X

İstanbul Aydın Üniversitesi VM Medical Park Florya Hastanesi Uzman Diyetisyeni Olcay Barış, diyabetin zaman içerisinde farklı hastalıklara da yol açtığının altını çizerek, diyabet hastaları ve potansiyel diyabetliler için beslenmenin önemine değindi.


Diyabet; pankreastan salgılanan insülin hormonun yetersizliği veya etkinliğinin azalması sonucu kandaki şeker miktarının artması ile ortaya çıkan bir hastalık. Türkiye’de ve dünyada şeker hastalığının hızla yayıldığı bu dönemde kişilerin hastalıktan korunması ve hasta olanların da yaşam kalitesinin korunması yönünde diyetisyenlerin de rolü çok büyük. Uzman Diyetisyen Olcay Barış, Türkiye Diyabet Epidemiyoloji (TURDEP-I) çalışmasına göre, toplumdaki tip 2 diyabet yaygınlığının 1998’de yüzde 7,2 iken 2013 yılında yüzde 13,7’ye ulaştığını vurguladı. Diyetisyen Barış, dünyada ise 2013 itibariyle 382 milyon olan tip 2 diyabet hastasının 2035’te 600 milyona kadar çıkacağının tahmin edildiğini söyledi. İyi beslenmenin diyabet riskini düşürdüğünü belirten Uzman Diyetisyen Barış, konuyla ilgili bilgiler verdi.


Diyabet türlerini tanıyalım

Tip 1 diyabet: Vücut çok az insülin yapar veya hiç insülin yapmaz. Özellikle çocukluk ve gençlik yıllarında görülmektedir. Dışarıdan insülin tedavisi uygulanır.

Tip 2 diyabet: Vücut insülin üretir fakat yeterli seviyede kullanılamaz. Çoğunlukla yetişkinlikte görülür. İnsülin, beslenme tedavisi veya oral ilaç alımıyla kontrol altına alınabilir. Diyabet tedavisinde kan şekeri kontrolünü sağlamak için sağlıklı beslenme alışkanlıklarının kazanılması önemlidir.


Diyabetin neden olduğu hastalıklar

Kan şekerinin yüksek olması birçok sağlık sorununu da beraberinde getirebiliyor. Nefropati (böbreklerin hasar görmesi), nöropati (sinirlerin hasar görmesi), retinopati (gözlerin hasar görmesi) ve diyabetik ayak gibi sağlık sorunları, diyabet kontrol altına alınmazsa kaçınılmaz olmaya başlıyor.


Meyveyi posasıyla tüketin; sakatat ve kızartmadan uzak durun

Kan şekeri kontrolü sağlamak diyabet tedavisinde öncelikli hedeftir. Kan şekerinin mümkün olduğunca normale yakın düzeylerde olması kalp hastalığı, inme, böbrek ve göz hastalığı, sinir hasarı gibi diyabetle ilişkili komplikasyonlarının gelişme riskini azaltabilir. Aynı zamanda kişiye özel beslenme planı oluşturulurken kişinin ihtiyacı olan enerjinin yüzde 50-55’i karbonhidratlardan, yüzde 15’i proteinlerden, yüzde 30’u ise yağlardan sağlanmalıdır. Karbonhidrat kaynaklarından kompleks karbonhidratlar seçilmelidir.


Diyabet beslenmesinde aşağıdaki önerilere dikkat edilmeli:



Tip 2’den kaçınmak için kan şekeri kontrole alınmalı

Kan şekerinin kaynağı çeşitli besinlerde bulunan karbonhidrat kaynağıdır. Karbonhidratlar, kan şekerini bir anda yükselten basit karbonhidratlar (tüm şekerli besinler, beyaz ekmek, makarna, tatlılar, beyaz un, meyve suyu gibi) ve kan şekerini yavaş yavaş yükselten kompleks karbonhidratlar (tam buğday ekmeği, bulgur pilavı, kuru baklagiller gibi) olmak üzere ikiye ayrılır. Diyabette beslenmede tercih edeceğimiz karbonhidrat kompleks olanlardır. Aynı zamanda şekeri yüksek meyveler (muz, üzüm, incir, kuru meyveler vb.) ve şekeri yüksek sebzeler (mısır, patates, havuç vb.) diyabet için zararlı olan gruptadır. Belirli bir yaştan sonra herkeste görülebilen Tip 2 diyabetinden kaçınmak için bu besinlerin tüketilmemesine özen göstermek gerekir.


