Avrupa’da ve Amerika’da kullanımı oldukça yaygın olmasına rağmen ülkemizde kullanımı serbest olmayan medikal düşük hapları, Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) Temmuz ayında yayınladığı raporda güvenli olarak işaretlendi. 2005 yılından beri DSÖ’nün temel ilaçlar listesinde yer alan kürtaj haplarının yeni güncelleme ile rahatlıkla eczaneden alınabilecek ürünler arasına girebileceği ve doktor gözetiminde olmadan kullanılabileceği açıklandı.
Medikal düşük hapı olarak tanımlanan ilaç, iki etken maddenin belirli aralıklarla kullanılmasını gerektiriyor. Etken maddelerden biri, rahmin embriyoyu tutmasını ve gebeliğin devamını sağlayan hormon olan progesteron salınımını bastırarak gebeliği durduruyor. Diğer etken madde ise rahim kasılmalarını tetikleyerek rahim içerisindeki oluşumların dışarı atılmasını sağlıyor. İki ilaç da medikal kürtaj uygulamalarında destekleyici olarak kullanılmasının yanı sıra düşük komplikasyonları sonrasında da tüm dünyada doktorlar tarafından uzun yıllardır öneriliyor.
Kürtaj ilacı olarak isimlendirilen iki ilaç, gebeliğin erken döneminde (10-12 haftaya kadar) kullanılabiliyor ve yapılan araştırmalar, ciddi komplikasyon risklerinin oldukça düşük olduğu kanaatinde. İlaç kullanımı sonrası uzun süreli adet kanaması ve rahim çevresinde hissedilen kramplar gibi yan etkiler görülmesi tamamen normal kabul edilirken, nadiren bulantı, ishal ve kusma gibi yan etkiler de görülebiliyor.
Cerrahi olmayan yöntemlerle gebeliğin sonlandırılması, bu etken maddelerin düşüğe sebep olduğunun keşfedilmesine uzanan uygulamalara dayandırılıyor. İlk olarak 1970’li yıllarda ülser tedavisi için piyasaya sürülen ve ‘gebelik döneminde kullanılmamalı’ ibaresi ile satılan ilaç, düşük etkisi yaptığı için kadınlar arasında kullanılmaya başlanmıştı. Bugün 50’den fazla ülkede onaylı ve ruhsatlı olarak bu ilaçlar ‘tıbbi düşük/kürtaj ilacı’ olarak satılmakta.
İlaçlar cerrahi müdahaleye güvenli alternatif
Dünya Sağlık Örgütü, tıbbi düşük olarak adlandırılan ilaçlı yöntemin ve cerrahi kürtajın kadınlara seçenek olarak sunulması gerektiğini söylüyor. Üstelik tıbbi düşüğün, diğer yöntemlere göre daha kolay olması bakımından da herkes tarafından ulaşılabilir olması gerektiği fikrinde. Çünkü tıbbi düşük ilaçları, evde doktor gözetimi olmaksızın kullanılabiliyor ve sonrasında takip için uzman desteği alınabiliyor.
Yine Dünya Sağlık Örgütü tarafından onaylandığı üzere, gebeliğin 10-12 haftasına kadar kürtaj ya da tıbbi düşük uygulanması güvenli. Türkiye de imza attığı birçok uluslararası belgede ve en önemlisi, Birleşmiş Milletler “Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Sözleşmesi”nde (CEDAW) belirtildiği gibi, isteğe bağlı düşüğü bir suç olarak gösteren her türlü yasaya karşı çıkmakta. CEDAW komitesinin de belirttiği gibi; “Taraf devletler, kadınların, doğurganlıklarının kontrolüyle ilgili uygun hizmetlerin olmaması nedeniyle onların yasa dışı kürtaj gibi güvenli olmayan tıbbi uygulamalar arayışına girmek zorunda kalmalarına engel olmalıdır.”
Ancak ne yazık ki Türkiye’de pratik uygulamalar çeşitlilik gösteriyor. 10 haftaya kadar tıbbi-cerrahi düşük işlemlerinin yapılması kanunlar tarafından serbest bırakılmış olmasına rağmen bazı kurumlarda kürtaj yapılmıyor ve kadınlar zor durumda bırakılabiliyor.
Düşük ilacı olarak bilinen ilaçlar ise ülkemizde serbest kullanıma açık değil. Hatta 2005 yılında DSÖ tarafından ‘Zorunlu İlaçlar’ listesine alındı ve Türkiye’de hala ruhsatlandırılmadı. Düşük için kullanılan ikinci ilaç ise ülser ilacı olarak ruhsatlı olarak satılıyor ancak kullanım etkileri arasında ‘düşük’ ibaresi yer almıyor. 2012 yılında Türk Eczacıları Birliği, ilacın amaç dışı kullanıldığı gerekçesiyle toplatıldığını duyurmuştu.
Kürtaj hapı nasıl kullanılır videosunu izlemek için şu başlıkla aratabilirsiniz:
Instructions Misoprostol Pills Use For Safe Abortion – TURKISH
YORUMLAR