Vapurlar, martılar, kediler
Selam sana güzel okuyucum, selam sana dünyalı, Gana'lılar, Kenya'lılar herkese selamlar! Sıcak değil de nem çok nem sezonundan hepinize kucak dolusu sevgiler. İnsanoğlu şikayetçi, hava sıcak olur sıcak, yağmur yağar yağmur yağıyor olur ne bileyim dostum hayat bazen çok löy löy.
Hikmet Sultan gideli 3 hafta oldu be okuyucum! Ben hala odasının önünden geçerken onu göreceğim diye düşünüyorum, hey hat dedim ya hayat işte!
Sıcak değil de nem çok nem mevsimini bol bol Kartal Tibet filmi, dizi, yazı çizi ile geçirirken iç sesim artık düzenli bir işe mi girsen, hayatına çeki düzen filan, bak herkes çoluk çocuk diyorken dış sesim hele dur ya tamam yaparsın diyor, sonra yine iç sesim arkadaşım yaşın 32 diyor! He yaş 32 n'olmuş yani eskidendi 35 yol yarısı filan diyor dış sesim yine. Zaten dış sesimle iç sesim hep bir atışma hep bir tartışma! Oysa ki gönül istiyor birlik beraberlik içinde olsunlar, el ele tutuşsunlar, hayat bayram olsa filan ama her istediği olmuyor bazen insanın! Neyse okuyucum, nemden ziyade biraz laklak oldu sanki yazdıklarım. Ama o da lazım, hatta bence hep lazım ki insan anlasın hayatı! Çünkü hep dediğim gibi hayat absürt.
Özellikle son bir yıldır hayatın absürt olduğunu daha sık tekrarlar oldum. 20'lerin başında özgeçmişime yazdığım ön yazının önemini daha bir anlar oldum. Ne mi yazmıştım? Okuduğu okulların, çalıştığı işlerin, kariyerin, paranın insanı insan yapmadığını yazmıştım. O günden itibaren karşılaştıklarım, öğrendiklerim bu gerçekliği daha bir gözüme soktu sanki. Kariyerin, paranın, ödülün insanı insan yapmadığını daha bir gördüm okuyucum! Herkesin aynı olduğunu hayatta daha bir anlar oldum.
Mevsim yaz, meyve bol, nem çok ama yine de güzel, hayat kısa, vapurlar, martılar, kediler! Orhan Veli gibi şiirler yazası geliyor insanın!
Birbirimizi değil pide yiyelim gibi, hırpalamayalım birbirimizi hayat kısa diyorum okuyucum!
YORUMLAR