Gündüz uykuları, özellikle iş gününün ortasında, genellikle verimsizlikle ilişkilendirilir. Ancak, yeni bir araştırma bu algıyı değiştiriyor ve gündüz uykularının beyin sağlığına olumlu etkileri olduğunu ortaya koyuyor.
Sleep Health dergisinde yayımlanan yeni bir araştırma, düzenli gündüz uykuları ile toplam beyin hacmi arasında önemli bir ilişki keşfetti. Araştırmacı bilim insanları, UK Biobank'ta yer alan geniş bir yetişkin veri setini kullanarak, gündüz uykusu alışkanlıkları ve beyin hacmi arasındaki ilişkiyi incelediler.
Araştırma sonuçları, gündüz uykusu alışkanlığı olan bireylerin genellikle daha büyük bir beyin hacmine sahip olduğunu gösteriyor. Beyin hacmi, yaşlandıkça genellikle azalan bir parametre olmasına rağmen, bu süreci mümkün olduğunca yavaşlatmak hedeflenir. Araştırma, gece uykusunun yanı sıra, kısa gündüz uykularının da bu süreci yavaşlatabileceğini gösteriyor.
Gündüz uykuları bilişsel enerjiyi artırıyor
Daha önceki araştırmalar, gündüz uykusunun bilişsel işlevi ve enerji seviyelerini artırabileceğini ortaya koymuştu. Yeni bulgular, gündüz uykusunun bir verimlilik engeli olmaktan ziyade, bir verimlilik aracı olabileceğini gösteriyor. Gün ortasında dinlenmek ve hatta biraz uykuya geçmek - ya da “uyuklamak”, kaçınılması gereken bir şey değil, önceliklendirmemiz gereken bir ihtiyaç.
Gündüzleri uyuyanlar nelere dikkat etmeli?
İdeal gündüz uykusunu alabilmek için bazı öneriler var. Öncelikle, bilişsel faydalar için, daha kısa süreli gündüz uykularının daha etkili olduğu görülüyor. Ancak, gece uykusunu bozmamak için gündüz uykularının geç saatlere kalmaması ve mümkün olduğunca uyku hijyenine dikkat edilmesi gerekiyor. Ayrıca, uykunun çok derin olmaması için koyu bir ortam yerine, ışıklı bir ortamda uykuya geçmek öneriliyor.
Çevreyi hazırlayın: Rahat bir uyku için sessiz, sakin bir ortam gereklidir. Özellikle gürültülü bir ortamda iseniz, gürültü önleyici kulaklıklar ya da beyaz gürültü içeren bir uygulama kullanmayı düşünebilirsiniz. Ayrıca, uykunun çok derin olmaması için karanlık ya da loş bir ortam yerine, ışıklı bir ortamda uykuya geçmek öneriliyor.
Uyandıktan sonra kendinize zaman tanıyın: Uyandıktan sonra biraz sersemlemiş hissedebilirsiniz, bu normaldir ve “uyku ataleti” olarak adlandırılır. Bu durum genellikle birkaç dakika sonra geçer. Bu süreyi planlarınıza dahil etmek, programınızı daha iyi yönetmenizi sağlayacaktır.
Nap-a-Latte yöntemi: Bu yöntem, bir fincan kafeinli bir içecek (genellikle kahve) içtikten hemen sonra 20 dakika boyunca şekerleme yapmayı içerir. Kafein genellikle 20 dakika içinde işlemeye başlar, bu yüzden uyanmanız gerektiğinde enerjik hissetmenize yardımcı olabilir.
Uyku rutininizi koruyun: Gündüz uykusunun gece uyku rutininizi bozmamasına dikkat edin. Şekerlemenin en geç öğleden sonraki saatlerde bitmiş olması öneriliyor.
Gündüz uykusu doğru bir şekilde yönetildiğinde, enerji seviyelerinizi artırır ve genel zihinsel sağlığınıza fayda sağlar. Herkesin uyku ihtiyaçları biraz farklıdır, hatta sizin rutininiz de zaman zaman değişkenlik gösteriyor olabilir; bu yüzden hangi yaklaşımın sizin için en iyi şekilde işe yaradığını görmek için planlı bir şekilde denemeler yapmaktan çekinmeyin.
Kaynak: Valentina Paz MSc, Hassan S. Dashti PhD, Victoria Garfield PhD. "Is there an association between daytime napping, cognitive function, and brain volume? A Mendelian randomization study in the UK Biobank". Şuradan alındı: https://www.sciencedirect.com/science/article/pii/S235272182300089X?via%3Dihub. (20.06.2023).
YORUMLAR