Haftada 150 dakika spor diyabete birebir

Egzersiz, yani fiziksel aktivitenin artması yiyeceklerin parçalanması sonucu oluşan şekerin, kas dokuları tarafından kullanılmasını hızlandırarak kan şekerini düşürür. Özellikle, şişman-obez diyabetlilerde egzersiz ile harcanan enerjinin artması, vücut ağırlığını azalmasına yardımcı olur. Ayrıca egzersiz fiziksel zindelik sağlar. Bu noktada en çok dikkat edilmesi gereken aç karnına spor yapılmamasıdır. Egzersiz için en uygun zaman, yemek yenildikten sonraki 1-2 saattir. Dünya Sağlık Örgütü’nün de önerisindeki gibi haftada 150 dakika fiziksel aktivite hem sağlık hem de diyabetten korunmak için oldukça önemlidir.



Memorial Ataşehir Hastanesi Beslenme ve Diyet Bölümü'nden Dyt. Gözde Serin, diyabet hastalarının beslenme ve yaşam tarzında dikkat edilmesi gerekenler hakkında bilgi verdi.


Pankreasın yeterli miktarda insülin hormonu üretmemesi ya da ürettiği insülin hormonunun etkili bir şekilde kullanılamaması durumunda ortaya çıkan diyabet daha çok kilolu, kadın, orta yaş ve üzerindeki kişilerde görülmektedir. Ancak, beslenme alışkanlığındaki yanlışlıklardan dolayı çocuk ve genç erişkinlerde obezite oranının artması diyabetin de yaygın olarak görülmesine neden olmaktadır.


3 temel kuralı unutmayın

Çok yenmesine rağmen açlık hissinin artması, susuzluk hissi ve sık idrara çıkma, enerji eksikliği, kilo kaybı, bulanık görme, yaraların yavaş iyileşmesi, kadınlarda vajina kaşıntısı gibi farklı belirtilerde kendini belli eden diyabette beslenme hayati önem taşımaktadır. Diyabetin kontrol altına alınmasında beslenmede 3 temel kural unutulmamalıdır.


Glisemik indeksi yüksek yani kan şekerini hızla yükselten besinler tüketilecekse ara öğün yerine ana öğünler tercih edilmelidir.


Protein alımında aşırıya kaçmayın

Diyabet hastalarının beslenmesinde karbonhidrat, yağ ve protein dengesinin korunması önemlidir. Tekli doymamış yağ içeren zeytin, fındık veya çoklu doymamış yağları içeren ayçiçek, soya yağı gibi bitkisel sıvı yağlar tercih edilmelidir. Kan şekerini hızlı yüksetmeyen proteinli besinlerin aşırı tüketilmesi diyabete özgü bozukluklardan biri olan böbrek rahatsızlıklarına neden olabilmektedir. Özellikle diyabete bağlı oluşabilecek hastalıkları önlemek için antioksidan maddeler içeren besinlerin tüketimine özen gösterilmelidir.


Diyabet hastaları için önemli öneriler


















Anadolu Sağlık Merkezi Beslenme ve Diyet Uzmanı Ulaş Özdemir diyabet hastalarına ipuçları verdi.


Sanıldığı gibi yasaklar yok

Diyabette yasak kavramını çok fazla önemsememek gerekir. Çünkü şu besin yasak kelimesi psikolojik olarak tam tersine o besine karşı özlem doğurur. Bunun yerine az serbest veya porsiyon dahilinde serbest kelimesini kullanmak daha doğru olur.


Yüksek glisemik indeksli besinler daha az tüketilmeli

Kan şekerini hızlı yükselten besinler vücutta aynı hızda bir düşme yaratacağından dolayı açlık ataklarını tetikler ve diyabet tablosu açısından doğru bir tüketim olmaz. Bu nedenle muz, kırmızı mercimek ve havuç gibi gıdaların çok küçük porsiyonlarda ve nadiren tüketilmesi daha sağlıklı olur.


Kombine besinler

Özellikle karbonhidrat ile beslenildiği zaman yanında çiğ kuruyemiş veya yoğurt tüketilmesi iyi olur. Bunlarla birlikte üzerine 1 çay kaşığı tarçın da ilave edilirse çok daha iyi hissedilir.


Lifli beslenilmeli

Lifli besinlerin sindirim süresi diğer besinlere göre daha uzun sürdüğü için açlık hissini bastırır. Bu da kan şekeri seviyesini dengelemede önemli bir katkı sağlar.


Su içmeyi unutmayın

Diyabette en önemli olan durumlardan biri de ideal kiloda olmaktır. Gerek sıvı elektrolit kaybı yaşamamak gerek diyabetin yan etkilerini yok etmek için bol su içmeye özen gösterilmeli.


Özel diyabetik tatlı tarifi


Yapılışı: