Adalet nerede?

Herkese iyi pazarlar diliyorum. Sizlere bu hafta UTANÇ verici bir olay ve kararı gündeme getiriyorum. İşitme engelliler okulunda 13 yaşındaki Yunus Eser’in elektrik akımına kapılıp ölmesine ilişkin davada yurt müdürü ve elektrikçiye verilen 3’er yıl 6’şar aylık hapis önce ‘iyi halden’ 21 bin 200’er lira para cezasına çevrildi. O da aylık 883 lira 33 kuruş olarak 24 eşit taksitle ödenecek.


Kocaeli Karamürsel’deki işitme engelliler okulunda 2012’de 13 yaşındaki Yunus Eser’in açık ihmaller sonucu elektrik akımına kapılarak ölümüne ilişkin davadan çıkan karar, çocukların yaşam hakkına verilen değeri de ortaya koydu. “Taksirle ölüme sebebiyetten” suçlu bulunan yurt müdürü ve elektrikçiye verilen 3’er yıl 6’şar aylık hapis cezası “iyi hal” indiriminin ardından 21 bin 200’er lira adli para cezasına dönüştürüldü ve aylık 883 lira 33 kuruş olarak 24 eşit taksitte ödenmesi kararlaştırıldı. Yargılama süreci devam ederken açılan tazminat davasında Milli eğitim Müdürlüğü’nün yaptığı, “Yunus ölmese de ailesine maddi ve manevi katkıda bulunamazdı” savunmasıyla sarsılan Eser ailesi, ceza davasında verilen bu karara tepki gösterdi.


Yunus Eser, 2 Ekim 2012’de, öğrencisi olduğu Kocaeli Karamürsel Gazanfer Bilge İşitme Engelliler İlköğretim Okulu’nun bahçesinde arkadaşlarıyla oynarken top bitişikteki Kredi Yurtlar Kurumu’nun bahçesine düştü. Topu almak için bahçe duvarına tırmanan Yunus, diğer tarafa geçmek için bir ayağını demir parmaklıktan aşırıp, elini demirlere uzatırken elektrik akımına kapılıp bahçenin diğer tarafına düştü ve kaldırıldığı devlet hastanesinde tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı.


Maliyet düşsün diye öldü


Ailesi ile Gündem Çocuk Derneği adına avukatlar Şahin Antakyalıoğlu ile Sezgi Korkmaz, olaydan sonra Kredi Yurtlar Kurumu Müdürü Kadir Taşkıran ve elektrikçi Aydın Ağar ile Gazanfer Bilge İşitme Engelliler Okulu’nun müdürü ve nöbetçi öğretmeni hakkında suç duyurusunda bulundu. Ancak, bu isimlerden sadece Taşkıran ve Ağar hakkında dava açıldı.


Yargılama sürecinde hazırlanan bilirkişi raporunda, Yunus’un sağır ve dilsiz olduğu ve ailesi tarafından bu nedenle söz konusu okula kaydettirildiği belirtilerek, öldürücü boyuttaki elektriğin hiçbir korunma önlemi alınmadan elektrik direğinden duvara montajının yapıldığı kaydedildi.


Raporda; direkle duvar arasındaki bağlantı yerinin kapak açık durumda, dış etkenlere karşı korumasız olduğu, direkte de Kaçak bulunduğu, bunun kaçak akıma yol açtığı vurgulandı.

Raporda, maliyetin düşmesi için galvaniz direk kullanıldığı ve topraklama kablosu kullanılmadığı kaydedildi.


Raporda; işitme engelli öğrencilerin uzaktan gözetiminin olmadığı, öğretmenin sesli iletişimle uyarıda bulunması mümkün olmadığından yakınlarında olması gerektiği, öğrencilerin okul dışına çıkmamasının da okul müdürü ve öğretmenlerde bulunduğu ifade edildi.


Uyarı levhası yoktu


Raporun en trajikomik bölümünde ise sağır ve dilsiz öğrencilerin okutulduğu okulda duvarlarda uyarı levhalarının bulunmadığı anlatıldı. Raporda; korkuluğun üzerinde “tırmanmak, atlamak yasaktır”, aydınlatma direğinin üzerinde, “ölüm riski, yüksek gerilim” gibi uyarı levhalarının hiçbirinin bulunmadığı, işitme engelli çocukların okuyabileceği hiçbir uyarının yer almadığı ifade edildi.


Çocukların eğitim gördüğü yerlerde sivri uçlu korkuluk da kullanılmaması gerektiğinin anlatıldığı raporda, yurt müdürü Taşkıran, elektrikçi Ağar ile davada sanık sıfatıyla yer almayan nöbetçi öğretmenlerin sorumlu oldukları kaydedildi.


24 eşit taksitte ödenecek


Bilirkişi raporundaki açık tespitlere, okuldaki elektriğin konusunda uzman firmaya yaptırılmamasına rağmen yargılama sonunda verilen karar hayal kırıklığı yarattı. Karamürsel Asliye Ceza Mahkemesi, hakkında farklı mal ve hizmet alımı ihalelerinden dolayı da iddialar bulunan Müdür Taşkıran’ı taksirle ölüme sebebiyet verdiği gerekçesiyle 3 yıl 6 ay hapse mahkûm etti. Cezayı “iyi hal” indirimi yaparak 2 yıl 11 ay hapse dönüştüren mahkeme, “suçun işlenmesindeki özellikler, ceza süresi, ekonomik ve sosyal durumunu” gözeterek, bu cezayı da paraya çevirdi. Cezayı 21 bin 200 lira olarak belirleyen mahkeme, bunun da aylık 883 lira 33 kuruş olarak 24 eşit taksitte ödenmesine hükmetti.


Mahkeme, taksitlerden biri ödenmezse cezanın tümünün tahsil edileceği konusunda da sanığı uyardı. Mahkeme, diğer sanık Eser’e de aynı kararı uyguladı ve 21 bin 200 lira olarak belirlediği cezasının 24 taksitte ödenmesini kararlaştırdı.


Aile bir kez daha sarsıldı


Daha önce açılan tazminat davasında Milli Eğitim Müdürlüğü’nün yaptığı, “Yunus ölmese de ailesine maddi ve manevi katkıda bulunamazdı” savunmasıyla kahrolan acılı anne baba, ceza davasının sonucuna da isyan etti. Ailenin avukatı Şahin Antakyalıoğlu, kararı temyiz edeceklerini söylerken, okul müdürü ve öğretmen hakkında soruşturma izni verilmemesi kararına karşı idare mahkemesine başvuru yapıldığını, yasal sürenin üzerinden aylar geçmesine rağmen idare mahkemesinin bu başvuruyu da karara bağlamadığını anımsattı.


Bu kabul edilemez durum için tüm savcıları göreve davet ediyorum...


Herkese engelsiz bir hafta diliyorum...

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.