HT Hayat Anasayfa Kokuların iki yüzü: Rahatlatırken risk taşıyabilirler | Sağlık

“Dur ve gülleri kokla” deyimi, sadece basmakalıp bir tavsiye değildir. Hipokrat’tan bu yana, koku ile iyi olma hali arasındaki bağlantı hem uzmanlar hem de halk tarafından takdir edilmiştir. Günümüzdeki koku yoluyla iyileşme ve rahatlama anlayışımızın kökenini 1970’li yıllara kadar götürebiliriz. O dönemde alternatif tıbbın yükselişi ve günümüze kadar süregelen etkisi, neredeyse her zaman paçuli kokusuyla anılır. Ve kim bir spa’ya girip o toprak ve bitkisel karışımı koklamış, derin bir nefes alarak rahatlamamıştır ki?



Günümüzde, evlerimiz kokulu mumlar, oda spreyleri, difüzörler ve tütsülerle dolup taşarken, kokulu vücut ürünlerini saymazsak, wellness (iyi oluş) topluluğu artık kokulu ürünlerin olası risklerine de dikkat çekiyor. Belki kokuları seven biri olarak, banyo rutininizden evinizin geri kalanına kadar tamamen kokusuz bir hayata geçmek sizin için imkânsız olabilir. Bu yüzden kokulu ürünlerin faydalarını, olası risklerle karşılaştırmak için bilimin ışığında araştırmaya karar vermek sizin için önemli olabilir. İşte bu konuda sizin için derlediklerimiz:


Koku iyi oluş halini nasıl destekler?

Bir buketin kokusunu veya üzeri tarçın serpilmiş cappuccino’nun aromasını seven herkes, kokunun hayatı zenginleştirebileceğini bilir. Mindfulness (farkındalık) uygulayıcıları, insanı o anın içine getiren temel uygulamalarda kokuyu kullanır. Nöropsikoloji ve beyin bilimi gibi sert bilimler de, koku alma kapasitesi ile genel sağlık arasındaki güçlü bağlantıyı keşfetmiştir.


Fonksiyonel tıp doktoru, Dr. Jaclyn Tolentino: "Bir fonksiyonel tıp doktoru olarak, kokuyu hem beden hem zihin üzerinde güçlü bir etki yaratmanın yolu olarak görüyorum. Aromaterapinin sinir sistemi üzerinde etkili olduğu ve bizi daha parasempatik, onarıcı bir duruma yönlendirdiği gösterilmiştir. Kokular, hafızayı tetikleyebilir, ruh hâlini düzenleyebilir ve kalp atış hızı veya kortizol seviyeleri gibi fizyolojik tepkileri bile etkileyebilir. Her şeyi çözmese de, özenle seçilmiş doğal kokular, sakinlik, odaklanma veya duygusal denge yaratmada destekleyici bir araç olabilir” açıklamasında bulundu.


Koku, iç dünyamızı çevremizdeki doğal dünyaya bağlar. Koku nörolojik olarak benzersizdir: Hafıza, ruh hâli ve duyguyu yöneten limbik sisteme doğrudan bir yol sunar. Pratikte bu, okaliptüs gibi basit bir aromanın hem fizyolojik olarak sakinleştirici bir tepki hem de duygusal bir netlik hissi yaratabileceği anlamına gelir. Ekopsikolojik bakış açısından, bu tepkiler önemlidir çünkü bize iyi oluşumuzun doğayla olan ilişkimizden ayrılamayacağını hatırlatır.



Doğal kokular nasıl üretilir?

Özellikle doğal kaynaklı kokular, bizi doğayla bağlarken, kokunun yaratımı doğa üzerinde ne tür bir yük bırakır? Doğal kokular bitkisel özler, reçineler veya bitkilerden izole edilen bileşenler şeklinde elde edilebilir; ancak birincil kaynakları esansiyel yağlardır. Muhtemelen yerel sağlıklı yaşam mağazasında gördüğünüz küçük cam şişeleri bilirsiniz ve bunların nasıl üretildiğini pek düşünmemişsinizdir.


Çekilen kokuya bağlı olarak, esansiyel yağlar buhar distilasyonu, soğuk sıkım veya en hassas çiçeklerin aromasını çıkarmak için kimyasal kullanılan çözücü ekstraksiyonu yoluyla üretilir. Ne yazık ki, bu süreç çok fazla bitkisel ham madde gerektirir ve yan ürünlerin çoğu başka bir amaçla kullanılmadan atılır. Bu üretim döngüsü, aşırı tarım, yüksek iş gücü talebi ve yoğun enerji kullanımıyla sonuçlanabilir.


Ürünlerinde esansiyel yağlar kullanan bir markanın yöneticisi şöyle açıklıyor: "Yağları temin etmek, yaptığımız en önemli seçimlerden biridir çünkü bir kokunun bütünlüğü, geldiği ekosistemin bütünlüğüne bağlıdır. Bölgelerden elde edilen yağlar olağanüstü bir etkiye sahip, ancak yerel üreticileri desteklemek, bu bitkilerin alındığı toplulukların ve çevrelerin dirençli kalmasını da sağlar. Evde deneyimlediğimiz terapötik faydalar, bitkinin yetiştiği toprağın sürdürülebilirliğiyle doğrudan bağlantılıdır. Şeffaflık ve izlenebilirlik çok önemlidir. Benim için önemli olan, yağın yolculuğunu, fide aşamasından damıtma ve son ürüne kadar, onurlandırmaktır.”


