X

Merhaba Yeşim hanım,

Eşim ile 5 yıldır evliyiz, 7 aylık bır kızımız var. Çocugum olduğundan bu yana eşim bir başkası gibi. Değişti, tanıyamıyorum artık kendisini. Yaşamış olduğum bu sancılı dönemde ona bazı kelimeler söyledim. Senden baba olmaz, koca olmaz gibi... Sürekli beni ailem yüzünden eleştiriyor. Senin ailen, senin ablan, enişten, abin vs. Hakaret içeren cümleler söylüyor. Çocuğum daha 3 aylıkken beni adliyeye götürüp boşanmak istedi ve ben boşanmak istemedim diye de, 3 kere boş ol diyerek beni nihahından attı. Kaldıramıyorum artık, dayanamıyorum. Haziran ayında bizi terk etti. 2 ay boyunca haftada bir gelerek kızını gördü. Eşyalarını topladı, annesinin evine yerleşti. Ağustos aynında eve döndü. Ama sanki o kişi benim eşim değil yabancı biri. Kendisi de söylüyor sevmiyorum, soğudum karşında duvar gibi olmak zoruma gidiyor, seni de üzüyorum farkındayım dedi. Yeni doğum yapmış bir insan bunları nasıl kaldırır bilmiyorum? Ne yapmam gerektiğini bilmiyorum? 2 aydır evde ve her gün yemeğini yaptım, evini temizledim, çamaşırlarını, bulaşıkları yıkadım, çocuğuna baktım... O bana hiçbir şey yapmazken ben onun için her şeyi yaptım eskisi gibi olmak için. Ama 2 aydır düzelmedi düzeleceğini de sanmıyorum artık benim bu evliliğe inancım bitti kalmadı. Desteğinizi rica ediyorum...


Yeşim Tijen'in cevabı:


Merhaba sevgili okurlar,

Her evlilik insanın başını göğe erdirmiyor bazıları da böyle Allah'ım yerin dibine mi girsem acaba dedirtiyor. İnsan eşi ile böyle oynar mı? Yeni anne olmuş bir kadının yaşayacağı sorunlar mı bunlar? Beraberce bebek mutluluğunu yaşamak, an be an zevkini tatmak varken. Bu ne düşüncesizlik? Size karşı derin duyguları olup olmayacağını nişanlılık döneminde anlayamamış mı? Niye evlenmiş eşiniz? Canı sıkılınca adliyeye gidip boşanmak için mi? Boş ol, boş ol diyince sizden kurtulmuş mu olacakmış? Eşiniz sanki dine göre yaşıyormuş gibi bir de boş ol demez mi? Bari evliliğini bitirebildi mi? Din mi devlet mi evli tutuyor onu? Sizin boşanmak istememeniz nedeniyle evliliğini bitirememiş. Ve şu an önceliğiniz zorunluluk olarak gördüğünüz konu eşinizi yeniden yuvasına bağlamak olduğunu anlıyorum. Tabii ki bir yere kadar böyle bir hakkınız var ama dediğim gibi bir yere kadar. Bu savaş birçok kadın tarafından verilebiliyor ama işe yarıyor mu derseniz bazen yarıyor ama bazen. Bazen kaçırdığınız hayata isyan ediyorsunuz size posası kalabiliyor. Şimdi sizde bugüne kadar o bazene, belkiye umut bağlamış olmalsınız. Yoksa siz de kendi içinizde gitsem mi kalsammının savaşını veriyorsunuzdur. Kolay mı bir kadın için bu istenmeyen kadın durumunu her gün yaşamak? Değişir belki diye beklemek. Böyle bir adamın nasıl bir evrim geçirmesini bekliyorsunuz? Yaşamış olduklarınız daha sonradan yaşayacaklarının ufak bir fragmanı. Gördüğünüz filmin frağmanı sizi filme çekti mi yoksa seyretmeye değmez diye mi düşünmeye başladınız? Bu adam size karşı bebeğinize karşı sizin ifadenize göre (senden koca olmaz, senden baba olmaz diyebildiğinize göre) sorumluluklarına sahip değil. Yeni doğmuş bebeği hafta bir kere görmeye gelmek ne demek? O bebek insanın burnunda tüter de her an görmek ister. Fragman burada da kendini kötü gösteriyor. Film insanı içine çekmiyor ki. Bu arada geçen gün sabah haberlerde izledim habere göre artık senden koca olmaz sözü boşanma sebebiymiş. Güler misiniz ağlar mısınız? Ne kadar çok kadın senden koca olmaz dediği kocasıyla evli...


“Oysa ne çok şey vardı içimizde, Yüreğimize yara olup, Dile dökemediğimiz..."


Eşinizin davranışlarını inceliyor musunuz? Ne yapıyor kimlerle konuşuyor? Telefonuna bakıyor musunuz? Bu birden değişimin altında bir kadın olabilir diye düşünmediniz mi? Her kadın düşünür çünkü ve bu durumun emareleri dikkatli bakılırsa görülebilir. Siz eşinize bu yönden hiç dikkatli baktınız incelediniz mi? Tabii bunun başka bir nedeni gerçekten sizi sevmediğini anlamış olması da olabilir. Bunları bugün çözemeseniz de yarın bir gün çözersiniz. Size bir sürü soru sorarak kendi cevaplarınızı bulmanızı istedim. Benim eşinizle ilgili düşünceme gelirsek. Bazen ne olacaksa olsun diyebilmeli insan. Geleceği önceden öngörebilmeli ama öngörü kısmı gençken biraz sıkıntılı. Size değer vermiyor, sevmiyor, hakaretler ediyor, boşanmaya kadar gidiyor, evden de gidiyor... Eşinizi sevdiğiniz için bunlara dayandığınızı, evliliğinizi kurtamak adına elinizden geleni yapmak gayretinizi anlıyorum ama sevgi de sabır da bir yere kadar. Ötesi gerçekten kendinden olmaktır. Çocuğunuzu alarak acı gelse de baba evine dönme cesaretini gösterebilmelisiniz. Gitmenin ne olduğu bir de siz kocanıza anlatın. Belki o zaman aklı başına gelebilir. Güzel günlere ulaşmanız dileğiyle.


Sevgiler sevgili okurlarıma...


Çözemediğiniz sorunlarınızı yazın, Yeşim Tijen size önerilerde bulunsun.

İşte sorularınızı gönderebileceğiniz adres: yesimilehayatbilgisi@gmail.com