Sağılmış anne sütü nasıl verilir?
Öncelikle şunu belirtmek gerekir; bir bebeğin annesinin sütünü en doğal, en sağlıklı, en taze, en konforlu ve en ekonomik şekilde almasının yolu bebeğin doğrudan emzirilmesidir. Çünkü emzirmek, bebeğin sadece annesinin sütünü alması değil aynı zamanda ten teması aracılığıyla sevgi ve güven duygularını da hissetmesini sağlar. Ayrıca emzirilen bebek, annesiyle kurduğu bağın yanı sıra, anne teninden ve nefesinden tanıdık birtakım bakteri kolonilerini de alır; bu sayede bağışıklık sisteminin gelişimi desteklenir. Emzirmek ekonomiktir; çünkü emziren anne başka hiçbir yan ürüne ihtiyaç duymayacaktır. Emzirmek, bir bebeğin ihtiyaçlarını mükemmel şekilde karşılar ve emzirilen bebeğin aldığı süt miktarının sağılmış sütten her zaman daha yüksek oranda olduğu düşünülmektedir. Çünkü bebeğin emzirilmesi esnasında anneyle kurduğu temas, süt üretimini ve süt çıkarma refleksini destekler. Buna bağlı olarak da pompaların gücü ve işlevi bebeğin emmesi kadar etkili olamayacaktır.
Emzirmek ve sütün sağılarak bebeğe verilmesi, belirli noktalarda farklı işlerdir. Sütün sağılarak bebeğe verilmesi, emzirmenin yerine tercih edilecek bir yol olmamalıdır. Özellikle yenidoğan döneminde sağılmış sütün bebeğe biberonla verilmesi, daha sonra bebeğin meme emme becerilerine ve adaptasyonuna zarar verebilir. ( Bakınız: Biberon ve emzik kullanımının emzirmeye etkileri. ).
Eğer yenidoğanın emme becerileri başlarda ihtiyacı oranında emmesine izin vermiyorsa anne, sütünü sağarak kaşık, kaşık biberon, şırınga ya da kadeh kullanarak bebeğine takviye etmelidir. Bu dönem süresince bebeğin aldığı anne sütünün olabildiğince taze olmasında, yani sağılır sağılmaz takviye edilmesinde büyük yarar olabilir. Çünkü sağılmış ve dondurulmuş sütün saklanma ve çözülme koşullarına da bağlı olarak içerdiği özellikler ile henüz yeni sağılmış taze sütün arasında birtakım farklar olabilir. Ayrıca, anne sütünde günün saatlerine göre değişiklik gösteren ve bebeğin ihtiyacına yönelik üretilen bir takım özellikler vardır. Bu özellikleri, bebeğin sağlıklı gelişimi için o anda alması önemli olabilir.
Bir anne sütünü sağmayı ve saklamayı; takviye amacıyla, işe başlama nedeniyle ve/veya fazlasını depolamak gibi çeşitli nedenlerle tercih edebilir. Böyle bir durumda sağılan ve saklanan sütün bebeğe verilme aşamasında saklama ve çözme koşullarının doğru bir biçimde yönetilmesi, bebeğin alacağı anne sütünün içerik özelliklerinin yüksek oranda korunarak alınmasını sağlayacaktır. Anne sütü patojenlerle etkin olarak savaşan canlı hücreler, antienfektif özellikler ve bağışıklık güçlendirici faktörler içerir. Bu özellikler bebeğin sağlıklı gelişimi için son derece önemlidir ve başka bir sütün ya da mamanın karşılayamayacağı nitelikte üstündür. Bu nedenle de sağılmış ve dondurulmuş anne sütünün doğru bir biçimde korunması oldukça önemlidir.
Anne sütü pompası nasıl olmalı?
Piyasada çok çeşitli sağım pompaları mevcuttur. Ekonomik koşullara da bağlı olarak tercihen çiftli pompa edinmek hem zamandan hem de sarf edilen enerjiden tasarruf sağlayabilir. Henüz ülkemizde yaygın bir biçimde kullanılmayan ancak sağladığı konfor nedeniyle tercih edilmesinde yarar olabilecek, breastmilk expressing-bra ürünleri evde yapmak mümkündür. Bu ürünün yaptığı işi yapabilecek bir ürünü, sıkı bir sutyen ya da sıkı bir straplez üstten evde kendiniz de yapabilirsiniz. Sağım seanslarını kolaylaştıracaktır.
Anne sütü saklama kapları nasıl olmalı?
- Olası toksinleri engellemek için 3 veya 7 rakamlı geri dönüşüm sembolüyle belirtilen endokrin bozucu Bisfenol-A (BPA) ile yapılmış kapları tercih etmeyin.
