Çocuk yetiştirmenin gereği bilimsel temelleri anlatmak ve sağlıklı nesillerin gelişimine katkıda bulunabilmek üzere düzenlenen seminerde konuşan Çocuk Gelişim Uzmanı Özge Selçuk Bozkurt, henüz anne karnındaki bebeğin duyduğu müzik ve diğer seslerin, gelişim üzerindeki etkisine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Anne karnındaki bebeğin 24. haftadan itibaren kulağının geliştiğine değinen Bozkurt, anne ve baba seslerinin de ilerleyen haftalarda bebek tarafından tanınmaya başlandığını ifade etti.
Hamilelik dönemlerinde anne adaylarının bebeklerine müzik dinleterek onları rahatlatabileceğini aktaran Bozkurt, doğru müzik tercihinin ise önemli olduğunu dile getirdi. Türk sanat müziği, klasik müzik gibi sakin müziklerin bebeği rahatlatabileceğini söyleyen Bozkurt, türü ne olursa olsun en önemli unsurun, annenin de müziği dinlerken yaşadığı mutluluk olduğuna dikkat çekti.
Yoga müzikleri ile doğa seslerinin de bebeği rahatlatacak, uygun bir tercih olduğunu aktaran Özge Selçuk Bozkurt, sert müzikleri ise anne karnındaki bebeğin sağlığı için onaylamadığını kaydetti. Rock ve metal türü yüksek ritimli ve sert müzikler için Bozkurt, şöyle devam etti: “Bunlar dinletildiği takdirde ani sesler olduğu için birden gelen farklı frekanslar bebeğin kalp ritminde değişikliğe neden olabilir. Birden yaşanan irkilmeler bebek için iyi olmayabilir. Bebek de buna zaten hareketleriyle tepki gösterecektir. Bu tip müzikleri bebek doğduktan sonra dinletmek ve zevkine, keyfine göre devam etmek daha doğrudur.”
Çocuk Gelişim Uzmanı Özge Selçuk Bozkurt, bebeğin doğduktan sonra ise anne karnında duyduğu sese yakın olduğu için davlumbaz, saç kurutma makinesi, çamaşır makinesi gibi seslerle rahatlayabildiğini sözlerine ekledi.
YORUMLAR