Hoş geldik!
“Çok beğenen oldu, tepkiler çok güzel, korkuyorum.”
“Bırak Allahını seversen. Biraz daha kutlamak istiyorsan, lafı dolandırmadan söyle… Bu yaptığına ‘humblebragging’ diyorlar.”
Aynı evi paylaştığım canım adam, ben kendimi kabuklara sarmışken, tak diye inemediğim konunun özüne iniyor. Ben duygusal olarak çıplak kalamıyorken, güvendiğim ellerin beni soyması güzel şey.
Mevzumuz: Kutlama. Sene sonu kapanışları, yas ve şükran çemberleri, önümüzdeki yıl çalışması derken beklemediğim, çalışmadığım yerden geldi, vurdu beni mevzu.
Benim için ne zaman, nasıl ayıp oldu başarılarımızı kutlamak bilmiyorum. Aklıma gelenlerden biri, küçükken okulda sürekli takdir almama rağmen, yaşadığım en büyük karne kutlamasının kardeşime ve aldığı teşekküre ait olması.
Belki de budur: kutlamayı rekabete, mevcut ana akım sisteme, tek bir sonuca bağlamak.
Oysa ki kutlamalarımız birilerinin koyduğu standartlardan bağımsız olabilir.
Belki, tek birimizin tek bir eyleminin sonucunu kutlamaya değil; hep birlikte yaptıklarımızı, yarattıklarımızı, geçtiğimiz yolları “kut”lamaya ihtiyacımız vardır. Toplumun başarı kriterlerine bakmak yerine; her nasıl geçilmişse o yol, nasıl geride bırakılıyorsa bu yıl, ona dönüp bakmaya ve bugüne gelmeyi kut’lamaya…
Peki, bugüne nasıl geldik?
Seçimlerimizle diyor bilgeler. Herkes özgür iradesi ile ilerliyormuş hayatta.
Peki, hayat hepimize her birimize eşit alternatif sunuyor mu? Ya da varolan alternatiflerimizin hepsinin farkında mıyız?
Kendi adıma alıştığım yola sapmak istiyorum mütemadiyen. Yeni seçim, yeni alternatif, yeni yıl korkutuyor gözümü. Gözümü korkutan birçok seyin yanında, bir de üzerine “yenilik”. Oysa ki yeni alışmıştım; yeni yeni, yeni eski olmuştu.
Neyse ki bir de iç ses denilen bir şey var. Kimi zaman yumuşacık bir fısıltı gibi, kimi zaman sırtımda şefkatli bir el. “Yürü” diyor. “Korkma, biz yanındayız, tek bir adım atman yeterli. Küçücük bir adım.”
Bugün yeni yıla doğru küçük bir adım atıyoruz, 2020’yi tamamlamamızı kut’layarak. Evet, altı üstü dünyanın güneşin etrafında bir tam turu tamamlaması, ama milatlarla çalışan küçük aklım için, buraya bir nokta koymak istiyorum.
Haydi, basit, küçük başlayalım kut’lamaya!
- Canlı olmamızı, gözlerimizde yanan ışığı kut’layarak
- Görüyorsak gözlerimizi, duyuyorsak kulaklarımızı, hissedebiliyorsak tüm bedenimizi kut’layarak
- Nefesimizi ve her bir nefesle yavaş yavaş büyümemizi kut’layarak
- Bizi diğer canlarla bir kılan kalbimizi, sadece kendi hikayemizle değil, diğerlerinin hikayeleri ile de sızlayan burnumuzu, akan gözyaşlarımızı kut’layarak
- Varlığımızı, bugün şu anda burada olmamızı kut’layarak
Yeni yıla hoş geldik!
Görseller: Derya Albayrak, Kaynak: ELOS Institute
YORUMLAR