Vücut ve ev için kullanılan kokulu ürünlerle ilgili sağlık endişeleri nelerdir?

Uzmanlar genellikle sentetik kokulardan kaçınılması gerektiğinde hemfikir. Environmental Working Group’a göre, çoğu parfüm kokusu ya parfüm endüstrisinin 3.000’den fazla sentetik kimyasaldan oluşan kütüphanesinden yaratılır ya da petrolden türetilir. Cildimiz uyguladığımız maddelerin çoğunu emebildiği için, bu gizli bileşenler tahrişe yol açabilir veya uzun vadeli sağlık riskleri taşıyabilir. Bu maddelerin çoğu koku gibi belirsiz bir etiket altında gizlenir; ki bu etiket, endokrin sistemini bozabilen ftalatlar gibi maddeleri de içerebilir. Her 'koku' etiketi taşıyan ürün tehlikeli olmasa da, gerçekten ne kullandığını anlamak için markanın standartlarını ve şeffaflığını incelemek önemlidir.


Dr. Tolentino: “Pek çok geleneksel kokulu ürün hakkında endişelerim var. Sentetik kokular, kötü yapılmış mumlar veya tütsüler, özellikle kapalı alanlarda VOC’ler, formaldehit ve duman yan ürünleri yayabilir; bunlar endokrin bozucular veya tahriş edici maddeler olarak hareket edebilir" ifadelerini kullandı.


Ancak evde ve cilt bakımında kullanılan doğal kokular bile potansiyel olarak etkileyici unsurlar içerebilir. Lavanta yağı, çay ağacı yağı, tarçın yağı, nane yağı ve ylang-ylang yağı gibi bazı doğal esansiyel yağların endokrin sistemi üzerinde etkileri olduğu gösterilmiştir. Dr. Tolentino ayrıca sadece kokuya değil, diğer faktörlere de dikkat edilmesi gerektiğini vurguluyor. Örneğin, mum kullanırken balmumu veya hindistancevizi yağı mumlarını ve organik pamuk fitilleri tercih etmek önemlidir; çünkü parafin mum kullanımı olumsuz etkiler yaratabilir. Buna rağmen, mum dumanı evdeki hava kalitesini etkileyebilir. Tütsüler de, yanarken bir sigaradan dört kat fazla zararlı partikül madde ve ek toksik gazlar üretebilirler.


Dr. Tolentino öneriyor: “Faydaları güvenlikle dengelemek için, difüzörde temiz, doğal esansiyel yağlar; balmumu veya hindistancevizi yağı mumlarıyla organik pamuk fitil kullanmak ve iyi havalandırmayı sağlamak en iyisidir. Önemli olan bilinçli olmak; iyi oluşu artıran ürünleri seçmek, çevreye gereksiz toksik yük eklememektir” açıklamasında bulundu.


Bilinçli tercih yapmak çok önemlidir, özellikle mum yakmanın, mutfakta yemek pişirmek kadar zararlı olmadığını göz önünde bulundurursak. Evde yemek pişirmek gerekli ve iyi oluşa anlamlı bir katkı sağlasa da, mum yakmamak daha kolay bir seçenek olabilir. Çoğu zaman kokulu ürünlerle etkileşimde bulunmak, bu faktörleri dikkate almak ve sizin için hangisinin değerli olduğuna karar vermek anlamına gelir. Elbette, kokulu ürünlerin potansiyel zararlarını en aza indirmenin yolları da vardır.


Kokuyu güvenli bir şekilde kullanmanın yolları:

  • Ürün içeriklerini kontrol edin: Losyonlardan parfümlere, mumlardan diğer kokulu ürünlere kadar tüm içeriklere bakın. Ayrıca markaların hikayesi ve etik anlayışını da inceleyin. Bu alanın çoğu düzenlenmemiş olsa da, en güvenilir uygulamalara sahip markalar süreçlerini şeffaf bir şekilde paylaşır.

  • Mümkün olduğunda kokusuz ürünleri tercih edin: Örneğin, kokusuz bir losyon kullanıp üzerine doğal bir parfüm uygulamak, hem çevresel hem de sağlık üzerindeki etkileri azaltabilir.

  • Doğal yöntemler kullanın: Turunç kabuğu, karanfil, tarçın ve biberiye kaynatarak ocakta bir koku banyosu oluşturabilirsiniz. Ya da çiftçi pazarından taze çiçekler veya kurutulmuş otlar alabilirsiniz.

  • Mum kullanmak isterseniz: Mum ısıtıcılarından faydalanarak duman maruziyetini azaltabilir ve hâlâ doğal içerikli mumların keyfini çıkarabilirsiniz. Hava temizleyici kullanmak da iyi bir fikir olabilir.

Koku konusunda, modern hayatımızdaki pek çok şey gibi, bilinçli kararlarla dengeyi yakalamak en akıllıca yoldur. Kokulu ürünleri yaşamınıza dahil ederken nerede ve neden kullandığınıza dikkat etmek, genel iyi oluşumuza ve doğayla bağ kurma hissimize katkıda bulunabilir.



Referanslar: Ashley, D’arcy. "We Explore The Science Of Scent And Wellbeing”. Şuradan alındı: https://www.thegoodtrade.com/features/what-is-functional-fragrance/. (25.09.2025).






YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.