X

Hepimizin ara ara herhangi biri olduğunu, başkalarına benzediğini, hadi kendisi dünyanın inci tanesi olsun, başkalarının ona benzediğini hatırlamaya ihtiyacı var. Bir tür ince ayara.


Bizi bunca ayıran nehir, yol, mahalle, renk, söz varken simit çaktırmadan denkler.


Genellikle sabahları işe, okula giderken köşe başından alınır. Masadaki telefon çalmadan, ders başlamadan elle bölünüp arasına peynir sıkıştırılır. Kimi eski kaşar sever kimi üçgen, ama yanında en iyi beyaz peynir gider, bir de taze demlenmiş çay. O susamların tadı, ısırırken çıkan çıtır ses hazinelerin arasındadır da yanından geçip gittiğin için sen farkında değilsindir. Hayattan simit tablalarını çekmeye kalktılar mı bu yüzden hadise çıkar. İcabında simitçinin sivilini sevmiş milletiz, o tablalara dokunulmasını kişisel alırız.


O çağa değil çağ ona uymuştur, saraylara layıktır ama sokaklardan çekilmez.


Vapura yakışır, o olmasa vapurlar sessiz filmlere döner.


Hafiften yanık olanı makbuldür. Simit fırınına yakın oturanlar şanslıdır, emlâkçılar evlerine manzaralı muamelesi yapsa yeridir, çünkü mis kokulu mahallede uyanan güne mutlu başlar.


Beslenme çantasında okula gitme, terhis bekleme, bazen hadi sabah olsun deme nedenidir. Plazalara insaniyet namına giren belki de tek şeydir.


Kimseyi ayırmaz, kayırmaz, susamları benim dişlerimin arasına da seninkilerin arasına da aynı biçimde yaramazca kaçar. İkimizin yanaklarını da aynı yorar.


Simit biraz Sezen Aksu gibi bir şeydir, herkesin onunla eskilerden bir hatırası vardır. Gelgelelim zamansızdır. Bir damla gözyaşını içinde saklayıp işe çıktığın kış sabahlarını ısıtır. Bahardır, açık havadır, sokaktır. Sokak gibi çağırır, birleştirir.


Bir sabah uyanırsın, buzdolabı ağzına kadar doludur ama canın simit çeker, doksan derece yokuşu inip tırmanmayı göze alırsın. Anne eli değmiş neyse odur. Balkonda pazar kahvaltısıdır. Mutluluk hormonu salgılayan yiyecekler, gıdalar, yemişler arasında ismi anılmıyorsa onun kabahati değildir.


Simit güzel şeydir.


Sabahın sahibidir, beş çayıdır, kardeşliktir, arkadaşlıktır.


Güzelliği basitliğinden gelir.


Zaten basit hep güzeldir.