Su içmek, vücudumuzun temel fonksiyonlarını yerine getirebilmesi için hayati bir ihtiyaç. Susuz kalındığında baş dönmesi, kas yorgunluğu, baş ağrısı, yorgunluk ve mide bulantısı gibi belirtiler ortaya çıkabiliyor. Görülen bu belirtilerin anksiyete belirtileri ile çok benzer olması da kaygılı bir ruh haline davetiye çıkarıyor. Tufts Üniversitesi’nde yapılan bir araştırma, yeterli su tüketimi ve ruh hali arasında önemli bağlantıları ortaya çıkardı. Okuldaki sporcu öğrenciler üzerinde yapılan araştırmada yeterince su içmeyen öğrencilerin daha öfkeli, gergin ve yorgun hissettiği görüldü. Aynı şekilde genç erkekler üzerinde 2012 yılında yapılan başka bir araştırmada ise susuz kalmanın ruh halini etkilediği, enerji seviyesini düşürdüğü ve net düşünme kabiliyetini azalttığı görüldü.
Suyun rahatlatıcı gücü
Suyun vücudumuzdaki en önemli işlevlerinden biri, hormonları ve kimyasal iletileri gerekli hayati organlara iletmede rol alıyor olması. Sadece sindirim ve boşaltım işlevleri için bile su, en önemli faktörlerden biri. Aynı şekilde sinir sisteminin de doğru çalışabilmesi için metabolizmada yeterince su bulunması gerekiyor. Bu yüzden yeterince su içmediğimizde, anksiyete semptomlarına benzer belirtiler ortaya çıkıyor. Özellikle çocukların susuz kalmamasının önemine dikkat çeken uzmanlar, yetişkinlerin çocuklara yeterince su içmeyi alışkanlık haline getirmeleri konusunda destek olmaları gerektiği konusunda uyarıyor. Çocuklar gerçekten susuz kaldıklarında bunu hisseder ve su içmeye yönelirler ancak önemli olan, çok fazla susuz kalmadan da vücutlarındaki su dengesini sağlayabilmeleri.
Sıcak havalara dikkat
Çocukların bir günde alması gereken su miktarı yaşına, kilosuna, genel sağlığına ve cinsiyetine göre değişebilir ancak 8 yaşından büyük çocukların günde en az ortalama 10 bardak su tüketmesi gerekiyor. Sıcak yaz günlerinde daha aktif olan, açık havada zaman geçiren ve yorulan çocukların yeterli su alımına özellikle dikkat edilmesi gerekiyor. Susuz kalan çocuklarda cilt ve ağız kuruluğu, yorgunluk gibi belirtilerin yanı sıra kaygı bozukluğu belirtileri de ortaya çıkabilir. Kendini gergin hisseden çocuklar huysuz davranabilir, nedensiz ağlamalara yönelir. Yetişkinler kendini kaygılı hissettiğinde bunu tolere etmek için neler yapmaları gerektiğini çoğu zaman bilirler ancak çocuklar sinirli ve gergin olduğunda bizler gibi kendilerini iyi etmeye çalışmaya yönelmezler. Eğer özellikle sıcak yaz günlerinde çocuğunuzun huysuz davrandığını fark ediyorsanız, öncelikle yeterince su aldığından emin olun. Eğer idrarının koyu renkli ve kokulu olduğunu fark ediyorsanız, bu da susuz kalmanın önemli belirtilerinden biridir. Yeterince su içen bir çocukta veya yetişkinde idrar daima açık renkli ve kokusuz olmalıdır. Bezlenen bebeklerde 6 ila 8 saat boyunca hiç çiş görülmemesi veya bezde çok az miktarda koyu sarı çiş görülmesi de susuz kalındığının belirtisidir. Ağlarken gözyaşlarının akmaması da ciddi bir susuzluk belirtisi olabilir.
YORUMLAR