acı geliveriyor. O gün kızım okulda idi ben de öğlen balık denemeye karar verdim, bilirsiniz yeni tatlara çok açığım ama balık konusunda çekimser kalmayı tercih ettim niyeyse. Belki de çok acı ve soslu balık yemek istemediğimdendi. O gün taze olan bir balık ile değişik bir yemek tattım ve çok beğendim. Hint yemeklerinin yanında pilavla servis ediliyor, bense püreyi tercih ediyorum.

Genellikle bu yeşil sosun tavuk yemeklerinde kullanıldığını sonradan öğrendim ama balığa da yakışmıştı bence. Kişniş severler müjde, yemeğimiz taze kişniş içeriyor. Öyle bir baharat ki kişniş, ya seviyor ya da nefret ediyorsunuz. Aynı Hindistan gibi, ya giden aşık oluyor ya da nefret edip kaçıyor.

4 kişilik tarif için ölçüler :

• 4 adet orta boy balık
• 2.5 cm kadar taze zencefil, soyulmuş ve doğranmış
• 3 diş sarımsak
• Bir avuç dolusu doğranmış taze kişniş
• 1 çay kaşığı kişniş tohumu
• 1 çay kaşığı siyah tane karabiber
• 4 5 adet karanfil
• 4 5 adet kakule
• 1 ufak parça çubuk tarçın
• 4 adet taze acı yeşil biber
• Beyaz sirke –pirinç olabilir-

Yapılışı :

Öncelikle, tüm bu malzemeleri sosumuz için kullanacağımızdan, hepsini rondoluyoruz. Balıkların içlerini bu karışım ile doldurup, üstüne de koyarak folyoluyoruz ve 1 saat kadar bekletiyoruz. Dinlenen ve marine olan balıkları tavada kızartıyoruz. Benim yediğim büyükçe bir balıktı ama belki küçük balıklarla da güzel olacaktır, denemekten zarar gelmez. Sosun adı Cafrael. Yeşil, aromatik ve acı bir sos, tavuk ve balıkla yakışacağımı düşünüyorum… Afiyet olsun!