- Yumuşak, yarı bulanık ve 5 rakamlı geri dönüşüm sembolü olan ve/veya kabın altında PP (polipropilen) harfleriyle belirtilen ürünleri tercih edebilirsiniz.
Sütünüzü sağdığınız kap ya da poşetin üzerine sütünüzü koymadan önce, tarih ve saat yazmanız, sağdığınız sütün süresini belirleyebilmeniz açısından önemlidir.
Sağılmış anne sütü nasıl saklanmalı?
Sağdığınız sütü doğruca bebeğinize verebilir, buzdolabına koyabilir ya da dondurabilirsiniz.
- Sağılmış süt, 22 derece olan oda sıcaklığında en az 6 – 8 saat tazeliğini korur. Hava sıcaklığı arttıkça bu süre azalacaktır. Eğer bebek bu sütü bitiremez ve bir miktar bırakırsa, kalan miktar buzdolabına konulup sonra tekrar bebeğe verilebilir.
- Farklı saatlerde sağılan sütler aynı kapta toplanabilir. Ancak burada dikkat edilmesi gereken soğuk olana soğuk olanı eklemektir; yani, yeni sağılan süt eskisine eklenmeden önce soğutulmalıdır. Farklı saatlerde sağılan sütler oda sıcaklığında tutulmuşsa birbirlerine eklenebilir. Yeni sağılmış süt buzdolabında en az 5 gün saklanabilir.
- Soğutulmuş süt bebeğe verilmeden önce süt dolu kap, akan sıcak bir suyun altında ya da fazla kaynar olmayan ocakta ısıtılmış bir miktar suyun içinde ılıtılabilir. Mikrodalgada ısıtma yöntemini kullanmayın.
- Saklanan süt, zamanla iki tabakaya ayrılabilir, bu normaldir; hafifçe dairesel bir biçimde çalkaladığınızda tabakalar birleşir.
- Sağılan sütlerin rengi farklı günlerde farklı görünebilir, normaldir; tüketilen yiyeceklere göre anne sütünün rengi değişebilir.
- Dondurucuya giren süt, genleşir. O nedenle süt dondurulacaksa kaplar ağzına kadar doldurulmamalıdır. Bir bebek muhtemelen her beslenmede 60 – 120 ml. süt içecektir; her bir kapta 60 ml. saklanabilir. Daha önce dondurulmuş süte buzdolabında saklanan süt eklenebilir.
- Dondurulmuş sütü çözmenin en sağlıklı yolu geceden buzdolabı bölümüne indirmektir. Acil durumlarda ise dondurulmuş süt soğuk akan bir suyun altında yavaşça çözülmesi beklenebilir.
- Yerden tasarruf etmek amacıyla sağma poşetleri yan yatırılarak konulabilir.
- Bazı anneler sütleri çözüldükten hatta biraz bekledikten sonra sabun gibi bir kokunun ve tadın geldiğini söyleyebilir. Bu annelerin sütlerinde yağları parçalayan yüksek düzeyde lipaz enzimi olduğu düşünülür. Böyle bir süt kesinlikle güvenli olup bebeğe verilebilir.
- Daha önce dondurulmuş olan süt çözüldükten sonra 24 saat buzdolabında saklanabilir. Ancak yeniden dondurulmamalıdır.
- Pompa parçalarını, kapları ya da biberonları eğer içlerinden sadece anne sütü geçtiyse sterilize etmek Çünkü, taze anne sütü temasta bulunulan hemen hemen bütün bakterileri, virüsleri ve mantarları öldürür. Bu malzemeleri su ve sabunla yıkamak ya da bulaşık makinesine koymak yeterlidir.
Elektrik kesilirse!
Dondurucunun gıdalarla tam dolu olması halinde iki güne kadar, yarı dolu olması halinde ise bir tam gün muhtemelen süte bir şey olmayacaktır.
Sonuç olarak, sağılmış anne sütünün sağım, saklama ve ılıtma ya da çözme koşullarına dikkat edildiğinde, sütü bebeğin ihtiyaçlarını karşılayacak oranda güvenle korumak mümkündür. Bu koşullara dikkat edilmediği takdirde sütün güvenliğinden şüphe edilebilir. Güvenli korunduğundan şüphe edilen sütler dökülüp atılmadan da belki değerlendirilebilir. Örneğin, bu sütleri anne cildine sürerek de değerlendirebilir. Kimilerine bu çözüm bir espri gibi gelse de, buradaki temel mesaj: “Anne sütü değerlidir”.
Yararlanılan kaynaklar:
Bu yazıda yer alan anne sütünün saklanma ve bebeğe verilme koşullarıyla ilgili tüm sayısal veriler ve ek bilgiler La Leche League’den alınmıştır.
La Leche League International, Emzirme Sanatı, Gün Yayıncılık, İstanbul, 2011, s. 354-360.
http://www.lllturkiye.org
YORUMLAR