X

Doğum sonrası ağrılar, hem vajinal doğumdan sonra hem de sezaryenden sonra bir süre devam edebiliyor. Hamilelik boyunca değişen vücut, lohusalıkta da bir toparlanma sürecine giriyor ve her şey yerli yerine otururken, bazen rahatsız edici hisler ortaya çıkabiliyor. Doğum, ne şekilde gerçekleşmiş olursa olsun yoğun bir deneyimdir. Yaklaşık 40 hafta boyunca rahmin içerisinde büyüyen bebek sadece karnın ve rahmin şeklini değiştirmekle kalmaz, salgılanan hamilelik hormonları nedeniyle bedenin tamamında çeşitli değişimlerin ortaya çıkmasına neden olur. Doğumda bebek rahimden ayrıldıktan sonra üreme organlarının eski haline dönmesi biraz zaman alırken, vücuttaki diğer değişimler de dengelenmeye devam eder. Hem doğumun yorucu aşamaları hem de bebek anne rahminden ayrıldıktan sonra yaşanan iyileşme süreci yüzünden, vücutta birtakım doğum sonrası ağrıları oluşabilir. Genel kas ağrıları, perine ve makat bölgesinde oluşan ağrı ve hassasiyet, baş ağrıları gibi durumlar doğum sonrasında normal kabul edilir. Ancak geçmeyen şiddetli bir ağrınız varsa, mutlaka doktorunuzla görüşmeyi ihmal etmemek gerekiyor.


Doğumdan sonra kas ağrıları

Doğum süreci yorucudur. Kasılmalar sırasında hareket eder, ıkınma aşamasında ciddi efor sarf edersiniz. Normal doğum süreci sezaryenle sonlanmış olsa bile, vücuttaki bütün kasları kullandığınız bir maratondur ve sonrasında vücutta kas ağrıları görülmesi normaldir. Bundan kaçınmak için en iyi yöntem, doğumdan önceki haftalarda yoga ve pilates gibi hem esneyip hem de kaslarınızı güçlendirebileceğiniz çalışmalar yaparak doğuma hazırlanmaktır. Bu durumda lohusalık dönemini daha ağrısız geçirmeniz mümkün olabilir. Yine de vücudunuzdaki genel kas ağrıları için lohusalıkta şunları deneyebilirsiniz:








‘Alt tarafta’ hassasiyet

Doğumdan sonra kalça, vajina ve vulva, perine bölgesi ve makatta hassasiyet oluşması da tamamen normal kabul edilir. Perine bölgesi, yani vajina çıkışından makata kadar olan bölge, vajinal doğumdan doğrudan etkilenir. Bebek çıkarken buradaki ince deriyi esnetir. Bazen bu bölgede yırtıklar oluşabilir, bazen de doktor veya ebe gerekli gördüğü için bölgeye kesi (epizyotomi) uygulayabilir. Bu durumda perineye dikiş atılması gerekir ve buradaki yaralar iyileşene kadar lohusalık döneminde perinede hassasiyet hissedilir. Herhangi bir dikiş yapılmamış olsa bile, perine bölgesi esneyip açıldığı için doğumdan sonra hassas hissettirebilir. Makat bölgesinde ise hemeroide bağlı sorunlar gelişebilir. Hamilelikte hemoroid (basur) sorunu yaşadıysanız, doğumdan sonra bu bölgede daha hassas hissetmeniz normaldir. Perine ve makattaki rahatsızlıklar için lohusalıkta uygulanabilecek en iyi yöntem, oturma banyolarıdır. Papatya, aynısefa, karakafes ot gibi bitkilerle hazırlanan rahatlatıcı oturma banyoları hem acı ve ağrı hissinin azalmasına yardımcı olur, hem de bölgedeki yaraların iyileşmesini hızlandırır.


Oturma banyoları dışında buhar banyoları, sıcak veya soğuk kompresler, otururken ortası boş simit yastıklar kullanmak da alt tarafta hissettiğiniz ağrıları hafifletmeye yardımcı olacaktır.


Lohusalıkta baş ağrısı

Doğumdan sonra hormon seviyelerinin değişmesi, yoğun deneyimin ardından hissedilen gerginlik veya epidural/spinal anestezinin yan etkisi olarak gelişen baş ağrıları, doğum sonrasında oldukça can sıkıcı olabilir. Baş ağrısına karşı yapılabilecek en iyi ve en doğal şey, sakince uzanıp gevşeme egzersizleri yapmak ve bolca su tüketmektir. Sırt üstü yatıp yavaş ve derin nefesler alarak yapılan gevşeme egzersizleri, kaslarınızı serbest bırakmanızı sağlayarak gereksiz gerginliklere bağlı ağrıları giderir. Yeterince su içmek de kan dolaşımınızı hızlandırarak başınızdaki basınç hissi veren ağrıları azaltmayı kolaylaştırır. Bazı durumlarda anesteziye bağlı gelişen baş ağrıları için kafeinli içeceklerin iyi geldiği biliniyor. Doğumdan sonra çok fazla olmamak koşuluyla günde bir-iki bardak çay veya kahve tüketmek de baş ağrılarını gidermede etkili olabilir.