1- Doğum bebek doğduğunda sona ermez

Bebek doğduktan sonra bir de bebeğin eşi olarak bilinen plasentanın doğması gerekir. Bu yüzden bebeğinizi doğurduktan sonra biraz daha ıkınmanızı isterlerse şaşırmayın. Plasentanın çıkışı çok ağrılı olmaz, sadece ufak kasılmalar hissedebilirsiniz.

2- Tahmini doğum tarihi nadiren tutar

Kadınların bir bitiş çizgisine ihtiyacı var. Hele de hamilelikte! 9 ay süren bu dönemin ne zaman biteceğine dair kesin bir bilgiye ihtiyacınızın olması normal. Ama, ne yazık ki hamile kadınların sadece %5 kadarı doktorların tahmin ettiği doğum tarihinde doğum yapıyorlar. Yani yavrunuz, doktorunuzun söylediği 'beklenen doğum tarihi'nden önce ya da sonra gelirse, hiç şaşırmayın. Doğumunuz 38 ila 42. haftalar arasında gerçekleşebilir.

3- Epidural sizi tamamen uyuşturmaz

Epidural doğum kasılmalarıyla baş edemediğinizde yardımınıza koşacak anestezi yöntemlerinden bir tanesi. Bel bölgenize bir iğne yapılıyor ve vücudun alt kısmının uyuşması sağlanıyor. Ancak epidural tamamen hissizleştirmiyor. Çoğunda orantısız uyuşmalar yaşanıyor, bazı kişiler yürüme yetisine bile hala sahip olurken bazıları midelerinde his kaybı olduğunu söylüyor. Eğer kasılma ağrılarınız çok dayanılmaz ise elbette ki epidural uygun ve doktora sormanız gereken şeylerden biri. Ancak yine de epiduralden mucizeler beklememek gerekir.

4- Doğum sürecinde birkaç defa muayene olmanız gerekebilir

Doğumunuz başladı, hastaneye gittiniz ve kasılmalarınızla baş etmeye çalışarak bebeğinizi bekliyorsunuz... İlk gittiğinizde sizi bir ebenin veya doktorun muayene ederek rahim ağzınızdaki açıklığın ne kadar olduğunu görmek istemesi normaldir. Doğum sürecinde, ilerlemeyi kontrol etmek için bu muayeneyi tekrarlayabilirler.

Epidural hakkında bilmeniz gerekenler

5- Doğum esnasında büyük tuvaletin gelmesi olasılık dahilinde

Bu da anne adayının çok yaşamayı istemeyeceği bir olasılık ama olasılık işte. Herkesin de başına gelebilir, üzülmek yersiz. Utanılacak bir şey yok, hemşirelerin de ilk kez gördüğü bir şey değil.

6- Bebeğiniz çökeleğe bulanmış gibi doğabilir

Hayır, bebeğinizin derisi pul pul dökülmüyor, hayır hep öyle kalmayacak ve hayır bir zararı yok. Verniks adı verilen bu kremsi yapı, bebeğinizin anne karnında korunmasını sağlayan bir sıvı ve aslında olması gereken bir şey.

Yeni doğanın koruyucu zırhı: Verniks

7- Bebekler çok kıllı doğabilir

Bazı bebekler çok kıllı doğabilirler. Kollarında, omuzlarında, kısaca kafaları da dahil her yerleri kıllı bir şekilde çıkabilirler anne karnından. Pek tabii, zamanla dökülecekler!

8- Bebeğinizin kafasının şekli biraz değişik gelebilir

Eğer vajinal doğum yaparsanız, bebeğinizin kafasındaki kemikler doğum kanalında hafifçe sıkışacağı için, doğduğunda tam yuvarlak bir şekilde olmayabilir. Kafanın şeklinde yukarıya doğru hafif sivrilik olması tamamen normaldir. Ancak, birkaç günlük bir süre içerisinde kafa yapıları yeniden yuvarlak hale dönecektir.

Bebeğin eşi, yaşamın kaynağı

Bebeğin eşi olarak bilinen plasenta, 9 ay boyunca anne karnındaki bebeğe eşlik ediyor, onu besleyip büyütüyor...

11

Hollandalı doğum fotoğrafçısı Marry Fermont, çektiği plasenta fotoğraflarıyla bu mucize organa dikkat çekiyor.

9 ay boyunca annenin karnında bebekle birlikte büyüyen ve bebeği besleyen plasentanın görmezden gelinmesinin anlamsız olduğunu söyleyen Fermont, "Birçoğu tıpkı Yaşam Ağacı'na benziyor ve bence bu büyüleyici bir şey" diyor.

9- Doğumdan sonra bir masaj yapacaklar

Eve gidebileceğinizden emin olmadan önce, doktorunuz ya da ebeniz sizin kanamanızın durduğundan emin olmak isteyecektir. Bunun için ise bir hemşire size masaj yapacaktır. Bu masajla rahmin normal ölçüsüne dönmesi hedeflenir. Bu masaj başta biraz rahatsız edici gelse de, zamanla alışacaksınız.

10- Kanamalarınız devam edecek

Kanama ne yazık ki eve vardığınızda durmuyor. 6 haftaya kadar doğum sonrası kanamalarınızın devam etmesi normal kabul ediliyor.

Yeni doğan bebeklere şifalı bitki banyoları

Doğum fotoğrafçısı Michelle Garey, yeni doğan bebekler ve anneler için doğum sonrası bitkisel banyonun birçok faydası olduğunu söylüyor.

13

"Koca bir çayın içinde rahatlamak gibi," diye betimlemiş fotoğrafçı. Ancak tek faydası rahatlatmak değil. Doğumdan sonra anne ve bebeğin birlikte yaptığı bitki banyosu, hem annenin doğum sonrası oluşabilecek vajinal ağrılarına iyi geliyor, hem de bebeğe annesiyle huzurlu ve yatıştırıcı bir ortamda bağlanma imkanı sağlıyor.

Fotoğrafçı Michelle bu iyileştirici banyonun ayrıca bebekler içinde çok faydalı olduğunu belirtiyor. Özellikle bebeğin göbek bağının bağlandığı yer ve tahriş olan bölgeler için iyi geldiğini söylüyor.

Fotoğrafçı tarafından "Annenin Hayat Çayı" olarak adlandırılan bu küvetin içerisinde enfeksiyonları engelleyen, yaraları iyileştiren Aynısefa çiçeği bulunuyor.

Ayrıca sinirleri yatıştıran, deriyi yumuşatan, genital bölgenin iyileşmesine yardımcı olan ve zarar görmüş dokuları iyileştiren karakafes otu yaprağı da bulunuyor.

Bu bitkisel suya bebeğiyle girecek olanların suyun çok sıcak olmamasına dikkat etmesi gerekiyor.

Ayrıca bebeğin başı her zaman suyun üzerinde tutulmalı. Özellikle doğum sırasında çok kanamanız olduysa, bu banyoyu yapmadan önce doktorunuzla görüşmeniz tavsiye ediliyor.